Meral Abla’ya Son Mektup

128

Dün (2 Mart 2023), “Altılı Masa” diye
maruf Millet İttifakını oluşturtan partilerin genel başkanları Saadet
Partisi’nin ev sahipliğinde bir araya geldiler ve kapalı kapılar ardında
saatlerce süren toplantının ardından İttifak’ın cumhurbaşkanı adayının kim
olduğu konusunda ortak karara vardıklarını ve bu ismi 6 Mart günü
açıklayacaklarını üstelik imzalı bir belgeyle kamuoyuna duyurdular.

 

Kulislerden sızan bilgi üzerinde
anlaşılan ismin Kılıçdaroğlu olduğu yönünde.

 

Kılıçdaroğlu her ne kadar benim için
kesinlikle oy verilebilecek bir isim olsa da seçimi kazanabilecek bir isim
değil. O nedenle muhalefetin adayının Kılıçdaroğlu olması demek, Erdoğan’ın ve
partisinin bir dönem daha Türkiye’yi yönetmesi demek. Ancak Türkiye’nin Ak Parti’yi
bir dönem daha sırtında taşımaya takati yok.

 

Altılı masanın belirlediği adayla ilgili
olarak hem adayın belirlenmesi usulünde ilkesel olarak, hem de adayın ismi
konusunda yanlışlar var.

 

İlkesel yanlış, böylesine hayati bir
kararın kendi teşkilatlarına ve seçmenlerine kulak tıkayan altı kişi tarafından
belirleniyor olmasında. Halbuki bu altı parti, il/ilçe seçim kurullarının
gözetiminde ortak bir ön seçim veya temayül yoklaması yapmalı, Cumhurbaşkanı
adaylığı için kimi görmek istediklerini kendi üyelerine sormalılardı.
Böylelikle hem rüştünü ispatlamış bir isim aday olarak gösterilir, hem
sorumluluk seçmenle paylaşılmış olur, hem de gerçekten demokratik bir yöntem
ortaya konularak diğer partilere fark atılmış olurdu. Ama altısının da
mayasında demokrasiye inanmak,  kendi
teşkilatına ve üyelerine değer vermek gibi bir yaklaşım olmadığı için buna
tenezzül dahi etmediler.

 

İsim konusundaki yanlış ise,
Kılıçdaroğlu’nun Erdoğan karşısında hiçbir şansı olmamasında. Halbuki aynı
CHP’de seçimi kazanabilecek iki tane pırlanta gibi isim var. Erdoğan gibi son
derece güçlü bir ismin karşısına Kılıçdaroğlu’nu çıkarmak, Real Madrid maçına
çıkarken Messi’yi tribüne oturtup Sabri’yle çıkmaya benziyor. Olasılıklar
matematiksel olarak ortaya konduğunda böyle bir tabloda seçimin kazanılması
ihtimali yüzde sıfır virgüllerle ifade edilebilecek oranlardadır.

 

Gordion’un Düğümü’ne dönen bu problemi
tek bir hareketiyle çözebilecek tek isim ise İYİ Parti Genel Başkanı Meral
Akşener. O nedenle yazının bundan sonraki tek muhatabı “Meral Abla”dır.

 

Kıymetli Ablacm,

 

Gelinen bu noktada önünüzde iki seçenek
var. Ya konfor alanınızı terk etmeden, altılı masayla son derece uyumlu bir
şekilde Kılıçdaroğlu’nu aday olarak çıkartır, Cumhurbaşkanlığı seçimini
Erdoğan’a hediye eder ve siz de ahir siyasi ömrünüzü muhalefet partilerinden
birinin genel başkanı bir milletvekili olarak tamamlarsınız. Ya da risk alıp
ateşten gömleği giyer, altılı masayı ve oyunu bozar, Mansur Yavaş veya Ekrem
İmamoğlu’nun aday olarak çıkartır, bu iktidarı değiştirir ve Türk milletinin
gönlünde bir efsane olarak yerinizi alırsınız.

 

Mevcut halde 2028’de seçim olup
olmayacağını bilmiyorum. Ama 2028’de bir seçim olsa bile sizler o seçimde
siyaset sahnesinde zaten olmayacaksınız. O nedenle Türkiye için değil, kendi
siyasi kariyeriniz için bile bu ruleti oynamaya değer. Çünkü hiçbir şey
yapmazsanız zaten kazanamayacaksınız.

 

Sevgi ve Saygılarımla…

Önceki İçerikAh Ryoichi Kishi Ah, Kıymetini Bilemedik…
Sonraki İçerikUğraşmayın Susturamazsınız!
Avatar photo
1983 yılında Tokat Erbaa’da dünyaya geldi. İlk okulu Ankara’da, ortaokulu Bitlis Tatvan’da, Lise’yi Bursa’da okudu. 2001 yılında İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Kamu Yönetimi bölümünü kazandı. 2003 yılında bu okulu terk edip Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ne girdi. 2008 yılında bu okuldan mezun oldu. Yüksek lisansını 2019 yılında Gaziantep Hasan Kalyoncu Üniversitesi’nde tamamladı. Halen Kocaeli Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde doktora eğitimini devam ettirmektedir. 2018 yılında siyasetle de ilgilenen yazar, 2019 yılında Kocaeli Aydınlar Ocağı’nın üyesi olmuş ve 2023 yılında Kocaeli Aydınlar Ocağı’nın başkanlığı görevine seçilmiştir. 2018 yılında bu yana Kocaeli’de köşe yazıları yazmakta ve yazıları Kocaeli’nin muhtelif yerel basın kuruluşlarının yanı sıra Kocaeli Aydınlar Ocağı web sitesinde yayınlanmaktadır. Yine 2018 yılından bu yana ülke genelinde barolarda eğitimler ve Kocaeli’de yerel STK’larda konferanslar vermektedir. Evli ve iki çocuk babasıdır. ESERLERİ : A. YAYINLANMIŞ KİTAPLARI 1) Katılım Bankacılığı, Yetkin Yayınları, Ankara, 2020. 2) Tayyip Erdoğan Sonrası Türkiye, Melekler Yayıncılık, Kocaeli, 2020. 3) Türk’ün Ustalarla İmtihanı, Kitap Yurdu Doğrudan Yayıncılık, 2023. B. YAYINLANMIŞ AKADEMİK MAKALELERİ 1) Tahkim Sözleşmesinin Unsurları – Leges Hukuk Dergisi, Prof. Dr. Saim Üstündağ’a Vefa Andacı, Ekim 2020, Y:11, S: 130, s. 112-133. 2) Milletlerarası Mal Satımına İlişkin Birleşmiş Milletler Antlaşması’na (Viyana Sözleşmesi / CISG) Göre Taşıma Halindeyken Satılan Mallara İlişkin Hasarın İntikali – Prof. Dr. Saim Üstündağ’a İthafen İlmi Makaleler, Aristo Yayınevi, İstanbul 2021, s. 335-360. 3) Nama Yazılı Pay Senetleri Üzerinde Önalım, Alım, Geri Alım ve Öncelik Hakları - Prof. Dr. Saim Üstündağ’a İthafen İlmi Makaleler II, Aristo Yayınevi, İstanbul 2021, s. 1-59. 4) Faiz ve Vade Farkı Kavramlarının Hukuki Niteliklerinin Karşılaştırılması – Sosyal Bilimlerde Güncel Gelişmeler, Dora Basım, Bursa, 2021, s. 19-41. 5) Anonim Şirketlerde Payın ve Pay Senetlerinin Devri - Sosyal Bilimlerde Güncel Gelişmeler II, Dora Basım, Bursa, 2022, s. 313-336. 6) Limited Şirketlerde Pay Devri – Bilimsel Araştırmalar, Yetkin Yayınları, Ankara, 2023, s. 113-130. 7) Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmelerinde Yüklenicinin Temerrüdü Nedeniyle Sözleşmeden Dönme, Kocaeli Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, Aralık 2023, S:28, s. 133-161.