XXI. Asırda Türkiye Cumhuriyeti Devleti Emperyalistlerce İşgal Edilirse

87

Soru-I: XXI. Asırda Türkiye Cumhuriyeti Devleti
Emperyalist Ülkeler Tarafından İşgal Edilecek Olursa Sığınmacılar ve
Vatandaşlık Satın Alanlar Kimi Destekler?

Cevap-I: Bu sorunun cevabını vermek için uzak
tarihten yakın tarihe bir göz atmak gerekmektedir: Osmanlı Cihan Devleti
yıkılırken Ortadoğu coğrafyasında İngilizlerin yahut Fransızların yanında daima
önemli miktarda Arap kabileleri Osmanlı askerlerine karşı savaşmıştır. Yemen
çöllerinden Suriye topraklarına kadar her yerde Mehmetçik hem İngilizler ve
diğer emperyalistlerle hem de Arapların isyanı ve ihaneti ile mücadele etmek
zorunda kalmıştır.

 XXI.
yüz yılda Türkiye Cumhuriyeti İsrail, İngiltere, Fransa, Almanya, Rusya, Çin, ABD
vb. emperyalistlerin işgaline uğrayacak olursa yüz binlerce Afganlının
(özellikle Peştunlar) tavrının ne olacağı iyi hesaplanmalıdır.
Sadece erkeklerden
oluşan Afganlı sığınmacıların ABD adına Afganistan’da savaştığı bilinmektedir.
Bunların kuvvetle muhtemel tavrı başka bir emperyalist işin içine girmezse gelecekte
de ABD’nin yanında olacaktır. 

Özgür Suriye Ordusu’nun (ÖSO) az bir kısmı
Türkiye desteklidir.
ÖSO’nun geri kalan büyük kısmı çeşitli parçalanmışlık içinde ve
çeşitli Avrupa ülkelerinden ve ABD’den para başta olmak üzere her türlü desteği
alan bu grupların tavrı ise yine ABD’nin ve Avrupa ülkelerinin yanında Türkiye’ye
karşı konumlanacaktır.

Emperyalistler I. Dünya Savaşından bugüne
Ortadoğu coğrafyasında Irak-Suriye ekseninde hiçbir Türk Topluluğunu
(Türkmenler) desteklememiştir. Çünkü bu Türkiye’nin güçlenmesi demek anlamına
gelmektedir. Hatay’ın bağımsızlığını engellemek için Fransa ve Suriye’nin Türkiye’ye
karşı tutumları da hafızalardadır.

Osmanlı Türk ordusu Ortadoğu coğrafyasında
I. Dünya Harbi sırasında sadece emperyalistlerin kurşunlarına hedef olmamış
aynı zamanda Arap taassubunun ve isyanının da  kurbanı olmuştur. Fahrettin
Paşa Medine müdafaasında çok hazin bir şekilde İngiliz işbirlikçisi isyancı Araplara
ve daha sonra İngiliz Ordusuna teslim edilmiş ve İngilizlerce Malta’ya sürgüne gönderilmiştir.

Yıldırım Orduları komutanı Mustafa Kemal
Paşa  Filistin ve Suriye cephesinde İngilizlerin ve Arap aşiretlerinin
defalarca kıskacına ve pususuna maruz kalmıştır. Ne zaman ki Adana’ya kadar
çekilen Türk ordusu sırtını güvenle Türk milletine dayamış ve Mustafa Kemal
Paşa bizim millî sınırımızın Hatay’ın güneyinden itibaren geçtiğini ifade
etmiştir.

Soru-II: Sığınmacılara ve dünyanın her
yerinden gelene Türk vatandaşlığı satıldıkça geleceğin Türkiye’sinde hayatî
kurumlar nasıl olacaktır?

Cevap-II: Şanlı Türk Ordusu, Türk
güvenlik güçleri 20- 30 yıl sonra nasıl bir tablo sergileyecektir? Yüzde(%)
olarak Subayları, askerleri, polisleri; Uzak Doğulu, Çinli, Afgan (Peştun),
Arap, Afrikalı, vd. halklarla beraber bir mozayığımı oluşturacaktır?

20- 30 yıl sonra Türkiye’yi nasıl bir
Adliye (% olarak halkların temsilcileri) beklemektedir. Savcı Afgan yahut
Çinli, Hâkim Arap yahut Brezilyalı, Avukat Afrikalı yahut Fransız mı olacaktır?
Vatandaşlık verilen her insan Türkiye’nin Anayasal haklarından faydalanacak ve
her türlü görev ve yetkinin de temsil hakkına sahip olacaktır. Bu hakikatle
Anayasa Mahkemesi, Danıştay, Yargıtay, TBMM vd. kurumlar değerlendirildiğinde
bu tablonun altından Türkiye kalkamayacaktır.

Soru-III: Geleceğin Türkiye’sinde resmi
dil ne olacaktır?

Cevap-III: Her sığınmacı gurup ve para
karşılığı vatandaşlık alanlar başlangıçta kendi ana dillerinde ısrar edecektir (Arapça,
Peştunca, vd.). Arabulucu rolü ile İngiltere ve ABD İngilizce’yi önerecek ve
başka bir çare kalmadığı için RESMİ DİL: İNGİLİZCE KABUL EDİLMEK ZORUNDA
KALINACAKTIR.

Soru-IV: Bu süreç böyle devam ederse
Türk Milleti ne olacaktır?

Cevap-IV: Anatolia (Anadolu) mozayığı
olacaktır

         AKLINI
KULLANMAMAK DA ISRAR EDENLERİN GELECEKTE KARŞILAŞACAĞI FELAKETLER BUGÜNDEN
BELLİDİR. Tarihin ışığında yarınları inşa etmek istiyorsak mutlaka aklımızı
işletmek zorundayız. Aksi halde Kur’an-ı Kerim’de bahsedilen “ALLAH AKLINI
KULLANMAYAN TOPLUMLARA PİSLİK (FELAKET) YAĞDIRIR” (Yunus Suresi/100.Ayet) ayeti
tahakkuk edecektir.

         Türk Milleti alay
edilen ve yavaşlatılmak istenen aklını yakın zamanda yeniden işleterek emperyalistlerce
getirilmesi düşünülen felaketi önleyecek donanıma sahiptir ve bunu başaracağını
Tüm Dünyaya bir kez daha ispat etmelidir.
Kur’an-ı Kerim Rad Suresi/11.Ayet’te
insanlara “BİR TOPLULUK KENDİ DURUMUNU DEĞİŞTİRMEDİKÇE ALLAH ONLARIN
DURUMUNU DEĞİŞTİRMEZ
” denmektedir. 
Yine Kur’an-ı Kerim’de Yüce Allah (CC) “YERYÜZÜNE İYİ (ONU ISLAH VE İMAR EDEN SALİH) KULLARIM
VÂRİS OLACAKTIR” (
Enbiya Suresi/105. Ayet) buyurmuştur.

Bu ayette göstermektedir ki  “BİZ GAYRET EDERSEK GÜZEL VATANIMIZA VE
YERYÜZÜNE EMPERYALİSTLER ASLA VARİS OLAMAYACAKTIR”.