Gazze’ de Soykırım Devam Etmekte

183

İsrail, 7 Ekim’den bu yana Gazze’ye soykırım uygulamaktadır. Merhameti ve savaş kurallarını rafa kaldıran bu katiller, yaşlı, kadın, çocuk demeden canice öldürmekte, yakıp yıkarak sivil kıyımına devam etmektedir.

Şimdiye kadar; 19 sağlıkçı, 46 gazeteci, 18 sivil savunma çalışanı, 249 din görevlisi olmak üzere 10 binden fazla kişi katledilmiştir. Ölenlerin 4 binden fazlası çocuktur. Bu mevcut her dakika artmaktadır. Çünkü katliam durmadan devam etmektedir.

Bu kayıplarla birlikte; 220 bin konut, 220 okul, 3 kilise,112 cami, 16 hastane,32 sağlık ocağı, 105 sağlık merkezi tahrip edilmiştir.

İsrail, bir türlü başlatamadığı kara harekâtını, kademeli olarak devreye sokmuştur. Hedefi Gazze’yi işkâl etmek, içindeki halkı ya sürerek, ya da katlederek yok etmektir. Sürpriz bir saldırıya maruz kalmamak için de, korkakça bir ileri iki geri manevra yapmaktadır.

Son taktik olarak Gazze’yi Kuzey ve Güney diye ikiye bölmüş, sonra da kuzeyden itibaren işgal harekâtına başlamıştır. Fakat panik içinde ve çaresizdir. Yaptığı çirkinlikleri, vahşeti dünyadan saklamak için gazetecileri vurmakta, Gazze’yi sürekli karartmaktadır.

Başbakan Netanyahu, “Gazze’nin merkezindeyiz” dese de, “bunun yalan olduğunu” cepheden gelen haberler teyit etmektedir. Bir ülkenin başbakanı utanmadan sıkılmadan kamuoyunun gözü önünde, diğer çirkinliklerine rahatça yalanı da katmaktadır.

İsrail kalleş, cani ve korkaktır. Hamas’la yüz yüze çarpışmaktan ürkerek havadan ve uzaktan bombalamayı yeğlemekte, gücü, silahsız, korumasız, aç susuz yaralı sivillere yetmektedir. Özellikle de çocukları hedef almakta, bu katliamını da alenen söylemektedir.

Tüm dünyada bu katliama karşı büyük bir tepki doğmuştur. Batı devletleri İsrail’i desteklese de halkları Gazze’nin ve Filistin’in yanında yer almıştır.

Bu yüzden ABD de paniklemeye,  öfkeli tepkilerden ötürü yumuşamaya başlamıştır. Fakat Batı devletlerinin Filistinlilere duyduğu kin ve öfke İsrail hükümetinden asla az değildir.

 Zulüm ne kadar artarsa artsın sonu hezimettir. Gazze’nin, Filistin’in inanan yürekleri ve ülkelerine duydukları bağlılığı, zalimlerin sonu olacaktır.

Gazze’de bir baba, şehit olan çocuğunu elleri üzerinde kaldırarak “Filistin’e fedadır” diye feryat etmektedir. Bir doktor çocuklarını Mısır’a göndererek kendisi Gazze’de kalmıştır. Bu sadakat ve inancı, zalimler asla yok edemeyeceklerdir.

Bin bir entrikayla vahşeti dünyadan kaçırmaya, gizlemeye çalışan batı, bunu başaramamıştır. Vicdanlı yayın organlarının, cesur muhabirlerin ve sağduyu sahibi insanların sayesinde dünya artık yapılan vahşeti, acımasızlığı görmekte, İsrail ve batının yalancı, insanlık dışı tutumundan tiksinmektedir.

Foyası ortaya çıkan bu arsız emperyalistler, kirli amaçlarına ulaşabilmek uğruna, haysiyetsiz karakterlerine bürünüp, kırıtarak vahşiliklerine devam etmektedirler. Bu kadar kamuoyu tepkisine rağmen, hala olması gereken önlemleri almak yerine, masum ve mağdur insanları tilki kurnazlığıyla oyalama peşindedirler.

İsrail devletinin insaflı ve vicdanlı insanları da bu vahşete tahammül edemeyerek hükümete başkaldırmıştır. “Atom bombası kullanalım” diyen, Filistinlilere, “hayvansı yaratıklar” yaftasını vuran, “esas çocukların yok edilmesi gerekir”   tezini savunanlar olduğu sürece, vicdanlı insanların sesleri yine cılız kalacağa benzemektedir.

İsrail ve batı, dünyayı “cambaza bak” taktikleriyle oyalarken, Gazze ve Filistin gün gün erimektedir. Özellikle de  “sözüm ona” İslam devletlerinin gaflet ve delaleti bu soykırımı hızlandırmaktadır.

Gazze’nin durumu vahim ve içler acısıdır. Yüreğimiz paramparçadır. İsrail, medeniyetin yüz karası, batının kiralık katilidir. Bu düşmanlığı ile insanlık suçu işlemektedir. Uyguladığı, tam anlamıyla bir soykırımdır.

Elektriği, suyu, gazı, interneti ve her türlü insani ihtiyaçları kalmayan Gazze, dünyanın gözü önünde hızla yok edilmektedir.

Türk devleti ve Türk Milleti yekvücut, bütün kalbiyle Gazze’nin ve Filistin’in yanındadır. Onlar için kalpler buruk, gözler yaşlı, eller duadadır.

Gazze, Gazzelilerindir. Zulüm ve zorbalık, tarihi gerçekleri durduramayacaktır. İnsanlığı utandıran bu zulmün, vahşetin ve soykırımın tez bitmesi umuduyla…

Sevgiyle kalın…