Bilindiği gibi darbeciler, darbeden önce kendilerine, kendileri kadar haysiyetsiz ve şerefsiz yandaşlar bulurlar. Başarılı olabilmelerinde bu destekler elzemdir.
Her darbede olduğu gibi, bu darbenin de mutlaka dış desteği olmuştur. Desteği veren devlet ya da küresel güçlerin kimler olduğunu, bunların menfaat ilişkilerinin bozulmasından, sözlerinden, tavır tutum ve davranışlarından anlayabiliyoruz.
Darbecilerin bel bağladığı ikinci önemli güç muhalefet partileridir. Ana muhalefet partileri her zaman iktidarlara kızgın ve kırgındırlar.
Darbeciler bu zaafı kendi lehlerine kullanarak onlarla işbirliğine gitmek isterler. Fakat darbeciler bu hususta umduklarını bulamamışlardır.
CHP, darbecilere asla prim vermemiştir. CHP başkanı Sayın Kılıçtaroğlu’nun samimi açıklamaları, CHP Milletvekillerinin Meclisteki kararlı tutumları, müspet tavırları ve davranışları net olarak “darbelere hayır” niteliğindedir.
Sayın Başbakan’ın da açık oturumlarda, CHP ve MHP başkanlarının kendisine “geçmiş olsun” dileklerinde bulunarak, “he zaman yanınızdayız, darbeyi kınıyoruz” dediklerini ifade ederek, muhalefet liderlerine ve seçmenlerine samimiyetle teşekkür etmiştir.
CHP’nin, bununla da yetinmeyerek, Taksim’de düzenlediği, “Darbeye hayır! Demokrasi Mitingi” birlik ve dayanışma adına fevkalade güzel ve takdire şayan bir yaklaşımdır.
Bu mitinge AKP yi de davet etmesi, AKP nin memnuniyetle icabet etmesi, halkımızın arzu ettiği, beklediği ve sevindiği bir birlikteliktir. Nitekim mitinge her partiden katılım olmuş, birlikte yan yana ellerinde bayraklarla “darbeye hayır” demişlerdir.
Zaten MHP lideri Sayın Bahçeli, darbeyi en başından en sert dille kınayarak, hükümetin yanında olduklarını açıklamıştır.
Bunlar, Milletimizin özlediği ve bu günlerin gerekli kıldığı gönül birlikteliğin güzel örnekleridir. Siyasi düşüncelerden önce gelen erdemli davranışlardır.
Böylesi yaklaşımlar, zor günlerde Millet olabilmenin gerektirdiği “zoru başarma” fedakârlıklarıdır. Ülkemiz, Milletimiz, demokrasi ve özgürlükler adına özlenen, sevindirici örneklerdir.
Bazı açık oturumlarda, “Demokrasi Mitingleri’ nde CHP’yi göremedik” eleştirileri, yersiz ve gereksiz, eski kırgınlıkların üzerini kaşımaktır. Oysa şu an birlik ve dayanışma, kaynaşma ve bir yürek olma zamanıdır.
Bazen zor günler acıtsa da, unuttuğumuz güzel hasletlerimizi hatırlamamıza, aklımızın başına gelmesine vesile olması bakımından kaçırılmaması gereken fırsatlardır.
Darbecilerin, “olmazsa olmaz” destekçilerinden biri de “yandaş medya” dır. Fakat bu gücü de yeterince, ya da hiç kullanamamışlardır.
Zaman zaman yanlı yayımlar yapıyor diye yakındığımız kanallar dahil, tüm TV kanalları ve gazeteler “darbe” nin kirli yüzünü halka göstermiş, Milletle el ele, devletin yanında yer almışlardır.
Özgürlükler ve demokrasi adına, “halkın doğru ve çabuk bilgilendirilmesini” en büyük görev saymışlar, Milletin, kahraman emniyet güçlerimizin gayretini, özverisini ekranlara ve sayfalara taşımışlardır.
Kamu vicdanı, bu günlerde, partilerin ve basının asli görevini laikiyle yaptığının farkındadır ve oldukça memnundur. Bu birliktelik, bu vesileyle de güzel hasletlerimizin gün yüzüne çıkmasını sağlamıştır.
Silahsız, riyasız, şahitsiz ve reklamsız yapılan kahramanlıklar, fedakârlıklar, hoşgörüler, Vatan ve Millet aşkının en nadide örneklerine vesile olmuş, bu Milletin cesur yürekli evlatları, destanlar yazarak yürekleri hoplatmış, gözleri yaşartmışlardır.
Neticede, “böyle insanlar da varmış…”, “biz işte böyleymişiz…”, “helal olsun kardeşim…” dedirten, dünyanın ağzını açık bıraktırarak, bizi, “gıpta ettiren”, dünyayı kıskandıran davranışlar yaşanmıştır.
Bu vesileyle darbeye; sesiyle, yüreğiyle, bedeniyle karşı koyarken, gözünü kırpmadan canını Vatana feda eden aziz şehit kardeşlerimize Rabbimden rahmetler, mağfiretler, yakınlarına sabırlar diliyorum. Yaralanan gazilerimize acil şifalar ve Yüce Milletimize geçmiş olsun dileklerimi gönderiyorum.
Sevgiyle kalın…