Kışa teslim olanı alkışlıyorum.
Kar tanelerinin yeryüzü seferleri adına essiz serpilişinde ritmini bulan beyaz bir musikîdir o. Ki kar hükmünde kararname ile söyler türküsünü. Kalpte çığ koparır, çerağlar tutuşturur beyin koridorlarında..
Yağan karın feryadını duy
Yere düsen çığlığını dinle
Hıçkırığını bir kenara koy da
Soluğunu almaya bak kalbinle
Kışı dondurulmuş saflığına bağışlıyorum.
Derin bir aklığın hücre çeperlerinde genişleme geleceğine mâliktir çünkü o. Ki mesafe çayırları boyunca süt renkli ilhamlar büyütür analık hakkına. Mevsimlere taç giydiren iklimler efendisidir. Aylar ve yıldızlar âzad kabul etmez kölesidir. Ve tebaasının damarlarında dolaşmayı bilir.
Rötar yaptı bahar kışı görünce
Ertelendi sevda seferleri
Düşmez de gönlümüze ilk cemre
Düşer kalp atışlarıyla kar taneleri
Kışın tartışılmaz âzametine alışıyorum.
Zira asildir o. Ki yükseklerde yaşar. Tenezzül takvimlerince yayılan sıcaklık boyu aramızdadır. Kesintisiz bir sessizliğin ocakbaşı çıtırtısında gizlidir yüreği. Kapı aralığından martı kanatlarına uzanan koşunun jokeyidir şubatı. Şu dumanlı başımızın gönderinde dalgalanır tekerrür küreği.
Kar tanelerine gözyaşlarımı bağlamalıyım
Oturup kardan adamlar için ağlamalıyım
Kışın bitimsiz gazeline başlıyorum:
Kıs moraran cesedimize bakışımızdır
Ardından sarışın ağıtlar yakışımızdır
Bir buz tabakası altında akışımızdır
Beyaz şimşeklere selam çakışımızdır
Yakamıza yanık kardelenler takışımızdır
Yasamayı canla başla bırakışımızdır
Kış bizim öldükten sonraki yasayışımızdır
Kış o bizim kış oğlu kışımızdır