Başiskele’de Millî Mücadele – 19

135

g-)    Kurtuluş Kronolojisi  (Devam)

  • Merkezi Mekece’de (Akhisar) bulunan Alay 174 / 3 iki bölüğü ile Kestane

Boğazı’na ve iki bölüğü ile Servetiye cephesine karşı tertibat almıştır. Servetiye istikametine hareket eden Gökbayrak Taburu’ndan henüz rapor alınmamıştır. Bağçecik havâlisinde düşmanın gösterdiği faaliyet üzerine Bilecik’ten Lefke’ye (Osmaneli) getirilmiş olan Rıza Bey maiyeti, düşmanın inkişaf edecek (gelişecek) olan vaziyetine intizaren (bakılarak) bugün Lefke’de alıkonulmuştur.

  • 21 Ağustos akşamı yapılan bir mukabil (karşı) taarruzla Servetiye’nin tekrar işgal

edildiği ve Döşeme’ye vâsıl olan (ulaşan) Gökbayrak Taburu Kumandanlığı’nın 22.08.1336 (1920) tarihli raporundan düşmanla temas etmek üzere bir bölüğünün Servetiye’ye gönderildiği bildirilmiştir. Bu akşam mezkûr (anılan) istikametten işitilen top seslerine nazaran o havalide muharebe (savaş) cereyan etmekte olduğu anlaşılmıştır.

  • 29 Ağustos 1920’de İzmit civarında, Bahçecik cenûbunda (güneyinde) 1.500 kadar

Yunanlı ve yerli Rum ve Ermeni, cepheler Yeniköy hattında tahkimât (yığınak) yapıyorlardı.

  • 31 Ağustos’tan itibaren Gökbayrak Taburu, İznik Gölü’nün şimâl (kuzey) ve

cenubunda (güney) ve Bahçecik istikametinde ve geçitlere orada Kuva-yı Milliye ile 30’ar neferlik (asker) birer müfreze (birlik) terk edip kısm-ı küllîsiyle (büyük kısmıyla) Lefke’ye (Osmaneli) gelecektir.

9 Kasım 1920’de Düzenli Ordu’nun kurulması için esaslı bir komuta değişikliğine gidildi. Garp (Batı) Cephesi Komutanı Ali Fuat Paşa (Cebesoy), Moskova Büyükelçisi olarak atandı ve cephe Kuzey – Güney olmak üzere ikiye bölündü. İzmit’in de dâhil olduğu Kuzey Cephesi’nin başına Miralay İsmet Bey (İnönü), Güney Cephesi’nin başına da Miralay Refet Bey (Bele) getirildi.

1 Ocak 1921’de Yunanlıların, Osmaneli’ndeki Rum isyanının bastırılmasına misilleme olarak 200 kişilik bir kuvvetle Bahçecik üzerinden Osmaneli istikametine bir harekâta girişmek için hazırlık yaptığı haber alınmıştı. Fakat bölgede bir taburluk kuvvet bırakılmasına rağmen herhangi bir hareket görülmedi. Yine de Akhisar (Pamukova) Müdafaa-i Hukuk Teşkilatına bağlı Milli kuvvetler haberi test etmek için Bahçecik’e doğru keşif kolları çıkarmıştı.

I.İnönü Savaşı başladığı sırada (11 Ocak 1921) Yunanlıların Kocaeli’deki 11.Tümeni (Manisa Tümeni); İzmit’in güneyinden, Seymen İskelesi – Bahçecik doğusundan Sapanca Gölü’nün batı kenarına kadar olan alanı kaplıyor ve buradan da kuzeye uzanarak kuzeybatıya doğru yayılıyordu. Buna karşılık Türk kuvvetlerini oluşturan 24.Tümen Geyve’de, komutanlık emrindeki sayıları 20 ile 80 arasında değişen Milli müfrezeler de geçitleri tutmak üzere Fevziye, Sultaniye, Servetiye, Köprübaşı ve Katırözü’nde bulunmaktaydı.

Erkân-ı Harbiye-i Umûmiye Riyâseti (Genelkurmay Başkanlığı), 21 Ocak 1921 tarihinde Düzce ve Geyve’yi de içine alacak şekilde bir ‘Kocaeli Kumandanlığı’ kurulduğunu Garp Cephesi Kumandanlığı’na bildirdi. Önce kolordu seviyesinde düşünülen fakat sonradan Fırka (Tümen) Kumandanlığı olarak uygun görülen teşkilatın başına ise Miralay Halit Bey (Karsıalan) getirilmiştir. Deli lakabıyla tanınan Halit Bey, Milli Mücadele’nin başlangıcından beri Kocaeli bölgesindeki birliklere kumandanlık yapmaktan iftihar ettiğini söyleyerek görevi kabul etmiştir.

Böylece bu bölgede bulunan Millî kuvvetlerin tamamı bu komutanlığa bağlanmıştır. Yalnız diğer cephelerdeki ihtiyaçların karşılanabilmesi için Kocaeli Kumandanlığı ikinci plana atılmaya ve Kocaeli bölgesindeki milis kuvvetlerinin Düzenli Ordu birlikleri haline getirilmesi problem olmaya devam etmiştir. Yanısıra gerek İzmit Körfezi’nden gerekse Orhangazi – İznik istikametinden devamlı bir düşman tehdidi altında olan Bahçecik güneyi ve Değirmendere civarı halkı, bölge olarak Millî Mücadele’ye bağılığını açıkça ifade edemiyordu. Gerçi bu yöreden pek çok kimse Kuva-yı Milliye saflarına katılarak çoktandır fiilen mücadelenin içinde yer almaktaysa da bölge halkı genelde bütün taraflara karşı çekimser bir tavır izlemiştir.

Öncelikle bu durum, bölge köylerinin her an denizden topçu ateşi tehdidi altında olmalarından kaynaklanıyordu. Nitekim 4 Mart günü Yunan bandıralı bir torpido, sahildeki Gonca Köyü’ne birkaç top mermisi atılmış, karaya 40 kadar da asker çıkararak civardaki 6 kişiyi beraberinde götürmüşlerdir. Aynı gün (4 Mart 1921) Bahçecik’te bulunan Yunan müfrezelerinden birkaç asker, Nüzhetiye (Döşeme) gelerek silahların teslimini istemişler aksi halde köyü tahrip edeceklerini bildirmişlerdir.

Karamürsel Tabur Kumandanı Yüzbaşı Hüseyin Avni Bey harekete geçerek bölgenin desteğini sağlamaya çalışmıştır. Safiye Köyü’ne gönderilen Karamürsel Taburu 3.Bölüğü’nün oraya varması üzerine Zobuoğlu Hasan Bey; İhsan, Ahmet ve Mustafa Efendilerden meydana getirilen bir heyeti bu bölüğün yanına göndermiş ve bölgede teşkilat yapılıp yapılmayacağını öğrenmek istemiştir.           Aynı günlerde (12 Mart) 3.Bölük Kumandanı; Değirmendere, Tatarköy İhsaniye ve Safiye köylerini ziyaret etmiş, Zobuoğlu Hasan Bey ve arkadaşları ile görüşmüştür.

 


Millî Süvari Alayı

ÖZALP, Org. Kâzım, Millî Mücadele 1919 – 1922 – I, Sayfa 153, TTK, Ankara, 1998 (4.Baskı).

A.g.e., Sayfa 153.

A.g.e., Sayfa 160.

A.g.e., Sayfa 161.

O zamanlar her ikisi de kurmay albay (miralay) rütbesindeydi.

ÇAM, Dr. Yusuf, Milli Mücadele’de İzmit Sancağı, Sayfa 112, İzmit Rotary Kulübü Yayınları, İstanbul, 1993.

A.g.e., Sayfa 114.

SOFUOĞLU, Doç. Dr. Adnan, Milli Mücadele Döneminde Kocaeli, Sayfa 154, Atatürk Araştırma Merkezi, Ankara, 2006.

A.g.e., Sayfa 154.

Paşa rütbesini İnönü savaşlarından sonra alacaktır.

ÇAM, Dr. Yusuf, Milli Mücadele’de İzmit Sancağı, Sayfa 115, İzmit Rotary Kulübü Yayınları, İstanbul, 1993.

A.g.e., Sayfa 119.

A.g.e., Sayfa 121.

Halıdere ile Ulaşlı arasındaki köy (Konca)

ÇAM, Dr. Yusuf, Milli Mücadele’de İzmit Sancağı, Sayfa 121, İzmit Rotary Kulübü Yayınları, İstanbul, 1993.

Karamürsel’in güneyinde Akçat yakınlarındaki köy

ÇAM, Dr. Yusuf, Milli Mücadele’de İzmit Sancağı, Sayfa 122, İzmit Rotary Kulübü Yayınları, İstanbul, 1993.