İstanbul Belediye Başkanlığı seçiminin kazananı ama dün akşam bu hakkı YSK kararınca elinden alınan Sn. Ekrem İmamoğlu saat 22.30 da İstanbul Beylikdüzü’nde yapmış olduğu konuşmayı umudunuzu kaybetmeyin ”Her şey çok güzel olacak” cümlesiyle bitirdi.
Yapmış olduğu konuşmanın içeriği; son dönemde siyaset meydanında özellikle iktidarı temsil edenlerin kullanmış olduğu ayrıştırıcı dile bakıldığında çok samimi, gayet yapıcı, birleştirici, umut aşılayan ama en çok da nefret dili yerine sevgi cümleciklerinin yer aldığı bir manifesto niteliğindeydi.
Özellikle de ‘sakın umudunuzu kaybetmeyin’, kendisini işaret ederek; ”Umut burada, umut burada” diyerek halka vermiş olduğu moral, Sn. İmamoğlu’nun gelecek günlerin lideri olmaya aday olduğunu bir kez daha ortaya koymuş oldu.
Evet, YSK almış olduğu 7’ye 4 oy çokluğu ile İstanbul’da büyük şehir belediye başkanlığı seçimlerinin yenilenmesine karar vermiştir. Gerekçe olarak sandık kurullarında görev alan kişilerin seçiminde yapılan hatalı tercihler olarak açıklanmıştır.
Bu noktada söylenebilecek yegâne şey o sandıklara atılan oyları kullananların hak ve hukukunun böylesi bir gerekçe ile görmezden gelindiğidir!
İl, ilçe, belediye meclis üyeliği, muhtarlık adayları tercihlerini aynı zarfın içinde kullanarak, oy sandığına atanların, sadece İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı tercihini, sırf o sandık kurulu üyelerinin hatalı seçimi nedeniyle yenilenecek olmasını açıklamak mümkün müdür? O zaman o sandıktan çıkan oylarla seçilen ilçe belediye başkanlarının, meclis üyelerinin, muhtarların da yeniden seçilmesi gerekmez mi?
Böylesine bir karar vicdanları da yaralamıştır. Sandık kurullarını belirleyen makam sahiplerinin bu noktada hiç mi sorumlulukları yoktur? Ancak ne söylenirse söylensin İstanbul belediye başkanlığı seçimi yenilenecektir.
Seçimlerin yenilenme tarihi 23 Haziran 2019 olarak açıklanmıştır. Bu tarih okulların kapanmasından hemen bir hafta sonraya denk gelmektedir. Ayrıca çoğu yazlıkçıların da tatil beldelerine gittikleri bir dönemdir.
İşte esas yurttaşlık görevi burada başlamaktadır. O halde oy verme hakkı olan milyonlar sandık görevini göz ardı etmeden tatile çıkışlarını bir hafta ertelemeli, yurttaşlık görevi yerine getirilmelidir.
İstanbul, ülkemizin her açıdan lokomotifi görevini icra etmektedir. İstanbul Belediyesi bütçe büyüklüğü itibariyle iktidarı elinde bulunduranlara da büyük imkânlar sunmaktadır. O nedenle de bu şehrin yönetimini elde bulundurmak çok önemlidir.
Sn. İmamoğlu’nun mazbatasını alır almaz öğrenci ulaşım ücretlerine büyük oranda yapmış olduğu indirim, evlerinde su kullanan İstanbullulara %40 oranında indirim yapılacağının açıklaması, belediyenin türlü vakıf ve derneklere yapmış olduğu yardımların bir daha yapılmayacak olması, İstanbul halkının yararına atılması planlanan adımların peş, peşe gelecek olması;
25 yıldan beri yönetimi elinde bulunduran iktidarı temsil eden başkanların bu adımları neden atmadığının sorgulanmasına neden olmuş, bu hamleler iktidar kanadında endişeyle ile karşılanmış, belediye meclis üyeliklerinin çoğunluğunu elinde bulunduran iktidar kanadı, başkanın icraatlarının önünün kesileceği mesajını ”topal ördek” tanımlamasıyla vermiştir.
Şurası çok çarpıcı bir gerçektir! Kenarda kıyıda kalmış bir belediye başkanı olarak nitelendirilen, dudak bükülen bir belediye başkanını İstanbul halkı çok kısa bir zamanda tanımış, çok da sevmiştir.
Onun yüzünden hiçbir zaman eksik olmayan gülümsemesi, kibir taşımayan içten davranışları, verdiği samimi sözleri, sözünde durması Sn. İmamoğlu’nu halkın yüreğine yerleştirmiş, ona oy veren, vermeyen herkesin ilgi odağı olmasını sağlamıştır.
Hiç şüphesiz 23 Haziran 2019 da yenilenecek olan İstanbul seçimleri çok çetin geçecektir. Özellikle ”İstanbul bizim aşkımız” diyerek seçmenlerden oy isteyen iktidar kanadı, İstanbul seçimini kazanmak için bu defa çok daha fazla çalışacak, tüm imkân ve kabiliyetini İstanbul için kullanacaktır.
Ancak unutulmasın ki! Öylesine aşklar vardır ki çok çabuk geçer, unutulur gider. Ama asıl olan sevgi ve saygının o doyumsuz, unutulmaz değeridir.
İstanbul Belediye Başkanlığı seçiminin YSK’nın almış olduğu böylesi bir karar ile yenilenecek olması; iktidar kanadınca ”zillet ittifakı” olarak nitelenen partilerin seçim birlikteliği yapmasını, vicdanları yaralanan milyonlarca seçmenin sandık başına daha kararlı gitmesini sağlayacağı gibi; 31 Martta oy kullanmayanları da sandık başına götürecektir.
Umudunuzu kaybetmeyiniz, ülkemizde her şey çok güzel olacak. İstanbul seçimini de halkın gönlünde taht kuran, sevgi ve saygıyı hak eden aday kazanacaktır.