Maksat Muhabbet Olsun!

92

Yurt dışına her gidip geldiğimde,
bedenim dönse bile ruhum bir müddet
orada kalıyor!

Geçtiğimiz hafta yine bir iş
seyahati için kardeş ülke Ukrayna’mızın Liviv şehrine gittim.

Bu 5. Seyahatimde yine gördüm ki Ukrayna’da
Ukraynalı sayısı bizden, hala biraz
fazla
J

Hemen her köşede bir Türk’e ve işletmesine
rastlamak mümkün.

“Halal” amblemi gördüğün her yer bizim.

Özellikle doğu kökenli
vatandaşlarımız eğlence sektöründen, gıda sektörüne, inşaat sektöründen, turizm
sektörüne varıncaya kadar her sektörde mevcudiyet gösteriyorlar.

Allah sayılarını arttırsın, bol bereketli kazançları olsun inşallah.

***

Sokakları çok temiz, çünkü
kirletmiyorlar, birisi yola çöp atıyorsa muhtemelen Ukraynalı değildir!

Polis te görmedik ortalarda ama
ne korna çalan var ne de sesini yükselten!

Eğitimli, Kültürlü, işinde
gücünde sakin bir millet.

***

Hele mimarileri!

Neredeyse gördüğünüz her binanın
fotoğrafını çekme hissine kapılıyorsunuz!

Hepsi yan yana, her sokakta
mimari harikası binlerce bina!

Evet binlerce!

Her binanın ruhu, karizması, asaleti
var, müthiş taş işçiliklerine şahit oldum.

Renksiz ama asil!

***

Hemen hemen her binada bir fiğür,
birkaç heykel, yada bir emoji ve enteresan rölyef işçilikleri var, tarihine ve dokusuna uygun olarak.

Evleri, kiliseleri, iş yerleri
neyse de, sanat kuruluşları, opera bale binaları, belediye ve resmi kurum
binaları efsane.

Sadece kızları değil!

Her gördüğünüz bina bir daha
baktırıyor kendine!

İnanın öyle.

Ya bizde!!!

***

Yeni emniyet binası için Selçuklu
mimarisinden esinlenilmiş diye yazmış bir “gazeteci”
abimiz!

Selçuk görse yüreği sızlar!

Pencerenin üstünü hafif kubbe
gibi yapınca Selçuklu mimarisi oluyor demek ki(!)

O zaman valilik binamız da
Osmanlı Mimarisi, büyük şehir ve İzmit belediye binalarımız da saray yavrusu(!)

Googleye Ukrayna mimarisi yazın, bir göz gezdirin ne demek istediğimi
anlarsınız!

***

Sormak lazım şehrimizi 15 yıl
yöneten İbrahim Karaosmanoğlu başkanımıza ve ondan görevi devralan Tahir
Büyükakın başkanımıza!

Tarihi bina restorasyonlarından
başka ne mimari bırakıyorlar kendilerinden sonra restorasyonu yapılmaya değer!

Birkaç yüz yıl sonraya(!)

***

Şimdilerde moda müteahhitlik şaheserleri.

En çok hangi liselerden müteahhit
çıkıyorsa “bari” mimari dersleri de
verilse keşke!

Ekonomimiz iyiye gitmiyor mimaride
bir şeyler değişse!!!

Keşke!

Neyse…

En azından bundan 50 yüz yıl
sonra İzmit’ te resmini çekecek yapılar denince akla yine Atatürk anıtı, saat kulesi, sırrı paşa konağı, Hannibal’ın mezarı, Kaiser
Wilhelmin Köşkü gelecek.

Onlar hala ayakta.

Ha bir de Av köşkü!

Allah’dan Sultanımız Abdulaziz av
seviyormuş da mimarimize katkı sağlayan bir Av köşkü yaptırmış!

***

Hadi eskiden açlık sefalet
kuyruklar varmış!

Bırak tüpü, bardak yokmuş mimariye
ayıracak bütçe de yoktur muhtemelen, eskiyi bilen bazıları öyle diyorlar ya!

Ben diyenlerin yalancısıyım.

***

Şimdi içinde yaşadığımız bu
bolluk bereketlilik yıllarında ne bıraktık bizden sonraya!

Şöyle bakan kişinin bir daha
bakacağı hayranlıkla fotoğrafını çekeceği!

İlçemizin isimlerinin yazılı
olduğu kalpli şekilli harflerden başka!

***

Daha körfez ilçe fatih
mahallesinin köstebek yuvasına dönen “üzerinden
birkaç sefer araba ile geçenin varsa böbrek taşlarını düşürebileceği”,
ana
yolunu bitiremedik!

Kaldı ki şekilli şüküllü mimari!

Yazdıklarımı da öyle çok dikkate
almayın, Maksat muhabbet olsun.

Selam ve dua ile.