Uzun zamandır görüşemediğimiz, Atatürkçü,
Cumhuriyetçi emekli bir öğretmenimiz ile yolda karşılaştık.
Bana, üyesi olduğum ADD Kocaeli şube
başkanı Taylan Bingöl’ü şikâyet ederek,
–
Taylan Bingöl’ün sosyal medya da Gardrop
Atatürkçüleri içerikli paylaşımını beğenmediğini ve eleştirdiğini söyledi.
Ben de derin bir nefes alarak,
maksimum saygı ve hürmet ile en ince ve özenle seçilmiş cümleler ile
Kıymetli öğretmenim, kusura bakmayın ama!
Taylan Bingöl yerden göğe kadar haklı!
Deyince, Sinirlendi!
Sende Taylan ile aynı fikirde
misin, yazıklar olsun, seni de kınıyorum diye çıkıştı…
***
Bende kendisine, kıymetli hocam;
Daha önce hatırlarsanız birkaç
sohbetimizde!
Yobazlar, çocukları küçük yaşta topluyor
yediriyor içiriyor ev tutuyor beyinlerini yıkıyor!
Ne olacak bu memleketin hali! Demiştiniz!
Peki siz, öğretmenlik yaşantınız
da, ders saatleri haricinde!
Kaç tane ana baba kuzusu gariban
çocuğu topladınız etrafınıza!
Sınıfta yaptıklarınız mesleki bir
görevdi,
Kast ettiğim şey mesleğiniz
dışında kendinize ayırdığınız özel hayatınızda,
Kemalizm’i Atatürkçülüğü anlatıp
onlara rehberlik yaptınız mı?
İhtiyaçlı çocuklar yanlış
olduğunu düşündüğünüz yapılara muhtaç olmasın diye burs verdiniz mi?
Bu toplumsal faydalı işler için,
arkadaşlarınızı organize ettiniz mi?
Çanta kalem kitap gibi temel
ihtiyaçlarını karşıladınız mı?
Ağabeylik rehberlik yaptınız mı?
Hadi başkasının çocuğunu geçtim,
kendi çocuklarınızı Atatürkçü gençlik hareketlerine gönderdiniz mi?
Yönlendirdiniz mi?
Bırakın faaliyetleri, kongrelere
oy kullanmaya gelirken etrafta gençler gözüksün moral olsun diye, oğlunuzu
kızınızı yeğeninizi getirdiniz mi?
Atatürkçü gençler tanışsın
kaynaşsın diye projeler ürettiniz mi?
Birkaç eski Tüfek, Birkaç idealist genç, hepsi bu mu?
Biz bu kadar mıyız?
***
–
Vay
efendim cemaatlere yardımlar geliyor bizim paramız mı var dedi!
–
Onlara dış ülkelerden emperyalistlerden yardım
ediyor bizim paramız mı var dedi!
Hocam; Atatürk ve silah
arkadaşları trilyonlarla mı çıktı yola?
Damlaya damlaya göl olmuyor mu?
2 Milyonluk İzmit! te ayda 100 TL
“Bir duble rakı parasına” kıyabilecek 10.000 Atatürkçü olsa ayda BİR MİLYON TL
yapar.
Ayda BİR MİLYON ile de bu şehir
SELANİK İLE KARDEŞ ŞEHİR OLUR!
Hiçbir evladımız sahipsiz de
kalmaz, karanlık yapılara muhtaç da kalmaz!
Zaten böyle bir Cumhuriyet şehrinde,
10 bin fedakar idealist Atatürkçü de yoksa,
Cumhuriyet kalmış gitmiş diye ağlanmaya ne hakkımız var!
Diye de ekledim.
Babamı annemi bile tanıyan değerli
bir büyüğümüz olduğu için saygıyla naif cümleler ile ifadelerle anlattım, gönlümden
geçenleri
***
Hocam kusura bakmayın ama sizlerin
varken yokluğu bir yana!
Misal bir tarikatçi cemaatçi
meclis üyesi olunca yemiyor içmiyor kendi geldiği yapılara çalışıyor, hizmet
ediyor!
Ben Atatürkçü olup ta bir yere
gelen ve kendi ideolojisine hizmet etmek için her türlü fırsatı değerlendiren
önemseyen bir siyasetçi pek duymadım!
Sizin örnek göstereceğiniz
birileri var mı?
Ya da siz hangi derneğe zaman,
para ve enerji harcıyorsunuz?
Adamlar bir yere gelince kendi derneklerine
arsa da bağışlatıyor, bina da verdiriyor, belediye bütçelerinden bağışlar da
yaptırıyorlar!
Kendileri de yapıyorlar!
Ve daha neler neler.
Yapmayanları dernek yöneticileri
değil, mensupları kınıyor, teşvik ediyor!
Ayrıca toplumda oluşan genel bir
kanaat de!
Bir Belediyede- bir Kurumda
Atatürkçü bir yetkili varsa mümkünse Atatürkçü hareketlerin olacak işini en çok
o zora sokuyor!
Ben de “oğlunun adı Mustafa Kemal olan bir ülkücü olarak” iyi kötü 10
yıldan fazladır Atatürkçü ve Cumhuriyetçi derneklerin de “aidat ödeyen
etkinliklerine katılan, derneğine üye kazandıran, etkinliklerine çocuklarını
götüren özendiren” bir üyesiyim
Kusura bakmayın ama Taylan Bingöl’ü
haksız çıkartmak istiyorsanız, hala yaşarken gelin derneklerimize birlikte
sahip çıkalım.
Sizin mazeretleriniz var ise,
evlatlarınızı yönlendirin.
Yoksa gerisi kuru sitemden ileri
gitmez,
Atatürkçülük; 10 Kasımlarda ve milli bayramlarda ortaya
dökülüp, yok Atatürk öyleydi yok böyleydi, ben şöyle severim, Aslında Kemalizm
gelecek var ya ne güzel olur!
Şu yobazlar Atatürk’ün kıymetini neden
bilmiyor!
Ben bir sohbette Lenin’e dedim
ki!
Stalin de benden korkardı!
Bir gün Ben, Deniz, Mahir
faşistlerle mücadele ederken!
Karşılığı yok hocam böyle hikâyelerin.
Velev ki doğrudur, hadi inandık.
Siyasal İslamcılar sizin gibi anılarıyla
yaşamıyor.
Hep diriler, hep birlikteler, hep
üretkenler, birbirlerinin kusurlarını kapatıp, sürekli mevzi kazanmaya
çalışıyorlar,
Sayıları da artıyor, imkânları
da, öğrencileri de,
Geriye kalan ideolojik
yaklaşımlara da GARDROP ATATÜRKÇÜLÜĞÜ dışında bir ifade kalmıyor deyince,
İnsafa
gelen hocam.
–
Haklısın biz Atatürk sadece çok sevdik ama,
siyasal İslamcılar kadar fikrimizin hizmetinde olamadık, yapanın görevi dedik,
yapamayanı eleştirirdik, o yapılsın bu yapılsın dedik, zahmete yeterince dâhil
olmadık!
–
Bizim nesil, konuşalım, tartışalım, en doğruyu
arayalım derken, sonuç odaklı işlerden ve üzerimize düşenleri yerine
getirmekten eksik kaldık,
–
Enerjimizin çoğunu siyasete ve partiye ayırdık,
Siyasette de ve benlik duygusu girdi aklımıza, kendimizi birbirimizden ve
kurumlarımızdan üstün görür olduk.
–
Hep kırmızı halı ve mikrofon bekledik, ben
tespit yapayım birileri yapsın derken yapmaya niyetli bir avuç Cumhuriyetçiyi
de yalnız bıraktık!
–
Hep göreve davet ettik, yapılsın edilsin diye
akıl verdik, vicdanımızı rahatlatmaya çalıştık, yeterince katkı vermedik,
üzerimize düşen olduğunu akıl etmedik ve ya işimize gelmedi!
–
Neyse, ben senle dertleşmiş oldum, sen bunları
Taylan Kardeşime söyleme, iyi ki onu bulup bir ton laf etmeden sana rastladım,
siz bize benzemeyin deyip gitti.
Böyleyken Böyle Kıymetli
Atatürkçüler, Atatürkçülüğü Atatürk’ü sevmeyenlerden bekleyip evinizde hayal
dünyasında yaşamak yerine ATATÜRKÇÜ dernek ve yapılara gelirseniz, çocuklarınızı
teşvik ederseniz, Cumhuriyet ve Atatürk Devrimleri dünya durdukça devam eder.
Atatürk’ün askeri iseniz kışlalar
Atatürkçü düşünce dernekleri ve Cumhuriyetçi yapılar,
Evde pijama ile dost
sohbetlerinde şiirler ve özlü sözler ile ya da Milli bayramlarda anıtların
önünde yapılan basın açıklamaları ve zafer işaretli çekilip sosyal medyalarda
paylaşmak, özde Atatürkçülük için yeterli değil.
Sayıları bizlerden az olan
Cumhuriyet karşıtları bizden daha örgütlü, daha planlı ve daha hâkim ise!
Taylan Bingöl ve onun gibilerin
eleştirilerine kızmak yerine pay çıkartmak lazım.
Bu yazdıklarım sadece Taylan
Bingöl için geçerli değil, pek çok Atatürkçü dernek üç – 5 fedakâr insanın
gerçek Cumhuriyet sevdalısının emeği ve parası ile ayakta duruyor, çoğu zaman
aktif yönetici bulmakta zorlanıyor, bunları bilip sitem etmek te doğru değil!
Ha bu arada bizim mahallede kendi
kurumlarını ihmal edenler sadece Gardrop Atatürkçüleri değil!
Sosyal Medya Milliyetçileri, Diriliş
Ertuğrul Turancıları ile klavye Vatanperverleri de ayrı bir komedi ya neyse!!!!