“Bir
kitle hareketinin gücü şeytanının canlılığı ve elle tutulurluğuyla genellikle
doğru orantılıdır. Yahudilerin imha edilmesi sorulduğunda Hitler şöyle cevap
vermişti: ‘Hayır! İmha edersek onları icat etmemiz gerekecektir’.”
“Nefretler;
yetersizliğimizin, değersizliğimizin, suçluluk duygumuzun ve benliğimizdeki
diğer kusurların farkında olmayı ümitsizce bastırmaya çalışmamızın bir
ifadesidir. Kendini aşağı görme duygusu başkalarından nefret etme kalıbına girer.”
“Her
kitle hareketi belirlediği şeytanın suretinde şekillendirir kendisini.”
“Hüsran
içindeki kişiler, talihli kişilerin düşüşünde ve dürüst kişilerin
lekelenmesinde kendileri için derin bir güvence unsuru görürler.”
“Martin
Luther şöyle demişti: ‘Öfkem ne kadar kızgın olursa dualarım da o kadar güçlü
olur’.”
“Bireysel
bağımsızlığımızı bir kitle hareketinin kapalılığında kaybettiğimizde yeni bir
özgürlüğe kavuşuruz. Hiç utanmadan ve vicdan azabı çekmeden nefret etme,
zorbalık etme, yalan söyleme, işkence yapma insan öldürme ve ihanet etme
özgürlüğüdür bu. Bir kitle hareketinin çekiciliği kısmen burada yatar. Orda
biz, ‘başkalarının namusunu lekeleme hakkı’ buluruz ki bunun Dostoyevski’ye
göre büyüleyici bir cazibesi vardır.”
“İşkence
odası anonim bir kurumdur.”
“Usta
propagandacı, kendisini dinleyenlerin aklında zaten iyice ısınmış fikirleri ve
ihtirasları kaynar hale getirir. Onların derinliklerindeki duyguları yansıtır.”
“Propaganda
en çok hayal kırıklığına uğramış kişiler üzerinde başarılı olur.”
“Kutsal
terör sınır tanımaz ve asla teslim bayrağını çekmez.”
“Başkalarını
bir safa çekme çabası zaten sahip olduğumuz bir şeyi başkalarına da vermekten
ziyade henüz bulamadığımız bir şeyi tutkuyla araştırma çabasıdır. Mutlak
hakikatimizin gerçekten tek hakikat olduğunu kesin ve reddedilmez şekilde
ispatlama arayışıdır bu.”
“Militan
milliyetçilik ve militan devrimcilik aynı zamanda ortaya çıkmış gibidir.”
“Üstün
zekâya, asil karaktere ve özgünlüğe sahip olmak ne zorunlu ne de arzu edilir
görünür. Aranacak başlıca nitelikler şunlardır: Cüret ve meydan okumaktan zevk
almak, çelik gibi bir irade, tek bir hakikate sahip olduğuna dair fanatik bir
kanı, kaderine ve şansına inanç, şiddetli nefret etme yeteneği, şimdiki zamanı
aşağı görmek, insan doğasına dair kurnazca bir değerlendirme, sembollerden
(nümayişler ve törenler) hoşlanmak, tutarlılık ve hakkaniyete önem vermeyişte
ifade bulan uçsuz bucaksız bir pişkinlik, bir takipçi kitlesinin en derin
arzusunun birliktelik olduğunu ve bunda asla doyuma ulaşılamayacağını idrak
etmek, mahir bir yardımcılar grubunun azamî bağlılığını kazanmak ve onu devam
ettirecek kapasite olmak.”
“Kitle
hareketi liderliğinde fikir niteliğinin büyük bir rol oynamadığı görülmektedir.
Önemli olan kibirli hatta küstahça davranma, başkalarının fikirlerini tamamen
önemsiz saymak ve dünyaya toptan meydan okumaktır.”
“Başarılı
kitle hareketi liderinin en göze çarpan özelliklerinden birisi onların gerek
dostu gerek düşmanı, gerek geçmişteki gerek şimdiki modelleri kolayca taklit
edebilmeleridir.”
“Bir
lidere teslimiyet bir amaca giden yol değil başlı başına bir icradır. Nereye
yönlendirildikleri bu yüzden ikincil önemdedir.”
“Eylem
birleştiricidir.” “İman,
kişinin ruhunu eylem için düzenler.”
“Bu
ülkeye çalışmak (para kazanmak) için gelenler, bazı yüksek ideallerini
gerçekleştirmek için gelenlerden daha çabuk ve daha derin bir şekilde
Amerikalılaşmışlardır. Bunlar sanki kardeşlik derneğine giriyormuş gibilerdi ve
daha baştan anlamışlardı ki başarılı olmak için etrafındakilere karışmak, onlar
gibi hareket etmek, onların dilini konuşmak ve oyunlarına katılmak
zorundaydılar.”
“Düşünce
insanlarının uyumlu bir şekilde beraber çalıştıkları nadir görülür; eylem
insanları arasındaysa yoldaşlık genellikle kolayca kurulur.”
“Yürüyüş, düşünceyi öldürür. Yürüyüş, bireyselliğe son
verir.”
Diyor
Eric HOFFER, 70 yıl önce yazılmış “Kesin
İnançlılar” kitabında..