Türklüğün Derdi Bize

124

Feryadım çıkar değil, vatan millet derdinden;

Öz be öz kardeşlerim kovuluyor yurdundan,
Derdini tek başına kendi çeken Bozkurt’un:
Gittiği görülmüş mü çakalların ardından!

Yiğitlik yüreklerden ayrıldı, dile düştü;
Yılanlar sürünürken süt dolu göle düştü,
Bugünleri görüp de nasıl yanmasın yürek:
Türklüğün derdi bize, devleti ele düştü!

Dün ekilen tohumlar, bugün baş verecekti;
Çektiğimiz çileler, hep sona erecekti;
Bir rüzgâr esti tersten, obaya ateş düştü:
Değilse biz kimmişiz, kör dünya görecekti.

Türk dedik, İslâm dedik; baş eğmedik zalime,
Hakikati haykırdık, direndik mezalime;
Yüce dileğe doğru koşarız yine yayan:
Kimse meyus olmasın, bugün bakıp halime!

Bize kurulan pusu, kurana kader olur;
Şehitlik bize kalır, pusucu heder olur;
Bir kere kabarırsa yetim Türk’ün ayranı:
Türk’e kefen biçenler, bizden beş beter olur!

Kurt başlı bayrakları çekin göğün arşına,
Ses verelim bir daha İstiklâlin Marşına,
Savaş Türk’e dert değil, dertlenmesin analar:
Düşünsün milyon kere, kim çıkarsa karşına!