Ramazan-ı Şerifin var, pek çok hikmetleri
Saymakla biter mi hiç, o güzel nimetleri?
Ramazan-ı Şerifteki, o dört gözle beklenen savm
Yani, orucu her kıt’ada bekliyor, hemen her kavm
Oruç ki, İslamiyetin beş temel esasının birincisi.
İslâm şiar, düstûr ve prensiplerinin en büyük incisi.
İşaret eder ki, yegâne mürebbî Rab ve terbiye edici
İnsan sosyal hayâtında, başına gelen binbir sorun, gidici
Hem oruç işaret eder, nefsin terbiyesine
Kulak tıkar nefsin, hep isteyen azgın sesine
Geldi yine, çok şükür mübarek Ramazan
Teskîn olup, rahat bulacak nefsi azan
İmsakla yemekten kesilir, iftarla döneriz yemeye
İlahî nimetler için başlarız, “Şükür Ya Rab.” Demeye
O Ramazan ay’ı ki, o ayda indi Kur’an
O ayda rûh, cûş u hurûşa gelir, an be an
Bu ayda indirildi, Hak ile Bâtılı ayıran
Doğru yolu ap açık gösteren, o muhteşem Kur’an
Tüm varlıkları kuşatan, Allahın Rahmâniyeti
Bu ayda anlaşılır, o yüce Rabbin merhameti
Özellikle, insanların geleceği olan, Âhireti
Anlarız, neymiş Allahın, o gün olacak Rahîmiyeti
Göstermiyor gaflet perdesi, bu gerçeği insana
Hakîkat oluyor nasîb, bu mübarek Ramazana
Sebepler arasında, sebeplerin sebebini unutan gence
Ancak Ramazan anlatıyor ki, sebepler, sadece bir eğlence
Her nimet, her rızık sanılırken, oluyor kendi kendine
Getiriyor Ramazan insanı, işte bu ayda kendine
Yiyip içmesi, yapıp etmesine gerekiyorsa emir
Anlıyor ki insan, her şey, Hak limanından alıyor demir
2305
Ramazan-ı Şerifte müminler olur, sanki muntazam bir ordu
Davet etmiş Ezel Sultanı ziyafetine, emir bekliyordu
İşte bu duruş, bu görünüş ve bu kullukça bir tavır
Kuşatıcı Rahmâniyete karşı, topluca yapılır
Acaba böyle ulvî / yüce bir kulluk ve şerefli göreve
İştirakla katılmayan insan, benzemez mi hiç azgın dev’e?
Satıcılara, tezgâhtarlara verirken birer ücret
Nasıl unutursun Tanrıyı, asıl o sâhib-i millet
Tablacı hükmündeki satıcılara, verirken bahşiş
Çok kıymetli nîmet sahibi, unutulur mu, bu ne iş?
Cenâb-ı Hak sermişken, bütün nîmetini arza
El kaldırması gerekmez mi insanın, niyâza?
Çok zamân tablacılara, çok aşırı fiyat öderken
Sâdece, anılmayı bekleyen Zâtı unutmak neden?
Minnettâr olurken fânilere, yaptıklarından dolayı
Niçin unuturuz, harekete geçiren asıl olayı?
Kuldan istenen, sâdece, mücerret / soyut kuru bir teşekkür
Ama bu sonuca, ulaşır insan, ancak yapmakla tefekkür
Postacıya teşekkür edip, asıl göndereni unutmak
Nasıl oluyorsa, sâdece sebeplerin elini tutmak
Oysa hakîkî Mün’im / Nîmet verendir, gerçek şükre lâyık
Ancak, her şeyi Allah’tan bilmek, işte budur oluş ayık
Ramazandaki oruç, genel bir şükrün altın anahtarı
Sanki her müslüman kalbinin, hayat veren atar damarı
Çünkü anlamaz hiçbir zaman, tok acın hâlinden
Ne zaman ki tutar oruç, vazgeçer muhâlinden
Kuru bir parça ekmek bile, artık değer kazanır gözünde
Başkaları için bir şeyler başlar kıpırdanmaya, özünde
Maddî nîmetler, nasıl isterse şükr-ü an’anevî
Nîmet değerini anlamak, olur şükr-ü mânevî
2306 – 2307