“Yardım alan, emir alır” sözü, bazı rivayetlere göre Kanuni Sultan Süleyman’ın dönemin Fransa Kralı’nın kendisinden yardım istemesine binaen vezirine söylediği sözdür.
Zaman geçtikçe bu söz Osmanlı’nın kendisi için kullanılır olmuştur.
Nasıl mı?
Örnek verelim:
Sanayi Devrimini Osmanlı’nın kendi içinde gerçekleştirememiş olması, ilerleyen yıllarda üretimden ziyade tüketime yönelik bir ekonomik sisteme sebebiyet vermişti.
Çünkü o dönemde Avrupa’da fabrikasyon üretim ile malların seri ve ucuz olması, pazar ihtiyacı doğuruyordu.
Osmanlı toprakları da bu pazar için ideal bir yer teşkil ettiğinden, özellikle 19. yüzyılda yapılan ticari antlaşmalarla Osmanlı ekonomisi dışa bağımlı bir hale gelmişti.
Bir ülkenin ekonomik olarak dışa bağımlı hale gelmesi ise o ülkenin başka bir devletten yardım alma ihtiyacını doğurur.
Nitekim özellikle 19. yüzyıl, alınan yardımların ardından istenilen taleplerin en yoğun olduğu dönemdir.
Netice itibariyle istenilen her talep ülkeden toprak kaybına ve ardından da parçalanmaya sebebiyet vermiştir.
Tarihten hareketle bugüne baktığımızda kanaatimce ülkemizde de, bahsettiğim durumun yansımasının neredeyse birebir görüldüğü bir tablo mevcuttur.
Zira her ne kadar bugünkü ekonomik verilerin çok iyi olduğu söylense de üretime dayalı olmayan bir ekonomi ileride patlamaya hazır bir bomba gibidir.
Çünkü bugün ekonomi, sıcak para akışı sayesinde, o da borsada en yüksek faizi veren ülke olmamız hasebiyle dönmektedir.
Dolayısıyla son zamanlarda, samanı bile ithal eden ve tüketime dayalı alışveriş cenneti bir ülke haline gelmemizin, bizleri iç ve dış politikada emir alan bir ülke konumuna sokması işten bile değildir.
Değerli okuyucular, az önce ifade ettiğim gibi, Türk milletinin geçmişten itibaren aldığı yardımların karşısında kendisinden istenilen talepler neticeleri itibariyle milli birlik ve beraberliğimizin dağılması sonucunu doğuran talepler olmuştur.
Yani görünen o ki ecdadımızın söylediği “yardım alan, emir alır” sözü uzun bir zamandır tarihimizi şekillendirmektedir.
Dileğim ise o dur ki “emir alma sonucuna maruz kalmadığımız, hür ve tam bağımsız bir Türkiye” yarından da yakın olsun…