Seçim Öncesinin Gündemi

80

7 Haziran 2015 Genel Seçimleri öncesinde ülkenin gündemini işgal eden belirli konular vardır. Anlaşılan tartışmalar bu gündem maddeleri üzerinde sürdürülecektir. Bu gündem maddeleri de gerçekleri örtmek üzere başka konularla değiştirilebilir. İktidar gündem değiştirmede oldukça başarılıdır.

Her ne kadar unutturulmuş gibi gözükse de yeni anayasa tuzağı ülkenin ufkundaki kara bir buluttur. Yapılmak istenen ülke ihtiyaçlarına göre bir anayasa değişikliği değildir. Arzu edilen Milli Mücadeleye dayalı Türkiye Cumhuriyetinin tasfiyesi ve Devleti kuran milli iradenin kökten değiştirilmesidir. Anayasa üzerinde yapılan tartışmalar bundan dolayı ilk 3 maddede, 6. ve 66. maddelerde yoğunlaşmaktadır. 6. madde egemenliğin kayıtsız şartsız milletindir diyor. Türk Milletinden bahsediyor. Hiçbir kimse veya organın kaynağını anayasadan almayan bir devlet yetkisini kullanamayacağını işaret ediyor. 66. madde de Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarını bütünüyle kucaklayarak onları Türk olarak kabul ediyor. Herhangi bir etnik veya biyolojik ayırıma gitmiyor.

Diğer bir gündem maddesi önce Kürt Açılımı, daha sonra demokratik sıfatı takılan açılım ve çözüm masalları ile ilgilidir. Halkı ikna çabalarına, yayın organlarının gayretlerine ve bir skeç konusu olan Akiller Heyetinin çalışmalarına rağmen, bu süreç gizli kapaklı yürütülse de bir çözülme sürecidir. Sürecin patentini elinde tutanlar da yabancılardır. Yani bizi çok seven sözde dost ve müttefiklerimiz. Bu çözüm sürecinin işletilemeyeceği bizzat terör örgütü ve yandaşlarınca ortaya konmuş, ne silah bırakılmış, ne de terörden vazgeçilmiştir. Bundan Sayın Cumhurbaşkanı bile rahatsızdır. Aslında çözüm diye ortaya konan gerçeğin Türkiye’nin milli devlet olmaktan uzaklaştırılması, milli birlik ve bütünlüğünün zedelenmesi ve toprak bütünlüğünün tehlikeye girmesidir. Demokrasi hiçbir ciddi ülkede çözülmenin ideolojisi olmamıştır. Bunun istisnalarından birisi de Türkiye’dir. Milli birlik ve bütünlüğünü kuramayan ülkeler, devlet olamadıkları gibi demokrasiyi de işletemezler.

Üçüncü gündem maddesi, değişik propaganda gayretlerine, yandaş ve besleme basın organlarının çabalarına rağmen, ekonomik kırılma, durgunluk ve risklerin artışıdır. Türkiye beş riskli ülkeden biri kabul edilmektedir. 2002’den beri dört kat artan dış borç artık sıcak para girişleriyle örtülememekte; borç borçla karşılanmaya çalışılmaktadır. Fert başına düşen milli gelir düşmekte, ne gelir doğru dürüst yaratılmakta; ne de yaratılan gelirin adil dağılımı sağlanabilmektedir. Gelirin ve servetin dağılımındaki dengesizlik artmaktadır. Kamu ve özel yatırımlar azalmakta, işsizlik fiili olarak %17,5‘i bulmaktadır. Dar ve sabit gelirliler ve emeklilerle adeta alay edici zamlar yapılmaktadır. Ekonomik durgunluk, yatırım yetersizliği büyümeyi %2,9 dolaylarına çekmiştir. Bu büyüme ile dış borcu karşılamak mümkün değildir. Sıcak para girişleri ve dış borç bulma zor olacaktır. Ekonomik güven endeksi Mart ayında bir önceki aya göre %15,4 değer kaybetmiştir. Büyüme ithalatla daha doğrusu ara malı ithalatıyla sağlanmaktadır. Yerli sermayenin bir kısmı yurt dışına kaçmıştır. Doğrudan yabancı sermaye girişi zayıflamıştır. Bir sosyal hastalık da olan enflasyon bünyede kronikleşmiştir. Ekonomiye siyasilerin gereksiz müdahaleleri kurları etkilemektedir. Vatandaşın memnuniyet endeksi düşmektedir. Metro ve Marmaray ile avutulan bir Türkiye vardır. Dünyada gıda fiyatları düşerken; Türkiye’de artmaktadır. Bir milyondan fazla faal nüfus tarım dışına çıkmış; patates, soğan ve kuru fasulye bile ithal edilmektedir. Devlet desteği yetersizdir. Köyler boşalmakta, tarım alanları betonlaşmaktadır. Yanlış tohum politikası tarımı perişan etmiştir. Üç milyon vatandaş yasal borç takibi altındadır. Orta sınıf çökmekte, AVM’ler esnafı teslim almaktadır. Halkın geçimi zorlaştığından aile içi ilişkiler bozulmakta, yalnızlaşma, boşanma, intihar, şiddet olayları artmaktadır. Kumar ve ahlâk dışılık öne çıkmakta, vatandaşlık duygusu zayıflamakta, ben merkezli insanlar çoğalmaktadır. Geleceğe güven sarsılmaktadır. Sosyal arka planı olan ekonomik sorunlar çözülememekte, saray ve başkanlık sistemi tartışmaları sürmektedir.

 

Önceki İçerikŞükrü Server Aya Röportajın Son Bölümünde Önemli Açıklamalarda Bulunuyor.
Sonraki İçerikSarı Gelin, Sarı Öküz, Papa
Avatar photo
1944 İstanbul doğumludur. Orta Öğrenimini Maarif Kolejinde, yüksek öğrenimini İktisadî ve İdari Bilimler Yüksek Okul'unda tamamlamıştır. 1967'de İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi'ne asistan olarak girmiştir. Ord. Prof. Dr. Z.F. Fındıkoğlu'na asistanlık yapmıştır. 1972'de "Bölgelerarası Dengesizlik" teziyle doktor, 1977'de "Orta Teknik Eğitim-Sanayi İlişkileri" teziyle doçent, 1988'de de profesör olmuştur. 1976 Haziranında yurt dışına araştırma ve inceleme için giden Erkal 6 ay Londra ve Oxford'ta inceleme ve araştırmalar yapmış, Doçentlik hazırlıklarını ikmal etmiştir. 1977 yılında hazırladığı "Orta Teknik Eğitim-Sanayi İlişkileri" isimli Eğitim Sosyolojisi ve Eğitim Ekonomisi ağırlıklı tezle Doçent olmuştur. 1988'de Paris'de, 1989'da Yugoslavya Bled'de yapılan milletlerarası UNESCO toplantılarında ülkemizi birer tebliğle temsil etmiştir. 1992 Yılında Hollanda'da yapılan Avrupa Konseyi'nin "Avrupa'da Etnik ve Cemaat İlişkileri" konulu toplantısına tebliğle katılmıştır. İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi dışında dönem dönem Harp Akademilerinde, Gazi Üniversitesi'nde, Karadeniz Teknik (İktisadi ve İdari Bilimler Yüksek Okulu) ve Marmara Üniversitelerinde de derslere girmiştir ve konferansçı olarak bulunmuştur. İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi İktisat Bölümü ve İktisat Sosyolojisi Anabilim Dalı Başkanı, Metodoloji ve Sosyoloji Araştırmaları Merkezi Müdürü, İstanbul Üniversitesi Senato Üyesi, Aydınlar Ocağı Genel Başkanı ve İstanbul Türk Ocağı üyesi olan Prof. Dr. Erkal'ın yayımlanmış ve bir çok baskı yapmış 15 kitabı ve 700 civarında makalesi vardır. Halen Yeniçağ Gazetesi'nde Pazar günleri makaleleri yayımlanmaktadır. Prof. Dr. Erkal evli ve üç çocukludur. Dikkat Çeken Bazı Kitapları : Sosyoloji (Toplumbilimi) (İlaveli 14. Baskı), İst. 2009 Orta Teknik Eğitim-Sanayi İlişkileri, İst. 1978 Bölgelerarası Dengesizlik ve Doğu Kalkınması,(2. Baskı), İst. 1978 Sosyal Meselelerimiz ve Sosyal Değişme, Ankara 1984 Bölge Açısından Az Gelişmişlik, İst. 1990 Etnik Tuzak, (5. Baskı), İst. 1997 Sosyolojik Açıdan Spor, (3. Baskı), İst. 1998 İktisadi Kalkınmanın Kültür Temelleri, (5. Baskı), İst. 2000 Türk Kültüründe Hoşgörü, İst. 2000 Merkez Binanın Penceresinden, İst. 2003 Küreselleşme, Etniklik, Çokkültürlülük, İst. 2005 Türkiye'de Yolsuzluğun Sosyo-Ekonomik Nedenleri, Etkileri ve Çözüm Önerileri (Ortak Eser), İst. 2001 Ansiklopedik Sosyoloji Sözlüğü (Ortak Eser), İst. 1997 Economy and Society, An Introduction, İst. 1997 Yol Ayrımındaki Ülke, İst. 2007 Yükseköğretim Kurumlarının Bölgelerarası Gelişme Farklılıkları Açısından Önemi ve İşlevleri, İTO, İst. 1998 (Ortak Araştırma)