Meral Akşener Mücadeleye Devam Ediyor

43

Milliyetçi Hareket Partisinde 1 Kasım 2015 seçimleri sonucu başlayan kurultay macerası gündemden düşürüldü.

Buna rağmen Meral Akşener mücadeleye devam ediyor. 3 Aralık Cumartesi günü Bursa’da son seçilmiş il yönetiminin düzenlediği toplantıda hitabeti, katılanların “Meral Abla’ya” bağlılıkları ve heyecanı çok etkileyici idi.

Görünen o ki, MHP tabanının hukuk oyunlarıyla, AKP/devlet desteğiyle ülkücü iradeyi yok sayan MHP’nin antidemokratik yönetimine,Tayyip Erdoğan ve Bahçeli ittifakına” isyanı kolay kolay bastırılamayacak.

***

15 Temmuz Darbe Teşebbüsü ve sonrasında çok önemli tarihi olaylar yaşanmakta. Olağanüstü Hal yönetimi, dünyanın en güçlü terör örgütleriyle (PKK, FETÖ ve IŞİD) mücadeleyurtdışı askeri harekât ve ekonomik kriz sinyalleri hepsi tarihi önemi olan hadiseler.

Bütün bunlar MHP’nin iç mücadelesi gibi görünen sürecin kesintiye uğraması için kullanıldı.

Bu arada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Binali Yıldırım ikilisi ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli arasında bir ittifak oluştu.

Bahçeli Erdoğan’ın hayali olan Başkanlığa geçit veren Anayasa değişiklik paketini kabul etti.

19 Haziranda Genel Merkeze rağmen yapılan kurultayın geçerli olup olmadığına dair Mahkemenin bir karar vermesi gerekiyordu. Mahkeme 3 günde verebileceği kararı 6 aydır vermedi/veremedi.

Mahkemenin verdiği “durdurma kararına” karşı gayri hukuki ve yetkisiz mahkemeler tarafından yapıldığını belirten genel başkan adayları itiraz etmişti.

Bu arada MHP Genel Merkezi Genel Başkan Adayları Meral Akşener ve Ümit Özdağ’ı partiden ihraç etti.

Mahkeme kurultayın geçerli olduğuna karar verirse bu ihraçların hiçbir önemi kalmayacak. Kurultay geçersiz diye karar verirse yine çağrı heyeti kurultay toplayacak. Çok büyük bir ihtimalle sonuç aynı çıkacağından MHP’de Genel Başkan değişecek.

AKP ile MHP daha doğrusu Erdoğan, Bahçeli işbirliği ile “Başkanlık sisteminin” Meclisten 330’un üzerinde bir oyla referanduma götürülmesi hedefleniyor.

Bu yüzden Saray ve AKP, MHP Genel Başkanının değişmesini istemiyor. Seçimli kurultayın toplanması ihtimali uykularını kaçırıyor.

Ve ilginç bir gelişme daha oluyor: Mahkeme karar vermek yerine 28 Mart 2017’de konunun görüşüleceğini açıkladı. Muhtemelen karar Haziran 2017’den önce verilmeyecek.

Yani Mahkeme Türkiye’de sistem değişikliği gerçekleşip gerçekleşmediği görüldükten sonra karar verecek.

“Cumhurbaşkanlığı sistemine” geçilirse MHP’nin TBMM’de temsil edilmesi zor. Temsil edilse de seçilecek Cumhurbaşkanı o kadar çok yetkiye sahip olacak ki, denetlenme ve dengelenmesi imkânsız olacak.

Ancak “2019’da yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçiminde Tayyip Erdoğan’ın rakibi kim olabilir?” sorusunun bugün için tek cevabı var: Meral Akşener.

**************************************

BAHÇELİ’YE AKP VE DEVLET YARDIM ETMİŞ

Yandaş gazeteci Ahmet Taşgetiren Star Gazetesinde açıkça yazdı: MHP (Devlet Bahçeli) kendi iç sancılarını aşmak için Ak Parti’den (belki devletten) yardım aldı.

Taşgetiren bir başka yazısında da “Bahçeli’yi ‘Akşener gailesi’nden Ak Parti’nin kurtardığı algısı da, ortada bir örtülü uzlaşma alanı olabileceği ihtimallerine zemin hazırlıyor” demişti.

Gerçekten bu algı o kadar yaygın ki “algı değil, olgu (vakıa) böyle” demekten kendimizi alamıyoruz. Zira bu dumanı görüp de ateş yok demek mümkün değil.

Yani muhalif hareketin kurultay talebini durdurmak için Bahçeli’ye AKP ve devlet yardımcı olmuş.

Mahkemenin bir türlü karar verememesi de böyle bir yardımın sonucu olabilir.

Oysaki MHP’de muhalif adaylardan (Meral Akşener, Ümit Özdağ, Sinan Ogan, Koray Aydın) herhangi biri partinin genel başkanı seçilse Türkiye’de Başkanlık sistemi gündemden çıkar. Çünkü bu adaylar AKP’nin Başkanlık modeline kesinlikle karşıdır, bu model “ülkeyi bölünmeye veya diktatörlüğe götürür” düşüncesindeler.

Bu yüzden MHP’de genel başkan adaylarının ve en önde görünen Meral Akşener’in rakibi sadece Devlet Bahçeli değil, AKP ve devlettir.

Bahçeli ve Erdoğan ittifakı hakkında “koltuğumu koru, başkanlığı kap” pazarlığının sonucu olduğu yazılıp çiziliyor. Sebebi bu olsa bile, Bahçeli – Erdoğan ittifakının sonuçları Türkiye’nin kaderini etkileyecek kadar geniş bir alana yayılacaktır.

Çünkü MHP’nin kurultay mücadelesi normal bir parti içi mücadele değildir.

Ülkemizin rejim değişikliğine gidip gitmeyeceğini ve siyasi iktidarın akıbetini belirleyecek çok önemli bir olaydır.

Hatta MHP’de değişim hareketi dış politikada ve ekonomide girdiğimiz türbülansı sona erdirecek bir ümit ışığıdır.

Yoksa bir partide, delegelerinin çoğunluğu istediği halde, 2 sene kurultay yaptırılmaması hiçbir demokratik ülkede açıklanamaz.

**************************************

PSİKİYATRİK İKTİDAR

Meral Akşener Bursa’daki konuşmasında Erdoğan ve Bahçeli’nin yönetim tarzını “psikiyatrik iktidar” kavramı ile açıkladı.

Üzerine basa basa bunun bir bilimsel kavram olduğunu söyledi.

Akşener“Erdoğan – Bahçeli ittifakı” ve getirilmek istenen “Cumhurbaşkanlığı modeli” hakkında görüşlerini şöyle ifade etti:

“Her ikisi de bizleri tanzim etmek isteyen, ‘bu hain, bu şucu, bu ehlileştirilebilir’ diye ayrıştırıcı, baskıcı, aynı dil ve aynı anlayıştaki iki yönetim. Bunlar yan yana geldiler. Ortaklaşa olarak ‘psikiyatrik iktidar’ anlayışını daha da ağırlaştıran bir model getirmeye çalışıyorlar.

Sovyet Rusya’da Komünist Partisi Genel Sekreteri bile, getirilecek sistemdeki Cumhurbaşkanı kadar yetkili değildi. En azından milletvekillerini seçemiyordu. Getirilecek modelde Cumhurbaşkanı milletvekillerini de seçtirecek.

Yargının, yürütmenin ve yasamanın tek elde toplandığı yeni bir model, esasında Afrika’daki Reisçi anlayışın aynısı, bizatihi Sayın Bahçeli tarafından, Türkiye’ye hediye edilmek üzeredir.

Şimdi biz buna ‘hayır’ diyoruz. Ben şahsi olarak çok net bir şekilde söylüyorum. Bana neye mal olursa olsun, ucunda ölüm de olsun, ucunda hapis de olsun, sonuna kadar direneceğim.”

Şimdi bunlara çağrıda bulunuyorum. Milli iradeye gerçekten inanıyorsanız, milletvekillerini halkın iradesinin seçtiği daha demokratik bir siyasi partiler yasasıgetirin. Seçim yasasını demokratik bir şekilde değiştirin. Hemen bir erken seçim yapın.

Bu şekilde seçilecek olan Meclis Başkanlık sistemini tartışabilir. O zaman biz de tartışırız. Milli iradeye göre ‘evet’ demek kadar ‘hayır’ demek de demokratik bir haktır.

Cumhurbaşkanı dese ki,  ‘bıktım sizden gidiyorum, artık sadece vakıf yöneteceğim’, acaba AKP’liler bugün savundukları Cumhurbaşkanlığı modelini savunmaya devam edecekler mi?”

Anlaşılan şu ki, biz Meral Akşener’in Türkiye siyasetine etkisi daha çok devam edecek ve biz O’nu daha çok konuşacağız.

 

Ruhittin Sönmez

05.12.2016

 

 

Önceki İçerikKocaeli Aydınlar Ocağı Sivas Seyahati-3
Sonraki İçerikKıbrıs
Avatar photo
Doğum 20.07.1956 BUCAK-BURDUR Eğitim Cumhuriyet İlk Okulu, Bucak Lisesi (Mezuniyet 1973) İstanbul Üniversitesi Kimya Fakültesi - Kimya Yüksek Mühendisliği (Mezuniyet 1978) İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi (Mezuniyet 1995) Çok sayıda şirket içi ve şirket dışı eğitim programlarına iştirak. (ISO 9000, Toplam Kalite Yönetimi, Verimlilik, İş İdaresi, Pazarlama, İstatistiksel Proses Kontrol, Kişisel Gelişim, Kişisel İmaj ve diğer konularda onlarca eğitim programı) 1978-1980 Akyazı/Sakarya Yonca Süt Fabrikası İşletme ve Laboratuar Şefi 1980-1995 Petkim A.Ş. Yarımca Kompleksi (İşletme Mühendisi, İşletme Şefi, Başmühendis.) 1995-2001 Satış Müdür Muavini 2001-2004 Tüpraş Körfez Petrokimya ve Rafinerisi Ticaret Müdür Yrd. 2004 - 01.02.2007 Tüpraş Körfez Petrokimya ve Rafinerisi Ticaret Müdürü. 01.02.2007 - 30.09.2007 Tüpraş Körfez Petrokimya ve Rafinerisi İnsan Kaynakları Müdürü. 01.01.2008 - 30.10.2008 Yantaş Yavuzlar Plastik A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı. 8. Beş Yıllık Kalkınma Planı Kauçuk Ürünleri Sanayii Özel İhtisas Komisyonu Başkanlığı yaptı. (2001) 03.03.2010- Serbest Avukat Medeni Hal :Evli ve İki Çocuklu Lisan : İngilizce (İntermedite level) Sosyal Faaliyetler :İstanbul Üniversitesi Korosu, Kubbealtı Musiki Cemiyeti ve halen Tüpraş Türk Sanat Müziği Grubunda korist. 250 mühendis üyesi bulunan Petkim Mühendisler Derneği'nde 4 yıl başkanlık yaptı. Kocaeli Aydınlar Ocağı'nda Başkan Yardımcısı, Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev yaptı. Halen Yönetim Kurulu Başkanı. 2001-2002 yıllarında Kocaeli TV' de, "Geniş Açı" adlı siyasi, sosyal, kültürel tartışmaların yapıldığı programın yapımcılığı ve sunuculuğunu yaptı. Halen Kocaeli Gazetesinde haftada bir köşe yazısı yayınlanmaktadır. Bu yazıların tamamı kocaeliaydinlarocagi.org.tr sitesinde yer almaktadır.