Hasretiz!

129

 

Gönüller çölleşmiş, akıllar kurak;
Bahar mevsiminde güle hasretiz.
Düşünce verimsiz, hayâller çorak;
Gönül okşayıcı dile hasretiz.

Bir elin diktiğin bir el söküyor,
Başka bir el yere fitne döküyor,
Biri kini nakış nakış dokuyor,
Sevgiyle uzanan ele hasretiz.

Dudaklar çatlamış, yürekler susuz;
Endişe dağ gibi, garip uykusuz;
Hayır yemeğine, fakir okusuz;
Hıra’dan gidilen yola hasretiz.

Köylerde insan yok, şehir nefessiz;
Yollar kalabalık, dertliler sessiz;
Kapılar kilitli, geceler ıssız;
Sohbet için çalan zile hasretiz.

Sohbetsiz ocağın küllenmiş közü,
Kabuk değişse de değişmez özü,
Hakkı söyleyenin dinlenir sözü,
Elif gibi doğru hâle hasretiz.

Zaman değiştikçe fikir kirlendi,
Dedikodu ile zikir kirlendi,
Yürekten gelmeyen şükür kirlendi,
Kula kul olmayan kula hasretiz.