“Bir Damla Kan Bir Damla Petrol”

115

Romatizma ve kas ağrılarına iyi geliyordu. Hatta baş ve diş ağrılarına da.. Ancak ‘şifa yağı‘nı 1850’lerde aydınlatma aracı olarak kullanmaya başlayan Amerikalı avukat George Bissel ile kimya profesörü Benjamin Silliman‘ın, bu kirli suyun insanların toplu olarak öldürülmelerine yegâne sebep olacağını düşündü mü acaba? Nice savaşlar yaşayan dünyanın bu uğurda iki büyük dünya savaşına sebep olacağını biliyor muydu acaba?

Bütün bu soruların cevabı tabii ki de hayır! Milyonlarca insanın ölümüne sebep olan 2. Dünya Savaşı‘nın şüphesiz nedeni petrol kavgasıdır. İngiltere Başbakanı Winston Churchill‘in “Bir damla petrol bir damla kan değerindedir” sözü bu gerçeğin en net ifadesidir.

Amerika‘da Standart Oil‘in kurucusu Rockefeller, petrolü “romatizma aracı” diye küçük şişelerde satıyordu. Satışından büyük paralar elde ederek Birleşik Devletlerdeki petrol sahalarına el attı. 1870’lerde İngilizler ile kıyasıya rekabet edecek güce erişen Rockefeller artık dev bir tröst oldu.

Petrolün kısaca özeti buydu; savaşlar çıkaran, canlar alan petrolün yüzyıllar boyunca savaşlara sahne olacağını hangimiz bilebilirdik?

Şu anda Ortadoğu‘nun Batı tarafından iştah kabartmasının, Abdülhamit Han‘ın İttihat ve Terakki tarafından tahttan indirilmesinin, Osmanlı‘nın hedef alınmasının da aslında tek sebebi vardı: petrol. Ve doğal olarak güç yarışı..

Batı‘nın her zaman parayla alabileceği şeyler vardı tabi ki de.  Ama bir şey vardı ki onu asla alamazdı bu milletten: Vatan sevdası.  Osmanlı İmparatorluğu’nda olan vatan sevdasını anlayan Batılı güçler içeride bir yapılanmaya gitmeliydi ve Osmanlı’nın kanına işlemeliydi.  Bu yapının adı çok geçmedi ki belli oldu; ‘İttihat ve Terakki‘.

Batı‘dan aldığı güçle çalışmalarını yürüten İttihat ve Terakkiciler yine batıdan aldıkları güçle 33 yıllık çınarı, Sultan II.Abdülhamit‘i tahttan indirecek ve sürgüne yollayacaktı.

İşte Amerikalı Avukat George Bissel ve Kimyacı Benjamin Silliman‘ın masumca bulduğu bu tehlikeli ‘yanan su‘ nelere sebep olacaktı daha.

Belki de günümüzde gelişen ve gelişmeye devam edecek olan on binlerce önemli olayın başlangıcı idi Sultan‘ın tahttan indirilmesi ve şu anda aynı işi yapıyor Batı içerden yetiştirdiği Paralel devlet yapılanması ile. Okyanus ötesinden olaylara müdahil oluyor. Ve ne yazık ki içimize sızmışlar artık ta Osmanlı‘dan beri..

Bize düşen şey ise inanmış ve canını vatanı, milleti için ortaya koymuş insanlarla, adam gibi adamlarla birlikte oyunu bozmak ve gündemi belirlenen değil gündemi belirleyen Türkiye olmak.