Zorlukların Hayatımızdaki Oynadığı Rol Nedir?

80

Başarılı olmak isteyenler ajandalarına günlük planlarını titizlikle yerleştirirler. Akşama kadar onların gereklerini yerine getirerek üzerlerini çizerler. Bir kısmı yetişmez ertesi güne devredilir. Çünkü araya birçok önemli olmayıp da acil olan ve sahibini zorlayan ve baskı kuran işler balıklama dalar. Genellikle yapılmış planı bozarlar. Bir de hiç beklenmedik, hem çok önemli hem çok acil olaylar, talepler, ricalar ortaya çıkar. İşte yöneticilerin en çok zorlandıkları nokta bunlar arasındaki dengeyi kurmak ve acil işlerin ve talepçilerin istediklerini gereğince yerine getirmektir. Zaman asla yetmez. İşlerin bir kısmı eve getirilir ve evdeki huzur isteyen ve kaliteli zaman bekleyen üyelerin beklentileri de suya düşer.

Peki, ne yapmalı?

– Sistem, problem üreten bir şekilden çıkarılarak, problem engelleyen ve şartların gerektirdiği yeni düzene uyum sağlamayı becerebilen  bir şekilde dizayn edilmelidir.

– Beklenmeyen ama çok önemli olan muhtemel işler için de ajanda da yer ayrılmalıdır.

– Önemli işlerin zorlama ve baskılama özelliğinin olmadığı, ertelendiği ve ötelendiği zaman intikamlarının acı olacağı asla unutulmamalıdır.

– Beklenmedik çözümlenmesi gereken işleri “hacı yolu bekler gibi” beklemeliyiz. Onlar aniden çıktığı zaman ters köşe ve amvale olmamalıyız.

– Değişim ve gelişime direnmek yerine, çok önemli bir gereklilik olduğunu çok iyi bilmeliyiz.

– Ani problemleri karşılama ve çözmede profesyonel olmalıyız. Onlara karşı düşmanca tavırlar takınmamalıyız.

– Kaslarımızı ve kemiklerimizi güçlendirmenin nasıl bir maliyeti varsa (spor-egzersiz vb.) Beklenmedik önemli eylemlerin de bir maliyeti vardır. Bunu bilerek hazırlıklı olmalı ve zorluklarla barışık bir şekilde antrenmanlarımızı güçlendirmeliyiz ki, karakter ve sorun çözme kaslarımızı da geliştirebilelim.

– “Kul kurar, kader güler” diye hoş bir sözün ne demek istediğini iyi değerlendirerek, zamana ve duruma göre, esnek dinamik, gelişmeci, çözümcü, barışçı, sinerji üretici, takım ruhu ve grup etkinliği yaratıcı, sevgi, saygı, hoşgörü, hüsn-ü zan içerikli eylemleri, bilge kişi kalitesi ile yerine getirmeliyiz.

Selam, sevgi ve dualarımla… Allah’a emanet olunuz.