Böyle Hesap Adamına Böyle Ekonomist Lider

77

Bir mühendis olarak, matematiksel verileri
kullanan “hesap adamlarına” değer veririm. Ama MHP Genel Başkanı Devlet
Bahçeli’nin, “ben biraz da hesap adamıyım” diyerek, anlattığı beyin
yakan hesapları karşısında değerlendirme yapmakta acze düştüğümü itiraf
etmeliyim.

17 Nisan günü bir iftar programında
yaptığı son hesabının da esrar-ı derununa vakıf olabilmek için
çabalarım neticesiz kaldı.

Bahçeli 14 Mayıs seçimleri için sayılardan
bir alamet keşfetmiş:

“3 bölge var İstanbul’da. Toplam
milletvekili sayısı 98; 9+8= 17. Bugün 17 Mayıs ise Kadir Gecesi. Bu tesadüf
müdür?”

Sürçü lisan ederek “17 Nisan” yerine “17
Mayıs” dediğini varsayabiliriz. Ama “hesap adamı” genel başkanın rakamların
sırrı
konusunda verdiği ipuçları bu fakire yetmedi.

Aslında geçmişte buna benzer esrarlı
matematiksel açıklamalarını
da anlamış değildim.

Mesela “2009 yılındayız. 2009’un
sıfırlarının üzerine çarpı koyun, atın. İki sıfırı kaldırdık. Ne kaldı geriye
29. 11 ile 29’u toplayın ne oldu? 40. 9 Şubat 2009 Milliyetçi Hareketin 40.
yılı. 9 ışık 3 dalga 9’la iktidara yürüyoruz demektir. Bu sebeple 2009 hayırla
vesile olacaktır. Bunlar tesadüf olamaz…”
ifadesinin beynimi yakan anlamını
hala kavrayamadım.

İktisat doktoru biri “bunlar tesadüf
olamaz”
dediğine göre, sayıların böylesine derin sırlarına vakıf olamadığım
için komplekse kapıldım.

Gerçi görünüşte Bahçeli’nin bu ve benzeri
hesapları tutmadı, Milliyetçi Hareket iktidara gelemedi. Hatta bir
görüşe göre kendisinin asla iktidar olmak gibi bir hevesi de yok. Koalisyon
ortağı olarak bir bakanlık talebi bile olmadı. Ama Bahçeli hükümetin
sandalyesiz ortağı
olarak etkili olmaya devam etti.

****************************

Liderimin Lideri

“7 benzemez partinin” (AKP, MHP, BBP, YRP, VP, Hüda-Par, DSP) oluşturduğu
Cumhur İttifakı’nın 2. Büyük partisi MHP’nin lideri Devlet Bahçeli
zaman zaman “acaba sürpriz yapar mı?” diye düşünülen bir isimdi. Fakat
son açıklamasıyla “liderlik” iddiasından da vazgeçtiğini gösterdi:

Bahçeli, “liderimiz Recep Tayyip Erdoğan’dır” dedi.
Herkesi “milli ve yerli lider Erdoğan” etrafında kenetlenmeye
davet etti.

Buna MHP’ye oy veren Türk
milliyetçileri
ne der bilemiyorum. Belki de çoğu “liderimin lideri
liderimdir”
diye uyum sağlarlar. “Biraz hesap adamı olan” Bahçeli yerine,
“ekonomist” Erdoğan’ı lider olarak benimseyiverirler.

****

Ama bazı MHP’li Türk milliyetçileri
“milliyetçiliği ayağı altına alan” birini lider kabul etmek istemeyebilir.

Çünkü Bahçeli’nin kendine özgü veciz
ifadeleri
hala hafızalarında kazınmış gibi durmaktadır:

“Türkiye’yi birbirine düşürmeye çalışandan
cumhurbaşkanı olmaz, bebek katili ile müzakere edenden,  teröristlere kucak açandan cumhurbaşkanı
olmaz. Milleti 36’ya ayırmaya çalışandan cumhurbaşkanı olmaz. Adaletten
kaçandan, rüşvetçilere kol kanat gerenden cumhurbaşkanı olmaz. Evdeki
paralarını sıfırlarken haysiyeti sıfıra düşürenden cumhurbaşkanı olmaz. Milliyetçiliği
ayaklar altına alandan Türkiye Cumhurbaşkanı olmaz olamayacak.

İki yanlıştan bir doğru çıkmaz, tekeden
süt sağılmaz, balda tuz bulunmaz, suda ateş yanmaz,
Recep Tayyip
Erdoğan’dan da Cumhurbaşkanı olmaz.

Her vatan evladı Cumhurbaşkanı olabilir,
ne var ki Erdoğan olamaz, milletin terazisi bu sikleti çekmez.”

****

Anladığım kadarıyla Bahçeli geçmişte
verdiği “Ne kadar Omo varsa, ne kadar Tursil varsa, ne kadar Persil varsa
alayını alacağım, Haliç’e dökeceğim, AKP’yi 40 defa yıkayacağım”
sözünü
tuttu.

AKP’yi ve Erdoğan’ı yıkadı ve tertemiz
yaptı.

Hatta o kadar ki Erdoğan’ın Cumhur
İttifakı’na dahil ettiği Hüda-Par’ı da tertemiz hale getirdi. “Hizbullah
terör örgütüyle Hüda-Par arasında bir ilişki yoktur”
diyebildi. İmralı’daki
teröristbaşından getirtilip okutulan mektubu bile savundu.

****************************

Ekonomist Erdoğan

Özellikle Cumhurbaşkanlığı sistemine
geçtikten sonra ekonomi alanında en temel kurumlar bağımsızlığını kaybetti ve bütün
kararları “ekonomist Erdoğan” bizzat kendisi aldı.

Geldiğimiz yer ağır bir ekonomik kriz,
derin yoksullaşma ve dünya liginde alt sıralara düşüş.

Erdoğan farklı bir “ekonomist” olduğu
için alışılmış, bütün uzmanlar tarafından kabul görmüş “ortodoks” politikalardan
“epistemolojik” bir kopuşla “heterodoks” politikalara yöneldi.

“Nass var, size bize ne oluyor?” diyerek ekonomi alanında yapılmış bütün
araştırmalar ve uygulama sonuçlarından üretilen bilimsel kurallara sırtını
döndü.

Esasen Kur’an’a göre yasaklanan “riba”
ile günümüzde bankaların uyguladığı “faiz”in niteliği konusunda din
bilginleri arasında bile bir mutabakat yok. “Banka faizleri” dinen
yasaklanması gerekiyor ise bunun sıfır olması lazım. Oysaki Erdoğan bu
tezi ortaya attığından beri Merkez Bankası gösterge faizi yüzde 8,5 fakat bankaların
kredilere uyguladığı faizler yüzde 30-40
mertebelerine çıktı.

“Ekonomist Erdoğan’ın” politikası yüzünden
derin yoksullaşma, gıda ve barınma gibi en temel ihtiyaçlara erişmede
sıkıntılar
yaşıyoruz. Kasası tamtakır olan devletimiz,
borçları döndürebilmek için, yurtdışından dolar bazında yüzde 9-10
mertebesinde “tefeci faizi” ile borçlanabiliyor. Bu, Osmanlıyı
mali iflasa götüren faiz oranlarının iki katı bir faiz demek.

****

Tekeden süt sağıldı, Erdoğan’dan
Cumhurbaşkanı oldu. Dahası Bahçeli Erdoğan’ı lider belledi.

“Biraz da hesap adamı olan” Devlet Bahçeli
ile “ekonomist Erdoğan” birlikte Türkiye’yi bu hale getirdiler.

Bize gerçekten hesap uzmanı ve
uluslararası standartlarda ekonomist olan kadrolar lazım. Aman ha! 14 Mayıs
şansını ıskalamayalım.

Önceki İçerikCumhuriyetimizin Yüzüncü Yılında Milli Egemenlik ve Çocuk Bayramı
Sonraki İçerikHukukçu ve fikir adamı NURİ GÜRGÜR ile ‘Devlet Yapısında Sistem – Nizam’ Hakkında Konuştuk.
Avatar photo
Doğum 20.07.1956 BUCAK-BURDUR Eğitim Cumhuriyet İlk Okulu, Bucak Lisesi (Mezuniyet 1973) İstanbul Üniversitesi Kimya Fakültesi - Kimya Yüksek Mühendisliği (Mezuniyet 1978) İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi (Mezuniyet 1995) Çok sayıda şirket içi ve şirket dışı eğitim programlarına iştirak. (ISO 9000, Toplam Kalite Yönetimi, Verimlilik, İş İdaresi, Pazarlama, İstatistiksel Proses Kontrol, Kişisel Gelişim, Kişisel İmaj ve diğer konularda onlarca eğitim programı) 1978-1980 Akyazı/Sakarya Yonca Süt Fabrikası İşletme ve Laboratuar Şefi 1980-1995 Petkim A.Ş. Yarımca Kompleksi (İşletme Mühendisi, İşletme Şefi, Başmühendis.) 1995-2001 Satış Müdür Muavini 2001-2004 Tüpraş Körfez Petrokimya ve Rafinerisi Ticaret Müdür Yrd. 2004 - 01.02.2007 Tüpraş Körfez Petrokimya ve Rafinerisi Ticaret Müdürü. 01.02.2007 - 30.09.2007 Tüpraş Körfez Petrokimya ve Rafinerisi İnsan Kaynakları Müdürü. 01.01.2008 - 30.10.2008 Yantaş Yavuzlar Plastik A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı. 8. Beş Yıllık Kalkınma Planı Kauçuk Ürünleri Sanayii Özel İhtisas Komisyonu Başkanlığı yaptı. (2001) 03.03.2010- Serbest Avukat Medeni Hal :Evli ve İki Çocuklu Lisan : İngilizce (İntermedite level) Sosyal Faaliyetler :İstanbul Üniversitesi Korosu, Kubbealtı Musiki Cemiyeti ve halen Tüpraş Türk Sanat Müziği Grubunda korist. 250 mühendis üyesi bulunan Petkim Mühendisler Derneği'nde 4 yıl başkanlık yaptı. Kocaeli Aydınlar Ocağı'nda Başkan Yardımcısı, Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev yaptı. Halen Yönetim Kurulu Başkanı. 2001-2002 yıllarında Kocaeli TV' de, "Geniş Açı" adlı siyasi, sosyal, kültürel tartışmaların yapıldığı programın yapımcılığı ve sunuculuğunu yaptı. Halen Kocaeli Gazetesinde haftada bir köşe yazısı yayınlanmaktadır. Bu yazıların tamamı kocaeliaydinlarocagi.org.tr sitesinde yer almaktadır.