Evlilikte Çiftler Arası İletişim “Tencere Yuvarlanır, Kapağını Bulur”

116

 

Her insanın yaşamındaki hedeflerinden biridir doğru insanla doğru zamanda bir birliktelik kurup mutlu olmak.. Ancak bu her zaman da böyle olmaz. Evliliğe adım atan çiftler aynı çatı altında bir araya gelmenin, bir evi ve bir hayatı paylaşmanın ne denli zor olduğunu fazla zaman geçmeden fark ederler.

Zorlukların üstesinden gelmenin ve mutlu bir beraberliği sürdürmenin belkide en önemli yolu açık ve doğru iletişimdir. Eşinizle yaptığınız tartışma ve konuşmalarda dikkat edilecek birkaç noktanın adeta evliliğinize dokunan bir “sihirli değnek” etkisi yarattığını göreceksiniz.Çok önemli birkaç nokta şu şekilde özetlenebilir:

Her şeyden önce eşinizle arkadaş olun. Aşkın ateşi zaman içinde küllense de arkadaşlık bakidir.

İyi bir dinleyici olun

Konuşurken sen dili yerine ben dili kullanın

Kendinizi eşinizin yerine koyun

Olumsuz eleştiride bulunmayın

Nasihat veya talimat vermeyin

Tam olarak neyi kastettiğinizi açık ifade edin

Ön fikirli olmayın

Bir seferinde sadece bir konuyu tartışın

Tepki değil cevap verin

Anlayışlı olun!!

Her tartışmanın altında pozitif bir isteğin gizli olduğunu unutmayın

Falcılık yapmayın,lafı dolandırmayın,ara sıra işi şakaya vurun

Evlilikte Çatışma

Evliliğinizde yaşanabilecek anlaşmazlıkların üstesinden gelmenin önemli bir yolu da  en başından bazı alanlarda anlaşmaya varmanızdır.Bu alanlar şöyle sıralanabilir:

Kim hangi işi ne ölçüde yapacak?

Bütçeyi kim düzenleyecek?

Taraflardan biri çok sinirlendiğinde kim kimi avutacak?

Evliliğin yükünü kim omuzlayacak?

Yakın çevrede kimlerle görüşülecek?

Kuralları kim koyacak?

Çocuk eğitiminde hangi konularda nasıl uzlaşmaya varılacak?

Bu konularda açıklık sağlanamaz ve eşler uzlaşmaya varamazsa çatışmalar başlar. Evlilik bir güç ve kontrol yarışına dönüşebilir. Ayrıca tarafların birbirine karşı ilgisizliği, reddedilme korkusu yaşama ,sadakat, eş tarafından kabul görme ve fark edilme isteği gibi faktörler çatışma nedeni haline gelebilir.

“Mutlu çiftler; çatışmayı çözmek yerine doğru ve açık iletişim kurmakta başarılıdırlar.”

Evlilikte Yaşanan İletişim Sorunları

-Yıkıcı eleştiriler yapmak:

“Zaten bana ayıracak hiç vaktin olmadı ki. Hep  işin vardı”
 -Genellemelerin davranıştan öte kişiliğe yönelik olması:

“Sen hep böyle bencilsin”

 -Akıl okuma

“Aklından ne geçtiğini biliyorum”
-Geçmişi, tartışma anına taşımak

“Evliliğimizin ilk yıllarında annenin yaptıklarını asla unutmadım”

 – İşi yokuşa sürme

“Şimdi çaba gösteriyorsun ama çok geç bunu 10 yıl önce yapmalıydın

 – Kendini haklı eşini tamamen haksız gösterme

“Evliliğimiz boyunca bütün problemlerin nedeni sen oldun”

 Anlamak yerine çözüm bulmaya yönelik girişimler

“Sana zamanında söylemiştim dediğim gibi davransaydın bunlar başına gelmezdi”

 Mantığı silah olarak kullanmak
“Şu isteğin için mantıklı bir neden göster”

 Sergilenen davranışla ilgili sorumluluk almama
“Beni öfkelendirdiğin için saldırgan oluyorum”

 – Eşlerden birisinin öğretmen ya da terapist rolüne soyunması
“Sizin bize söylediklerinizin aynısını ben yıllardır karıma söylüyorum”

Mahşerin Dört Atlısı:

Dünyada ve Avrupa’da  verdikleri eğitimlerle ve eşler üzerinde yaptıkları araştırmalarla bilinen John ve Julie Gottman evliliği bitiren dört etkeni şöyle sıralamışlardır.

  • 1- Eleştiri
  • 2- Aşağılama
  • 3- Savunmada kalma
  • 4- Görmezden gelme (içine kapanıp iletişimi kesme)

Eğer çiftler arasındaki iletişimde  bu dört faktör varsa ve çok yoğun olarak yaşanıyorsa bu evliliğin yürümesi mümkün değildir görüşünü belirtmişlerdir.

Evlilikte  Yaşanan İlk Problemler!!

Mutlu başlayan evliliklerde 2. yıl ilk dönüm noktasıdır.  Artık balayı etkisi bitmiş, evlilikte duyguların yoğunluğu azalmış ve yaşam bir rutine girmiştir. Bu süreçte eşler birbirlerini daha yakından tanımışlar ve adeta farklılıklarını fark etmişlerdir. Bu yıllarda bebek sahibi olarak ebeveynliğe geçiş yapan eşlerin hayatlarında çok farklı bir dönemin başlaması, fazla sorumluluk, uykusuzluk ve yorgunluğu da beraberinde getirmiştir. Artık hayatlarına bebek bezleri, pudralar, uykusuz geceler ve eşlerin ailelerinin bebekle ilgili yoğun duygu ve ilgileri girmiştir. Sonuç olarak eşler bu yoğunluğun içinde bedensel ve duygusal olarak uzaklaşma yaşarlar. Doğru ve açık iletişim eşlerin bu zor dönemi hasarsız atlatmalarına yardımcı olacaktır.

Peki Ne Yapmalı ?

Her çiftin aynı sorunları yaşadığını bilin

Bebeğinizle birlikte zaman geçirmenin keyfine varın

Tartışmalarınızın sakin geçmesini sağlayın

Aranızdaki paylaşımın ve arkadaşlığın eksilmemesini sağlayın

Cinsel yaşamınıza özen gösterin

Baba-bebek ilişkisinin yakın ve sıcak olmasını sağlayın

İlişkiyi zenginleştirecek yenilikler geliştirin

UNUTMAYIN BEBEĞİNİZE VEREBİLECEĞİNİZ EN BÜYÜK HEDİYE ;

İKİNİZ ARASINDA YAKIN VE MUTLU BİR İLİŞKİ SAĞLAMAK OLACAKTIR!