Türk’ün Şifreleri

102

Türk’ün
düşmanı çoktur ama, Türklüğü savunanın düşmanı daha çoktur.
” İsmail Gaspıralı

İstanbul Üniversitesi öğretim
üyelerinden ORSAM Başkanı Prof. Dr. Ahmet Uysal’ın koskoca Balkan-Rumeli
Türklüğünü yok sayması, Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul İl Başkanı Canan
Kaftancıoğlu’nun Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e “Mustafa Kemal” diye hitap etmesi kadar sosyal medya ve
televizyonlardan ses getirmedi. Televizyonların gediklisi Mehmet Metiner, sanki
Mustafa Kemal Atatürk’ü çok severmiş te: ”vay
efendim Kaftancıoğlu Atatürk’e nasıl olurda “Mustafa Kemal
” dermiş.

 Neyse konumuz ne Kaftancıoğlu ne de Mehmet
Metiner.

Düşünün bir defa; adam Profesör,
İstanbul Üniversitesi gibi bir okulda siyaset sosyolojisi okutuyor, Ortadoğu
Araştırmaları Merkezi gibi bir kuruluşun da başkanlığını yapıyor. Eh ne güzel Olabilir,
ne var bunda diyenleriniz çıkacaktır mutlaka.

Tuhaf olan şu, böyle bir insanın Balkan
Türklüğünü bilemeyecek kadar cahil olmasına sizin aklınız yatıyor mu?

Bir televizyon programında, Suriye den gelen sığınmacıların
tartışıldığı ortamda Balkanlardan gelen muhacirler için söyledikleri aynen
şöyle: “Bu insanlar Türk değildi, işgalden
kaçtılar, geldiklerinde Türkçe bilmiyorlardı, Türkiye’ye geldikten sonra Türkçe
öğrendiler ve Türkleştiler, ben bunu problem yapmıyorum. Suriye’den gelenler de
öyle, onlarda Türkçe öğrenir Türkleşirler, hepsi bizim kardeşimizdir.

Adam o kadar yanlışın içerisinde ki, söylediklerinin
anlaşılır tarafı yok. 6 Asır Asya ve Avrupa’da hüküm süren Osmanlı, Viyana
kapılarına kadar dayanmış, fethettiği topraklardaki insanlar Osmanlı tebaasına
geçmiş Osmanlı vatandaşı olmuşlar, ama bu mümbit toprakların esas hâkim unsuru
gene Türkler olmuşlardır. Sonradan Anadolu’nun iki katı büyüklüğündeki bu topraklar
işgal edildiğinde, mecburen ana vatanlarına göç etmişlerdir.

Ama Suriyelilerin vatanı işgal edilmedi, bilakis vatanlarını
terk edip Türkiye’ye sığındılar ve Türkiye onları geçici sığınmacı olarak kabul
etti. Bir sosyoloji profesörünün bunları bilemeyecek kadar cahil olabileceğine
ben inanamıyorum.

O halde ne?

Her şey merhum TRT
Prodüktörlerinden Servet Somuncuoğlu’nun uzun müddet araştırıp TRT 2 de
sunduğu: “Karlı Dağlardaki Sır
programının ardından ABD derin devletinin Türkiye’ye yönelik operasyonuyla
başladı.

“2007 yılı başında, ABD derin
devletine bağlantılı düşünce kuruluşları, uzun süreli bir hazırlıktan sonra,
Türkiye’deki basın üzerinden “Türk diye
bir Irk yoktur
” kampanyası başlattı.” Arslan Bulut (Türk’ün Şifreleri:
sayfa 161)

The Wall Street Journal
gazetesinde Huge Pape adlı yazar: “Batının Türkiye’ye stratejik bakışı”
başlıklı bir yazı kaleme alıyor ve Asya’dan gelen Türklerin Anadolu nüfusuna
%10 katkıları olmuştur diye bir iddiada bulunuyor. Bu yazıdan sonra Boğaziçi
üniversitesi de bir anket yaptırıyor ve %20’lik bir sonuç çıkarıyor.  Hâlbuki gerçek olan, Türkiye de Türklük oranı
%85.

İşte bu açıklanan rakamları
fırsat bilen Ahmet Uysal gibi bir takım bilim insanı! Ve yazarlar: “Niyazi
Öktem, Özdemir İnce, Ertuğrul Özkök ve İsmet Berkan Huge Pape’nin iddialarına
sarıldılar. Sonradan bu koroya Yasin Aktay diye bir Profesör de katıldı. “Türk
diye bir ırk yoktur.”

Oysa Servet Somuncuoğlu,
Antalya’daki 10. Türk kurultayında, Yaptığı binlerce kilometrelik
araştırmalarda gezip gördüğü, çektiği fotoğraflarla Türk’ün şifrelerini yakın
dostlarına anlatıyordu. Bu resimler, Hakkâri’nin Geveruk yaylasından
Kırgızistan’a uzanan birbirinin benzeri ve birbirini tamamlayan tamgalar ve
resimlerdi.

Sağlıklı kalın.