Kıbrıs Barış Harekatının 38.yıl dönümü törenlerle kutlanırken, bu tarihi olayın yıl dönümüyle ilgili Devri Alem programı olarak çok önemli araştırmalar yapmış, Şubat ayında vefat eden dönemin Başbakan Yardımcısı merhum Necmettin Erbakan hocayla en son konuşan gazeteci ve televizyoncu olmuştum. Konuyu bir de Rauf Denktaş ile konuşarak her iki konuşmaları belgesel görüntülerle kayıt altına almıştım.
Merhum Erbakan ve Denktaş ile yaptığımız söyleşiler bir çok televizyonda yayınlandı. Çok büyük ses getiren röportajımız ve açıklamalar bugün www.gebzegazetesi.com sitesinde Kıbrıs Barış Harekatı ile ilgili Erbakan’la söyleşi bölümünde belgesel görüntülerle yayınlanıyor. Sizlerde sitemize girerek izleyebilirsiniz.
Bugün konuyu tekrar gündeme getirerek merhum Erbakan’la yaptığımız söyleşiden bir bölüm yazıyı sizlerle paylaşmak istiyorum. Türk Siyasi tarihinin son 50 yılında önemli izleri olan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Erdoğan başta olmak üzere Türk siyasetine bir çok yeni isim kazandıran Erbakan’la yaptığımız söyleşi tarihe ışık tutması açısından çok önemli.
Merhum Erbakan’la sadece Kıbrıs Barış Harekatını konuşmamıştık. Milli Görüş’ün kuruluş tarihi, 12 Mart Muhtırası, CHP ile kurulan hükümet, 1. ve 2. MC hükümetleri, 12 Eylül askeri darbesi, 28 Şubat süreci ve AK Parti’nin kuruluşu ile ilgili çok önemli açıklamaları Erbakan’ın ağzından devri alem kameralarına kaydetmiştik.
Kıbrıs Barış Harekatı sadece Erbakan’ın sözü değil, belgesel çekimlerini yaptığımız gün Star gazetesinde yayınlanan İngiliz arşiv belgelerinde de yer aldığı gibi barış harekatı Merhum Erbakan’ın eseridir. Barış Harekatı emrini bizzat merhum Erbakan tarafından verildiği İngiliz belgelerinde de kaydedilmiştir. Merhum Erbakan’ın Kıbrıs Barış harekatıyla ilgili açıklamalarının bir bölümünü sizlerle paylaşıyorum.
Kıbrıs Barış Harekatı
Kıbrıs Barış Harekatı’nın tarihi olay olduğunu açıklayan Erbakan “Şayet bizim emrini verdiğimiz harekat planı aynen uygulansaydı Kıbrıs olayı 40 yıldır sürüncemede kalmazdı” dedi. Kıbrıs Barış Harekatı’nın arka planını Devr-i Alem kamerasına şöyle anlatı..
…”Başbakan Ecevit Kıbrıs harekatına isteksizdi, ancak Kıbrıs’ta çok acı olaylar oluyor ve her gün bir çok Türk Rumlar tarafından öldürülüyordu. Dönemin Genel Kurmay Başkanı Semih Sancar sürekli hükümetle görüşmeler yapıyor ve askeri istihbarattan gelen bilgilere göre Kıbrıs’ta yaşanan Rum vahşetine dur demek için bir an önce müdahale yapılması gerekiyordu”..
O yıllarda tüm dünya bizim böyle bir harekat yapmamıza karşıydı. Ancak savaşa Ecevit’te karşıydı. Son görüşmeler için Kıbrıs’ın garantör ülkelerden olan İngiltere ile birlikte harekat yapalım diyen Ecevit bizim karşı çıkmamıza rağmen Londra’ya gitti, Ecevit yanlış bir şey yapmasın diye Oğuzhan Beyi de Ecevit’in yanına verdik. Genelkurmay Başkanı Semih Sancar ve diğer yetkililerle Ecevit ve Türk heyetini Esenboğa hava limanından uğurladıktan sonra Semih Sancar paşa bana özel bir görüşme yapalım dedi ve Esenboğa hava limanında Genelkurmay Başkanı Semih Sancar Paşa ile aramızda şu tarihi konuşma geçti.
Savaş Emrini Esenboğa’da Verdim
Genel Kurmay Başkanı Semih Sancar ile Esenboğa havalimanında bir odada görüşme yaptık. Sancar Paşa bana, Sayın Erbakan Sizler şu andan itibaren Başbakan vekilisiniz. Kıbrıs’ta büyük katliamlar yaşanıyor. Sayın Ecevit’in Londra’dan dönmesi uzun zaman alacaktır. Başbakan vekili sıfatı ile bizlere hareket emrini verirseniz biz çıkarma için hazırlık yapabiliriz, harekat emrini verebilir misiniz diye sordu?
Bende harekat emrini verebilirim dedim. Tekrar söz alan Sancar Paşa daha öncede bu tür harekat emirleri verildi ancak harekat yapılmadan geri alındı. Bu kez geri alınmamalı, Geri almamak ve kesinlikle çıkarma yapmak üzere verilmeli. Bir kez daha geri alınırsa askerlerin morali bozulur, Kıbrıs tümü ile elimizden gider..” dedi.
Daha önce’de bir kaç kez Kıbrıs’a çıkarma emri verilmiş ve sonradan geri alınmıştı. Sancar Paşa bunları hatırlatıyordu. Orada harekat emrini verdim ve Türk Silahlı Kuvvetleri hazırlık yapmaya başladı. Ecevit Londra’da İngilizlerle birlikte Kıbrıs’a çıkarma yapalım diye görüşmeler yaparken, verdiğim emir üzerine Türk Silahlı Kuvvetleri çoktan çıkarma hazırlığına başlamıştı.
Kemal Kayacan Ben Kıbrıs’ı Alırım
Genel Kurmay Başkanı Semih Sancar’a harekatın teknik durumu ve başarı oranını sordum. Toplantıda yer alan dönemin Deniz kuvvetleri Komutanı Kemal Kayacan söz alarak sayın Erbakan hiç merak etmeyin ben Karadenizliyim, denizi ve denizcilik tarihini çok iyi bilirim. Sadece Türk Deniz Kuvvetler Kıbrıs’ı alma imkanı var dedi. Her türlü hazırlık yapıldı ve Kıbrıs harekatı başarı ile tamamlanacak diyen Askerlerin verdiği bu bilgileri aldıktan sonra çok rahatladım.
Kıbrıs harekatı karadan, karaya. Havadan Karaya. Havadan Denize, Deniz’den Karaya bir çok harekat unsurunu bir arada kapsıyordu. Böyle bir harekat çok iyi planlanmıştı. Askerimiz çok başarılı çalışma yapmıştı.
Ecevit Çok Korktu
Sayın Ecevit büyük umutla gittiği İngiltere’den eli boş dönüyordu.. İngilizler, Türkiye ile birlikte çıkarma yapmayacaklarını söyleyince Ecevit büyük umutla gittiği Londra’dan hayal kırıklığı içinde Türkiye’ye döndü. Ecevit’i Türkiye’ye döndükten sonra hava limanında karşılayıp, harekat emrini verdiğimizi söyleyince Ecevit şok oldu ve şaşırdı birden.. “Dünya ne der?.. bu çıkarmayı dünyaya nasıl anlatırız?..” diye endişesini dile getirdi. Ecevit’e cevaben sayın Başbakan hiç endişe etmeyin dedim.
Biz çıkarma planı yaptık ve 5 günde varmak istediğimiz yere varabileceğimiz söyledik ve bilindiği gibi harekat başladı ve bizim 5 günde gerçekleştireceğimiz planı Askerlerimiz 3 günde gerçekleştirdi. Askerimizin hazırlık yapması ve harekata dünya ülkelerinin tepkisini ölçmek için geçici olarak ateş kes kararı aldık..
Larnaka Alınmalıydı
Mili görüş lideri Erbakan sorularımıza cevap verirken Devr-i Alem kamerasına açık açık konuşarak tarihe not düşüyordu. Sayın Erbakan adeta o günleri yeniden yaşıyor gibi heyecanlanıyordu ve ikinci harekatın başlamasından sonra planlanan hedefe ulaşıldı, öngörülen yere ulaştık diyordu.
Zor durumdaki Türkler kurtuldu. Ancak bize haber vermeden Ecevit harekatı sona erdirdi. Bizim planımız Hala Sultan’ın türbesinin bulunduğu Larnaka’yı almak vardı. Larnaka’nın alınmaması ve Maraş bölgesinin iskana açılmaması büyük bir hata. Ecevit ve ondan sonra gelen Hükümetlerin Kıbrıs’la ilgili milli bir politikaları olmadığı için sürüncemede kaldı.. 1974 yılında Milli Selamet Partisi Hükümette olmasaydı Kıbrıs Barış Harekatı olmazdı diye konuştu.