“Binmişiz bir alamete, gidiyoruz kıyamete.”
Devlet yönetmek ciddiyet ister.
Bu yüzden, devleti yönetenler ağızlarından çıkan her söze dikkat etmek
zorundadırlar. Söyledikleri sözler, herkes tarafından anlaşılır olmalıdır.
Sonradan ben öyle demek istememiştim, sözlerim yanlış anlaşıldı gibi sözler
sizi kurtarmaz.
Vatandaşın can ve mal
güvenliğinden sorumlu birisi Anayasa Mahkemesi Başkanına: “Yanına korumalarını almadan sokağa çıkabiliyor musun, bisikletle tek
başına işine gidebiyormusun?” diye soruyor ve o soruyu soran da o ülkenin
içişleri bakanıysa eğer, ülke
güvenliğinde sorunlar var, ülke iyi yönetilmiyor demektir.
Bu sözleri içişleri bakanının
ağzından duyduktan sonra, insanın aklına ister istemez kadın cinayetleri,
hastanelerde doktorlara saldırılar, trafik magandaları ve her gün sokaklarda cani
kurşunlarıyla can veren nice masum insanlar geliyor. Peki, ama sormak
istiyorum, bizim can güvenliğimiz gerçekten kimlere emanet?
Diğer yandan yok denecek kadar az
olan teknoloji üretimi dâhil, tohumluk buğday ve domates tohumuna varıncaya
kadar tarım ürünlerinin birçoğunu ithal eder durumda olduğumuz bir dönemde, Milli Damat! Maliye Bakanımızın: “Döviz kuru benim için önemli değil, o
tarafa bakmıyorum” demesinin izah edilir bir yanı var mı? O halde sormak
gerekmez mi, onun için mi üç günde bir akaryakıt fiyatlarını emme basma tulumba
misali aşağı indirip yukarı çıkarıyorsunuz? Akaryakıta, doğalgaza elektriğe
ödediğimiz paranın maliyetini neye göre hesaplıyorsunuz?
Güvenilirliğine inandığımız
sağlık bakanımızın, “Her pozitif vaka
hastalık değildir” sözü tıp çevrelerinde tartışma yaratırken, dünya sağlık
teşkilâtından da: “Türkiye’de Corona virüs
hastalığından ölenlerin rakamları gerçekleri yansıtmıyor” uyarısı geldi.
Millet olarak kimlere güveneceğiz şaşırdık kaldık doğrusu.
Gene Milli Eğitim Bakanı Ziya
Selçuk’un: “Eğitim Bilişim Ağı EBA sisteminin çökmesi bizim için
sevindirici haber” sözleri, inanılacak gibi değil. Sekiz aydır alt yapısını
hazırlamamışsın, kurduğun sistem bu yükü kaldıramıyor ve çöküyorsa eğer, bundan
mutluluk duymanın izahı nasıl olur gerçekten anlaşılması güç bir mesele. Sayın
bakan haberiniz var mı bilmiyorum ama bu milletin evlatları, sizin o çöken
sisteminize ulaşmak için 8550 rakıma çıkmadan izleyemiyor eğitim programlarınızı.
Cumhur Başkanı R. Tayyip
Erdoğan’ın: “Gerçek mümin varlıkta
şımarmayan, yokluk ta sabreden acıyı bal eyleyendir” sözleri, inanılır gibi
değil. Galiba bu sözleriyle Bakara suresindeki bir ayetin mealen açıklamasını
yapıyor sayın cumhurbaşkanı ama bu sözler ülke gerçekleriyle asla bağdaşmıyor.
Bir taraftan milli gelirin kaymağını beş müteahhite peşkeş çekeceksiniz, diğer
kalanını seksen üç milyona paylaştırıp acıyı bal eyle tavsiyesinde
bulunacaksınız.
Bu memleketin kurucu lideri Mustafa
Kemal Atatürk’e: “Efendim maaşınız kaç
lira olsun” diye sorulduğunda Atatürk: “Öğretmen
maaşını geçmesin” cevabıyla tarihe not düşmüştür. Ama Sayın Cumhurbaşkanı;
Beştepe, Marmaris, Ahlat’taki saraylarınızın yanısıra, yüzen ve uçan saraylarınızdan
sonra sizin de sözlerinizi tarih kaydedecektir elbette: “İtibardan tasarruf olmaz.”
Yeniçağ Gazetesi yazarlarından Murat Ağırel, Sayıştay’ın 2019 yılına
ait raporlarından aldığı bazı rakamları aşağıda yayınlamış. Bu rakamları okuyup
hala millete: “Acıyı Bal eyleyin”
tavsiyesinde bulunmanın izahını ancak rahmetli Kayahan’ın şu sözlerini
tersinden okuyunca anlayabilirsiniz: “Bana
sevdanın yolları, sana kurşunlar!”
“Kâr Amacı
Gütmeyen Kurumlara yapılan transferler” adı altında ne kadar para
aktarılmış biliyor musunuz? Tam 2 milyar 441 milyon TL aktarılmış. (Siyasilerin
deyimiyle eski parayla 2 katrilyon 441 trilyon…)Dışişleri Bakanlığı bünyesinde
“Avrupa Birliği Başkanlığı” diye bir şey kuruldu, belki ilk defa
duyuyorsunuz. Burası aynı şekilde “Kâr Amacı Gütmeyen Kurumlara yapılan
Transferler” başlığı altında 896 milyon TL parayı bunlara göndermiş.
Devamı da var. Tek tek yazalım…Gençlik ve Spor Bakanlığı 195 milyon 763 bin TL,
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı 393 milyon TL, Hazine ve Maliye Bakanlığı
800 Milyon TL, Kültür ve Turizm Bakanlığı 176 Milyon 929 Bin TL, Sağlık
Bakanlığı 139 Milyon TL. Raporlarda yer alan 92 kurumda bu para transferi
mevcut. Toplam tutarı ise ben okuyunca dudağım uçukladı; 6 milyar 216 milyon
TL.”
Kalın sağlıcakla.