17 Mayıs 2013 – Cuma günü ABD Ticaret Odası’nda
düzenlenen yuvarlak masa toplantısına katılan Başbakan Erdoğan, hedefin 2023’te
dünyanın en büyük ilk 10 ekonomi
arasına girmek olduğunu söyledi. “Bugün gayet iyi denetlenen ve yönetilen bir mali
sektöre sahibiz. Mali disiplinden asla taviz vermek yok, 26’dan nasıl 17’ye
geldiysek, şimdi de 17’den hedefimiz 2023’te ilk 10 içine girmektir, bunun
adımlarını atıyoruz, bunun kararlılığı içerisindeyiz” diye konuştu. (Kaynak:
www.bloomberght.com/haberler/haber/1357849-erdogan-hedefimiz-2023te-ilk-10-ekonomi-arasina-girmek)
Aradan yaklaşık 9
yıl geçti; 6 Nisan 2022 – Çarşamba günü Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti milletvekilleriyle gerçekleştirdiği
toplantıda yaptığı konuşmada “Türkiye’yi
dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri yapma kararımızdan asla geri adım atmadık,
atmayacağız. Bu hedefi, milletimizin yeni kızılelması olarak görüyoruz”
dedi. (Kaynak: www.tccb.gov.tr/haberler/410/136394/-turkiye-yi-dunyanin-en-buyuk-10-ekonomisinden-biri-yapma-kararimizdan-asla-geri-adim-atmayacagiz-)
Bu arada ‘IMF
küresel büyüme tahminlerini düşürdü’ ve “Türkiye’nin 2022 yılı büyüme tahmini
de yüzde 3,3’ten yüzde 2,7’ye çekildi”; “IMF’nin Türkiye’de
2022 yılında ortalama tüketici enflasyonu tahmini % 60,5 olurken 2023 için tahmini % 37,2 oldu”. Yine İMF tahminlerine göre “2022 yılında Türkiye, 692.4 milyar dolarlık milli geliriyle dünyada 23. sıraya gerileyecek”. (Kaynaklar:
www.ntv.com.tr/ntvpara/doviz,
https://tr.euronews.com/2022/04/19 ve www.yenicaggazetesi.com.tr/ekonomi)
Uluslararası Para
Fonu’nun verilerinde; 2020
yılında 20’nci sırada olan
Türkiye’nin 2021’de 21’nci sıraya gerilediği, 2022 sonunda ise 23’ncü sıraya gerileyeceği görülüyor. Son 2 yılda Suudî Arabistan, Tayvan ve Polonya da
bizi geçmiş. 2022 toplamı için verilen tahminî 692 milyar dolarlık rakam,
Türkiye’nin 2007 yılında elde ettiği
gayrisafi yurtiçi hâsılaya (680,5 milyar dolar) oldukça yakın. 2013’te 17’inci sıradayken ilk 10’u
hedefleyen Türkiye 9 yılda 6 sıra
aşağı düşmüş. 2013 yılında 29’uncu
olan İran ise 9 yılda 15 sıra
yükselerek 14’ncülüğe yerleşmiş
gözüküyor. Tayvan 27’nci sıradan gelmiş, Polonya 25’nci sıradan gelmiş ve
geçmiş. [Kaynak:
https://en.wikipedia.org/wiki/List_of_countries_by_GDP_(nominal), https://en.wikipedia.org/wiki/List_of_countries_by_past_and_projected_GDP_(nominal)]
Ak Parti, 2001
ekonomik krizi sonrasında 2002’de 21’nci sırada teslim aldığı Türkiye’yi 20 yılda 23’ncü sıraya geriletmiş. 2023
için söylenen dünyanın ilk ekonomisi arasında girmek için önce ilk 20’ye, sonra
ilk 15’e, daha sonra da ilk 10’a girmeyi hedeflemek lâzım. Ekonomik olarak
dünya ölçeğinde 5 sıra atlamak için 20 – 30 hatta 40 yıl gerekebiliyor.
Hele hele 10 sıra atlamak için yarım asırlık planlama, planlamalı kalkınma
gerekiyor. Ülke içinde dolaşan paranın zenginler arasında rant paylaşım aracı
olmaması; rüşvet ve yolsuzluk liginde ilk 10’da, 20’de olmaması ve toplumsal
kutuplaşmanın, ötekileştirmenin asla olmaması lâzım.
“Kuşkusuz bir halk
kendi durumunu değiştirmedikçe, Allah onların durumunu değiştirmez” (Ra’d
11). Akşam haberlerine bakmak için kanalları açtığınızda en çok ne
görüyorsanız toplumunuz ve genel durumunuz odur. Salgın ve savaş bahane;
insanlar kendi ülkesini terketmek için imkân ve fırsat kolluyorlarsa ne
büyümesi, çöküş beklentisi var demektir. Lâfla peynir gemisi yürümediği gibi
şikâyetleri içimizden, yalakalığı dışımızdan yaptığımız sürece de düzelme umudu
orta vadede bile gözükmüyor.
“Biz bir
ülkeyi/medeniyeti mahvetmek istediğimizde, onun servet ve nimetle şımarmış
elebaşlarına emirler yöneltiriz /onları yöneticiler yaparız da onlar, orada
bozuk gidişler sergilerler. Böylece o ülke/medeniyet aleyhine hüküm hak olur;
biz de onun altını üstüne getiririz” (İsra 16).