Başarı Tesadüf Değil

63

Azeri şivesiyle konuşan iki Paşa’yı, Mustafa Kemal Atatürk ile Kazım Karabekir‘i gözünüzün önünde canlandırmaya çalışın.

Erzurum Kongresinin toplanmasından Cumhuriyet’e giden yolun önemli olaylarını. Dönemin tarih yapan diğer kişilerinin de yine aynı lehçeyle anlattığı bir tiyatro oyununu hayal edin.

“Böyle bir oyun ancak Türkiye Cumhuriyeti Kültür Bakanlığı tarafından yapılan veya desteklenen bir proje olabilir. Bu projeye göre Atatürk önderliğinde kazanılan İstiklal Harbimizin Azerbaycanlı kardeşlerimize anlatılması için, Azerbaycan’da sahnelenmesi planlanmış olabilir” diye düşünürsünüz.

Böyle bir hayali gerçekleştirmek için çalışan devletinizin Kültür Bakanlığı ile de gurur duyarsınız, değil mi?

Evet, böyle bir proje var ve uygulanıyor. Hem de çok başarılı bir şekilde. Fakat Türkiye Cumhuriyeti Kültür Bakanlığının bunda bir dahli, katkısı yok.

Bu hayal Azerbaycan’ın Devlet Dram Tiyatrosu tarafından hayata geçiriliyor. Hem de sadece Azerbaycan’da değil, Türkiye’de yaşayan Türklere de kendi tarihinin hakikatlerini anlatmak için.

Bir yıldan beri Azerbaycan’da sahnelenen “Cumhuriyet’in İlk Sadası” isimli tiyatro oyunu Türkiye turnesine çıktı. Azericeye çevrilmiş senaryo Türkiyeli iki Türk öğretim üyesinin, Demet Çizmeli ve Pınar Çelebioğlu‘nun eseri.

Atatürk adının silinmeye, Cumhuriyet’in kurucu iradesini oluşturan O’nun ve arkadaşlarının getirdiği ilkelerin unutturulmaya çalışıldığı,23 Nisanların, 19 Mayısların bayram olarak kutlanmaması için bahanelerin üretildiği bir zaman diliminde Türkiye’ye geldiler. 13 ayrı ilde 16 oyunla Cumhuriyetin ilk sedasını Türkiyeli Türklere hatırlatmaya çalışıyorlar.

Tamamen Azerbaycanlı sanatçıların oynadığı eser 16 Nisan Cumartesi günü de İzmit’te sahnelendi.

İzleyiciler olarak çok karmaşık ve farklı duygular yaşadık.

Can Azerbaycan’ın gerçekten Türkiye’nin ruh ikizi olduğunu bir kere daha anladık.

*****************************************************

Duygu ve Ülkü Birliği Lehçe Farkından Önemli

Azerbaycanlı kardeşlerimiz Türkçenin farklı bir şivesini kullanıyor. Dilimizdeki ayrılıklar, lehçede olduğu kadar fazla değil. Fakat Onlar bizim kullanmadığımız bazı harfleri, kelimeleri, bazı ekler ve takıları kullanıyor. Bazı kavramları farklı anlamlarda kullanıyoruz.

Ama gördük ki tiyatro eserini baştan sona izlerken izleyicilerin dikkatleri bir an olsun eksilmedi.

Çünkü eserde anlatılan her şeyi herkes anlıyordu.

Çünkü sanatçılar ve izleyiciler arası iletişim sadece kelimelerle değil, duygularla da kuruluyordu.

Mehmet Akif’in “Ezelden aşinanım ben / Ezelden hem-zebanımsın (hem-zeban=aynı dili konuşan) / Beraber ahde bağlandık/ Ne yapsan yar-i canımsın” mısralarıyla tarif ettiği hal zuhur ediyordu.

Bu hal sahnede en başköşeye asılan “Bir millet iki devletiz” sözünün ispatı gibiydi.

******************************************************

İyi ki Varlar Dediğim İki İnsan

Azerbaycan Tiyatrosu’nun Türkiye turnesi projesi dostluğuyla gurur duyduğum iki büyük insanın eseri. Oyunu sahneye koyan Azerbaycan Irevan Devlet Dram Tiyatrosu’nun direktörü İftihar Piriyev. (Halen Ermenistan’ın başkenti olan Erivan eski bir Türk şehri olup, Türkçe adı Irevan’dır. Bir Azerbaycan toprağı olan Irevan/Revan Türk Hanlığının arazisinde bugün yapay Ermenistan Devleti kuruludur.)

Aziz dostum İftihar Bey, Azerbaycan Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı‘nın desteğini aldığı proje hakkındaki bilgileri Prof. Dr. İbrahim Öztek’le paylaşıyor.

Prof. Dr. İbrahim Öztek İstanbul Anadolu Aydınlar Ocağı Başkanı, çok yönlü bir bilim, kültür ve spor adamı. Mesleğinde çok başarılı bir tıp profesörü. Dünyada birincilik, üçüncülük gibi dereceler almış ilmi araştırmaları var. Judoda 8. Dana,  Karate, Tekvando, Aikido, Vuşu dallarında 6. Dana ulaşmış dünya çapında bir sporcu. Bu dallar dâhil çok sayıda spor alanında federasyon başkanlıkları yapmış bir yönetici.

İbrahim Öztek Hoca Azerbaycan’da çok sayılan, sevilen bir isim. Ermeni Sorunu ve Karabağ Soykırımı üzerine yazdığı iki kitabı geçen sene Bakü’de yapılan törenlerle tanıtıldı.

İbrahim Hoca çeşitli illerdeki Aydınlar Ocakları yöneticileri ile irtibata geçerek tiyatronun Türkiye turnesini organize etti. Kocaeli ayağı için Kocaeli Aydınlar Ocağı Başkanı olarak beni aradı.

Türkiye’deki Azerbaycan Derneklerinin çatı kuruluşu olan, bir başka deyişle “diaspora” olarak faaliyet gösteren TADF (Türkiye Azerbaycan Dernekleri Federasyonu) Genel Merkezi Kocaeli’ndedir. Ben de bu organizasyon için Federasyon Başkanı Sayın Bilal Dündarile görüştüm.

Sonuçta, TADF Azerbaycan Devlet Tiyatrosunun “Cumhuriyet’in İlk Sadası“nı Kocaeli’nde (İzmit’te) sahneye koyması için organizasyonu üstlendi. Kocaeli Aydınlar Ocağı’nın da destek olması konusunda mutabık kaldık. Böylece ilgi duyan İzmitliler bu önemli olaya şahitlik edebildiler.

***

Azerbaycan Irevan Devlet Dram Tiyatrosu‘nun bu tiyatro eserinin Sabancı Kültür Merkezi’nde sahnelenmiş olması tek başına çok önemli bir olaydır.

Sadece sanat değeri ile değil, aynı zamanda Azerbaycanlı kardeşlerimizin “ruh ikizimiz” olduğunu hissettiren, rollerinin hakkını veren samimi tavırlarını Türkiye Türklerinin izlemesi bu olayı daha da önemli kılmakta.

Böyle büyük ve önemli bir projeye katkı sağlamak bizim için gurur kaynağıdır.

Başkan Bilal Dündar’ın şahsında Türkiye Azerbaycan Dernekleri Federasyonu’na teşekkür ediyorum.

***************************************************

Başarı Tesadüf Değil

Tiyatronun oyuncuları arasında alaylı olan yok. Hepsi üniversitede tiyatro eğitimi almış olan gençlerden seçilmiş.

Ekibin içinde Atatürk rolünü başarıyla oynayan Natig Heziyev Atatürk’ün hayatını çok iyi araştırıp okumuş. Kazım Karabekir rolünün çok yakıştığı Ehliiman Erşadlı da Karabekir Paşanın hayatını ve yaptıklarını incelemiş. Diğer rollerdeki sanatçılar da kendilerini rollerine iyi hazırlamışlar. Genç yönetmen Nicat Qarip yönetimi kadar, aynı zamanda oynadığı Rauf Orbay rolünde de başarılıydı.

Programdan sonra ekiple birlikte yemek yedik. Yemeği takiben İftihar Bey’in işaretiyle ekipteki sanatçılar bazen solo, bazen koro halinde mahnılar (türküler) ve marşlar söylediler.

Sanatçılar seçtikleri eserler ve yürekten, coşkuyla söyleyişleri ile içlerindeki vatan sevgisini, Türklük gurur ve şuurlarını yansıttılar.Eğlenmenin Türkçesi nasıl olur çok güzel ortaya koydular. Unutulmaz, müthiş bir gece yaşadık.

“Azerbaycanlı kardeşlerimizde gördüğüm milli duygu ve şuur yüksekliğini keşke bizim gençlerimizde de görebilsek” demekten kendimi alamadım.

Tiyatronun direktörü İftihar Piriyev rollerine uygun sanatçılar seçmekle kalmamış, iyi bir sanatçı, iyi bir ekip olmanın sırlarını da öğretmiş.

***

İstanbul’daki oyun öncesi Pazar günü ekip için Boğaziçi’nde tekne gezisi düzenlenmişti. Tiyatronun sanatçıları gördükleri güzelliklerden müthiş etkilendiler, adeta kendilerinden geçtiler. İki sanatçının ifadesi benim için unutulmazdı.

Biri coşkuyla ellerini semaya V şeklinde açarak “haykırmak istiyorum” derken, bir diğeri gözleri buğulanmış olarak “şükürler olsun ki bu güzel yerler Türklerin vatanı” dedi.

İçinde bulunduğumuz güzellikleri, şanlı tarihimizi, büyük bir millete mensup oluşumuz ve geniş bir coğrafyada aynı duyguları paylaştığımız kardeşlerimizin var olduğunu hatırlatan Azerbaycanlı kardeşlerimize binlerce teşekkür ediyorum.

Ve bize bu nimetleri veren yaratanımıza sonsuz şükürler olsun.

 

 

 

Önceki İçerikDostça Bir Uyarı.
Sonraki İçerikTürk – Ermeni İlişkilerinde Tarihi, Siyasi ve Hukuki Gerçekler
Avatar photo
Doğum 20.07.1956 BUCAK-BURDUR Eğitim Cumhuriyet İlk Okulu, Bucak Lisesi (Mezuniyet 1973) İstanbul Üniversitesi Kimya Fakültesi - Kimya Yüksek Mühendisliği (Mezuniyet 1978) İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi (Mezuniyet 1995) Çok sayıda şirket içi ve şirket dışı eğitim programlarına iştirak. (ISO 9000, Toplam Kalite Yönetimi, Verimlilik, İş İdaresi, Pazarlama, İstatistiksel Proses Kontrol, Kişisel Gelişim, Kişisel İmaj ve diğer konularda onlarca eğitim programı) 1978-1980 Akyazı/Sakarya Yonca Süt Fabrikası İşletme ve Laboratuar Şefi 1980-1995 Petkim A.Ş. Yarımca Kompleksi (İşletme Mühendisi, İşletme Şefi, Başmühendis.) 1995-2001 Satış Müdür Muavini 2001-2004 Tüpraş Körfez Petrokimya ve Rafinerisi Ticaret Müdür Yrd. 2004 - 01.02.2007 Tüpraş Körfez Petrokimya ve Rafinerisi Ticaret Müdürü. 01.02.2007 - 30.09.2007 Tüpraş Körfez Petrokimya ve Rafinerisi İnsan Kaynakları Müdürü. 01.01.2008 - 30.10.2008 Yantaş Yavuzlar Plastik A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı. 8. Beş Yıllık Kalkınma Planı Kauçuk Ürünleri Sanayii Özel İhtisas Komisyonu Başkanlığı yaptı. (2001) 03.03.2010- Serbest Avukat Medeni Hal :Evli ve İki Çocuklu Lisan : İngilizce (İntermedite level) Sosyal Faaliyetler :İstanbul Üniversitesi Korosu, Kubbealtı Musiki Cemiyeti ve halen Tüpraş Türk Sanat Müziği Grubunda korist. 250 mühendis üyesi bulunan Petkim Mühendisler Derneği'nde 4 yıl başkanlık yaptı. Kocaeli Aydınlar Ocağı'nda Başkan Yardımcısı, Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev yaptı. Halen Yönetim Kurulu Başkanı. 2001-2002 yıllarında Kocaeli TV' de, "Geniş Açı" adlı siyasi, sosyal, kültürel tartışmaların yapıldığı programın yapımcılığı ve sunuculuğunu yaptı. Halen Kocaeli Gazetesinde haftada bir köşe yazısı yayınlanmaktadır. Bu yazıların tamamı kocaeliaydinlarocagi.org.tr sitesinde yer almaktadır.