Az gittik uz gittik dere-tepe düz gittik derken AKP yönetiminde 16. seneye de basmak üzereyiz. Peki bu 16 sene de iyi şeyler oldu’mu, ülke iyi yönetildimi diye soracak olursak; maalesef her gelen sene bir öncekini arattı. Üstelik bu gidişle daha da arar duruma geleceğiz, çünkü Türkiye’nin yönetiminde bu iktidar kaldığı müddetçe, iyi şeyler olacağına dair hiçbir emare görülmüyor.
Ekonomi felç, eğitim berbat, dış politika evlere şenlik, adalet mekanizması derseniz yerlerde paspas.
2002 Yılında kimsesizlerin kimsesi olacağız diye iddialı bir şekilde “balkon” konuşmaları yapan iktidarın başındaki zat, kendi yandaşını oluşturduktan sonra, karşısındakileri sürekli yalnızlığa kimsesizliğe ve çaresizliğe sürükledi.
Ayırımcılık yaptı, ötekileştirdi, azarladı.
Gün oldu:
“Al ananı da git buradan”
Gün oldu, Şehitlere:
“Kelle”
Gün oldu madenciye:
“Yahudi Tohumu”
diye hitabetti.
Bu söylemler tabi ki sadece kendi söylediği ile kalmadı sokaktaki vatandaşta ve kendi Milletvekilleri ve Bakanlarında da karşılığını buldu.
Her kürsüye çıkışında kendisine muhaliflere:
“edep ya hu” diye seslenirken kendileri maalesef, ağza alınmayacak sözlerle karşılarındakilere hitap etmekten çekinmediler.
En son Kemal Kılıçtaroğlunun “MAN” adası belgelerini açıkladıktan sonra İçişleri bakanı çok kızmış olacak ki:
“Bittin sen Kılıçtaroğlu, bittin!”
Sözleri, diğer muhalefet partisi İYİ Parti Genel Başkanı Sayın Meral Akşener de karşılığını buldu:
“Buyur Birader!”
Eee… Ne olacak şimdi!
Çam devirmeler ve gaflar bununla da sınırlı değil ki! En son konuşmasında Polislere:
“Okul çevresinde uyuşturucu satanların bacaklarını kırın bana gelin sizin cezanızı ben çekerim!”
Bu sözün neresinden bakarsanız bakın bir devlet adamına hele hele içişleri bakanına yakışmıyor.
Eğer gerçekten uyuşturucu ile mücadele etmek istiyorsan, değil kol bacak kırmak, istersen idam et ama yasalar çerçevesinde.
Bu kadar sayıp döktükten sonra bir söz de bizden olsun:
“Edep ya hu”….