Yasaklardan Artık Gına Geldi

63

Bundan bir sene kadar
önce 65 yaş üstü vatandaşlara getirilen sokağa çıkma yasağı halen, değişik
şekillerde devam etmektedir.

 Halen, 65 yaş üstü vatandaşlara, sabah
saat 10 ile öğleden sonra 13 saatleri arasında olmak üzere, sadece 3 saat
sokağa çıkma müsaadesi verilmekte
olup, bunun haricinde kalan günün 21 saatin
de  ise sokağa çıkma yasağı

bulunmaktadır. Takdir edileceği üzere, bu süre oldukça uzun bir zamandır.

Yaşlılara
tanınan bu 3 saatlik kısa sokağa çıkma müsaadesi, yaşlıların hiçbir işine
yaramamakta, işlerini halletmelerine kâfi gelmemektedir. Zira, yaşlılara aynı
zamanda ve ne hikmetse bütün toplu ulaşım vasıtalarına binme yasağı da getirilmiş
bulunmaktadır. Bu sebeple, çarşıya, pazara gidip hiçbir işlerini
halledememektedirler, Sanki ev hapsine mahkûm
edilmiş gibi, yürüme mesafesi dahilinde evlerinin etrafında adeta, dolanıp
durmaktadırlar.

Halbuki,
yaşlılar da insandır .Onlarında halledilecek birçok işleri
bulunmaktadır. Bilhassa kimi kimsesi olmayan yaşlılar için bu durum büyük bir
sıkıntı meydana getirmektedir. Bu gibi durumda olanların sayılarının da oldukça
fazla olduğu tahmin edilmektedir. Bu arada yaşlılardan, resmi dairelerde ve bankalarda
işleri olanlar, buralardaki işlerini halletmek hususunda bir hayli sıkıntılara
maruz kalmaktadırlar

Bilhassa,
büyük şehirlerde ikamet eden yaşlılar,
kilometrelerce uzak
mesafede bulunan hastanelere gitme imkânı bulamamaktadırlar. Ancak bu gibi
yerlere taksi tutmak suretiyle gidebilmektedirler. Bu durum ise haliyle bütçe
imkânlarını zorlamaktadır. Nitekim, eski SEKALI bir arkadaş, facebook’tan bana
göndermiş olduğu mesajda, Eskişehir’de bulunan emekli ve yaşlı bir yakınının,
yürüme mesafesi haricinde bulunan bir hastaneye gidiş geliş için 80 TL taksi
parası ödediğinden bahsetmektedir. Bir emekli için tabii ki, bu miktar oldukça
yüksek sayılır.

Halbuki
bu emekli ve yaşlı vatandaşımızın toplu ulaşım vasıtalarına binme imkânı
elinden alınmamış olsaydı, bu işi en fazla 3 – 5 liraya halletme imkânı
olacaktı. Üzüntü veren husus ise, yaşlıların bu durum ile alakalı olarak,
dertlerini, sıkıntıların anlatacak bir makam ve bir merci bulamamalarıdır. Bu
durum ise, yaşlıları bir hayli üzmektedirler.

Bu itibarla da maruz kaldıkları bu
haksız uygulamayı bir türlü kabullenmek istemedikleri gibi, yasak karalarını
koyanlara da haklarını hiçbir surette helal etmemektedirler. 
Aynı zamanda alınan yasak
kararlarının yaşlıların sağlıklarını koruma gayesine matuf olarak alındığına da
hiç bir zaman inanmamaktadırlar

Diğer
taraftan 65 yaşın üstündeki vatandaşların haricinde kalan insanların tamamı
için
de her gün akşam saat 21 ile sabah 05 saatleri arasında, ayrıca
Cumartesi ve Pazar günleri tam gün olmak üzere, topyekûn sokağa çıkma yasağı
getirilmiş bulunmaktadır. Bu yasağın mantığını da anlamak mümkün değildir.
Şöyle ki,

Bütün
gün, çoluk çocuk dâhil olmak üzere, gündüz saatlerinde 83 milyon insan hiç bir sınırlamaya
tabi olmadan sokaklarda gezip, dolaşma hakkına sahip iken, nasıl oluyor da bu
insanların çoğunun evde olduğu bir saatte, herkese sokağa çıkma yasağı
getiriliyor. Bunun kime faydası olur ki? Ben şahsen saat 21’den sonra kolay
kolay dışarıya çıkmam. Dolayısıyla bu yasak beni pek fazla alakadar etmez.
Fakat bu yasak benim ruhumu sıkar beni rahatsız eder.

Cumartesi
ve pazar günleri konulan sokağa çıkma yasağına

gelince; bu yasak da manasızdır. Çünkü bu günlerin tatil olması sebebiyle,
insanların zaten pek fazla sokağa çıkmadığı günlerdir.  Bu durumda haftanın diğer günlerinde
insanların sokağa çıkması herhangi bir mahzur teşkil etmiyorsa, bu iki gün için
de mahzur teşkil etmemesi icap eder. Kaldı ki çarşı esnafının birçoğu alışverişlerinin
mühim kısmını haftanın son iki gününde yapmaktadır. Aylardan beri konulan sokağa
çıkma yasağı yüzünden esnaf işyerini açamamakta, dolayısıyla satış yapamamaktadır.

Bu sebeple de para kazanmak şöyle dursun, iş yerinin kirasını dahi ödeyemez
hale gelmiş bulunmaktadır. Bu şekilde yakından tanıdığım birçok esnaf bulunmaktadır.
Bunların hepsi kan ağlamakta olup, ne yapacaklarını şaşırmış bulunmaktadırlar. Artık
bıçak kemiğe dayanmıştır.

Şehirler
arasında yapılacak seyahatler için bazı yerlerden izin alınması

icap ediyor. Fakat vatandaşların birçoğu bunu bilmiyor. Benim hiç tanımadığım
kişiler facebook’tan bana ulaşarak, “Musa Bey, biz şehirlerarası seyahat
edeceğiz. Fakat nereden ve nasıl müsaade alınacağını bilmiyoruz. Siz biliyor musunuz,
bize yardımcı olur musunuz?” diyorlar. Esasen izin almak çok kolay olmasına
rağmen vatandaş bunu bilmiyor. Şehirlerarası seyahat için sadece 199 numaralı
telefonu aramak kâfi. Ayrıca kaymakamlıklardan da izin alınabiliyor. Tabii ki
herkesin HES kodunun da
bulunması lazım.

Bir
de aylardan beri açılmaları yasak olan kafe ve lokantalar var ki,
bunların durumları da yürekler acısıdır. Zira buralarda çalışan aşçı ve
garsonlar başta olmak üzere, yüzbinlerce insan adeta sokağa terk edilerek,
işsiz güçsüz bırakılmışlardır. Lokanta ve kafe sahipleri de kiralarını dahi ödeyemez
bir hale gelmiş bulunmaktadır.

Netice itibariyle,
yukarıda yapılan açıklamalardan anlaşılacağı üzere muhtelif konular ile alakalı
olarak konulan yasaklar vatandaşlar arasında bir takım derin sıkıntılara ve mağduriyetlere
sebep olmaktadır. Bu sebeple, acizane kanaatime göre, bu yasakların en kısa
zamanda kaldırılmasında mutlak bir zaruret bulunmaktadır