Nevruz Şarkısı

54

 

“Geçmiş baharların şarkısıyla gel

Nevruzu karşılar eski bir selam

Yada bir baharın hançeresi ol

Ben bu güzelliği kaldıramam”

 

Selam var eski zamanlardan, geçmiş diyarlardan ve de gelecek güzel günlerden. Selam var yeşil Tuna’nın sakin sesinden.. Estergon Kalesi’ndeki yitik Mehmetlerden.. Macar Ova’larını, deli toynaklı atlar üzerinde ezip geçen Atilla’nın yoldaşlarından.. Kuman, Kıpçak ovalarından.. Avrupa’nın bağrında diri diri gömülen Aliya İzzetbegoviç’in diyarından.. ‘Yiğidin iyisine deli’ denilen Deliorman’dan. ‘Selanik, Selanik viran olasın’ türküsüyle ciğerimizi yakan hüzün şehrinden. Sarı saçlı,  mavi gözlü rüzgârın gezdiği sokaklardan. Selam var Adalar Denizi’nden. Rüyalar şehri Bahçesaray’dan, Kırım’dan. Özgürlük ateşinin her daim yandığı Kazan’dan.. Ateşler ülkesi, Hazar’ın mavi köpüklü kardeşi, can Azerbaycan’dan. Taşkent yaylalarından, dik başlı Altay’lardan.. Azın özgür yüreği Çeçenistan’dan, Dicle’den ve Fırat’tan, başı dumanlı rüyalar şehri Trabzon’dan, Süphan göğüslü yiğitlerin diyarı Van’dan.

Bu gün Nevruz; ağaçlara su, dallara çiçek, toprağa çimen, yüreklere can yürüyecek. Bu gün Nevruz; çift başlı kılıçlara su, bileklere kuvvet, yiğit yüreklere güç, özgür yüreklere cesaret, acılara bulanmış ülkeme sabır yürüyecek. Sevda tepesinde bayraklara rüzgâr,  taş yüreklere sevgi yürüyecek. Baharın evreni kuşattığı şu günde insanlar ellerini birleştirecek horonlarla, halaylarla, barlarla. Artık omuzlar değil yürekler yan yana gelecek. Tüm sevgilerin acıyla yoğrulmuş diyarı, bereketli ülkemden tüm insanların yüreğine yaşama sevinci yürüyecek.

Bugün, cesur ve genç yüreklerin özgürlüğe, gelecek güzel günlere kanatlanma zamanıdır. Ülkemin aydınlık şafağını ellerinde, bileklerinde, gönüllerinde taşıyacak yiğit yürekli gençlerin zamanıdır. Nevruz, özgür yürekli, sarı saçlı yiğidin soluğu, beyninde kabaran sizlerin / gençlerin aydınlık yolundaki koşusunun başlama zamanıdır. ‘Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir’ deyip tüm mazlum milletlerin önderi olma zamanıdır. Emperyalizme baş kaldırma zamanıdır.

Nevruz, yeni sözler söyleme zamanıdır. Yıldızları hedef alıp, geleceği nabızlarında taşıma zamanıdır.  Medeniyet denilen, mazlum insanları öğüten makineleri durdurma zamanıdır. Bu gün barış, demokrasi, insan hakları, evrensel barış kavramlarının arkasındaki sömürüyü bitirme zamanıdır.

Başka testilerden su içmiş, aşına haram katmış olanlarla soframızı ayıracağız. Medeniyetin sahte çocuklarıyla fikir, düşünce ve eylem birliği etmiş olanlarla yollarımızı, fincanlarımızı, sokaklarımızı, yollarımızı, yüreklerimizi ayıracağız.

Nevruz, ümit, heyecan ve yeniden diriliş, Türk’ün Ergenokon’dan çıkış günüdür. Herşey yeni başlıyor. Türk varsa maç hiçbir zaman bitmez. Geleceğimiz Nevruz kadar aydınlık olsun.

“Çocuklar inanın, inanın çocuklar

Güzel günler göreceğiz, güneşli günler

Motorları maviliklere süreceğiz

Çocuklar inanın, inanın çocuklar”