Kosova’da Sarı Paşa’nın Çocukları

108

Türk Milletinin Büyük Önderi Mustafa Kemal Atatürk’ü kaybedeli  72 yıl olmuş.

Onun dediği gibi vücudu toprak olmuş ama eserleri var olmaya ve fikirlerine sığınılmaya her gün artan bir şekilde devam ediliyor.

Tarih sahnesinde yok olmayla burun buruna gelmiş olan Türk Milletinin önüne bir lider olarak geçerek başta İstiklal Mücadelesini vermiş olan ve nihayetinde Türkiye Cumhuriyetini kuran bu eşsiz insana ne kadar saygı göstersek ve onu rahmetle ansak azdır.

Yaşadığımız her zaman dilimi onun haklılığını ortaya koyan gelişmelerle şekillenmektedir. Bu bizlere Atatürk’ün çağlara hitap ettiğini göstermektedir.

Bu gün varlığından gurur duyduğumuz bir Türkiye Cumhuriyeti Devleti varsa ve bizler onun onurlu birer vatandaşıysak ve dünyaya “Ne Mutlu Türküm Diyene” diye haykırabiliyorsak hepsi Allah’ın verdiği izinle onun sayesindedir.

Kim ne yaparsa yapsın, güneş hangi balçıkla sıvanmaya kalkışılırsa kalkışılsın, Mustafa Kemal Atatürk gerçeğinin üstü örtülemez ve gerçekler gizlenemez.

Mustafa Kemal Atatürk, sadece Türk halkı için değil, Türk Dünyası içinde aynı değerde büyük bir lider ve önderdir. Hatta Atatürk için tüm mazlum ve mağdur milletlerin ve insanların lideridir rahatlıkla söyleyebiliriz.

İnsanlık aleminin önemli bir şekilde önünü açan bir lider olan Atatürk ölümünün 72. yılında her geçen gün artan bir hasretle dünyanın dört bir köşesinde anılmaktadır.

Atatürk sadece Türkiye’de yaşayan halkımızla ilgilenmemiş, dünyanın neresinde bir Türk veya kendini Türk hisseden varsa oraya yönelmiş ve bir bağ kurmuştur. Bu nedenle Doğu Türkistan’dan Adriyatik kıyılarına kadar her bir Türk’ün ve kendini Türk hissedenin yüreğinde Atatürk ve Türkiye sevgisi vardır.

Türk Dünyasında Atatürk’ü tanımlayan adlardan biri de “Sarı Paşa”dır. Türkiye’den kalkıp Türk Dünyasının her hangi bir köşesine gidenlere, onları karşılayanlar zaman zaman “Sarı Paşa’nın Çocukları” diye seslenmişlerdir. Bu söz benim çok hoşuma gider ve benim için “Sarı Paşa’nın Çocuğu” olarak nitelendirilmek bir övünç sebebidir.

Ancak artık görüyorum ki artık sadece Türkiye’de yaşayan Türk halkı değil, dünyanın neresinde olursa olsun “Ne Mutlu Türküm Diyene” anlayışında yaşayan herkes Sarı Paşa’nın çocukları olmuştur.

Bu nedenle Sarı Paşa’nın çocukları olmuş olan Kosova Türkleri, Atatürk’ü her yıl vefatına denk gelen tarih içinde “Atatürk Anma Haftası” tertipleyerek onu anıyor ve Türklük şuuru ile Türkiye sevgisini gençlere aktarıyorlar. Ben de bu yıl Atatürk’ümüzü onların arasında Kosova’da anmak üzere  toplantılara, panellere, konserlere katılıyorum.

Filizler Kültür ve Sanat Derneğinin Kosova Prizren’de düzenlediği Atatürk’ü Anma Haftasında bulunmak hayatıma anlam kazandıran önemli bir zaman dilimi oldu. Kosova Türkleri yaklaşık yüz yıldır onca sıkıntıya rağmen Türk varlığını ve Türkiye sevgisini, Atatürk’ün fikirlerinin önderliğinde haykırıyor. İnşallah Kosova Türklerinin bu sesini duyuyorsunuzdur.

Atatürk’ün sevdiği şarkıları hep birlikte dinlediğimiz Kosova’da görevli Türk Taburunun komutanlarının ve askerlerimizin görüntüsü bir kez daha Türk Ordusu ile gurur duymamıza vesile oldu. Türk askerinin yaptığı güzel işleri Kosova’lılardan dinlemek doğrusu bana pek büyük keyif verdi.

Kosova’da Türklüğün merkezi olan ve Türkçemizin yaşadığı Prizren’deki camilerimiz, çeşmelerimiz, köprülerimiz ayrı bir görülecek nitelikte. Prizren’i gezerken bizlere Türk Dünyasındaki kardeşlerimizle kucaklaşmak için hazırlanma emrini veren Atatürk’ü bir kez daha anma fırsatı buluyoruz. 

Kosova Türklerinin sembol isimlerinden Prizren’li Ferhat Derviş ile birlikte bu organizasyona imzalarını koyan KTDP’nin değerli genel başkanı Mahir Yağcılar, milletvekillerimiz Müferra Şinik, Enis Kervan, Fikrim Damka, Filizler Kültür ve Sanat Derneği başta olmak üzere, Türkler tarafından Prizren’de kurulmuş bulunan tüm dernek yöneticilerine ve adını sayamadığımız isimsiz kahramanların tamamına ne kadar teşekkür etsem azdır.

Geldim ve gördüm ki, Sarı Paşa’nın çocukları Kosova’da dimdik ayaktadır. Hepsi birer uç beyi olarak Atatürk’ün kendilerine verdiği görevleri yerine getirmek azmindedir. Geriye kalan sizlerin onların unutmaması ve onlardan her türlü desteğinizi eksik etmemenizdir.  Kosova’daki kardeşleriniz aynen sizler gibi Türk varlığını korumak için büyük bir kararlılık içindedir. O zaman yapılacak iş Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu köprüleri onun fikirlerinin izinde yürüyerek sağlamlaştırmaktır.

Bu vesile ile Kosova’da Sarı Paşa’nın çocukları arasında onu bir kez daha hasretle anarken, Sarı Paşa’nın aziz hatırası önünde saygıyla eğiliyor ve ruhuna fatihalar gönderiyorum.