Türkiye’nin Bug’ı

110

“Bug”,
kelime anlamı “böcek” olmakla birlikte aslında yazılımsal bir kodlama
hatasıdır. “Bug” kelimesi, tekniksel bir işlev bozukluğunu ifade etmek için
kullanılır. Kısacası sistem açığı da denebilir. Bug sorunları, yazılımlarda
zaman zaman güvenlik açıklarına da neden olabilmektedir. Bu nedenle, bug
sorunlarının tespiti ve sorunun giderilmesi oldukça önemlidir.

 

            Bug adı verilen bu yazılımsal
hatalar en çok bilgisayar ve telefon oyunlarında karşımıza çıkar. Örnek vermek
gerekirse, oyun oynarken bir karakterinizin donması veya piksel piksel
gözükmesi bir bug problemidir. Normal oyun rutininizde olmaması gereken bir
terslik yaşıyorsanız, bunun nedeni muhtemelen oyunda bug olmasından
kaynaklanır. Oyuncular arasında “bug buldum” şeklinde bir söylem ortaya
çıkmıştır. Peki, bug buldum ne demek? Oyun oynarken ya da bir uygulama
kullanırken o yazılımın hatasını yakalamanız, bug bulmanız anlamına gelir.
Yazılımsal hataları ve oyunlarda gördüğünüz bozulmaları tespit etmek olarak
düşünebilirsiniz. Çoğunlukla oyunlarda karşılaşıldığı için bilgisayar
oyuncularının diline böyle bir tabi geçmiştir. (Kaynak;
https://blog.isimtescil.net/bug-ne-demek/)

 

Why Mr. Anderson, why?

 

            Wachowski kardeşlerin efsane
üçlemesi Matrix’i izleyenler bilirler. Mimar tarafından sistemi yani Matrix’i
korumak için oluşturulan Smith programı zamanla bütün Matrix’i ele geçiren bir
bug’a dönüşür. Matrix’i Ajan Smith’den, insanlığı da makinalardan kurtarma
görevi de o alemin Mesih’i Neo’ya düşer.

 

            Ajan Smith’in final sahnesinde
Neo’ya çektiği “Why Mr. Anderson, why?” diye başlayan uzun tiradı ve Neo’nun bu
uzun tirat karşısında verdiği “Because i choose to” (Çünkü bunu seçtim) cevabı,
üzerine sayfalarca yazı yazılacak derinlikte felsefi bir sahnedir. Konumuz bu
değil o nedenle geçiyorum.

 

Ülkenin Başlı Başına Bir “Bug” Haline Gelmesi

 

            Türkiye’yi tıpkı Matrix gibi bir
yazılım, bir program olarak düşünürsek ülkenin baştan ayağa bir yazılım hatası
haline geldiğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Ülkenin işletim sistemi olarak
geliştirilen AK Parti, zamanla tıpkı Ajan Smith gibi her şeyi ve herkesi
kendisine benzeten ve bu şekilde ülkeyi kendi tekeline almaya çalışan zararlı
bir yazılıma dönüştü. Türkiye Cumhuriyeti’nde eskiden de bir takım hatalı
uygulamalar vardı ancak Ak Parti iktidarında iktidarın ve hatta devletin
bizatihi kendisi başlı başına devasa bir hata haline geldi. Ak Parti adlı
işletim sistemiyle çalıştırılmaya çalışılan devletin bizatihi kendisi bir “bug”
haline geldi.

 

            Ordu’da iktidara yakın birinin
otomobiliyle çarptığı iddia edilen 11 yaşındaki Rabia Naz’ın ölümünün
siyaset-yargı-kamu organları üçlüsünün ortak çabasıyla “intihar” olarak
sunulması,  kızının ölümünden sorumlu
olan kişilerin bulunup yargılanmaları için mücadele eden babasının “akıl
hastası” olduğu yönünde raporlar üretilmeye çalışılması durumu bir bug değil de
nedir?

 

            Özbek asıllı bakıcı Nadira
Kadirova’nın şüpheli ölümünün araştırılıp –varsa- sorumlularının yargı önüne çıkartılması
gerekirken, yine siyaset-yargı-kamu kurumları üçlüsünün ortak çabasıyla dosyada
“intihar” gerekçesiyle takipsizlik verilmesi bug değil de nedir? Üstelik Adli
Tıp Kurumu konu hakkında ölümün kesinlikle intihar olmadığı yönünde bir rapor
vermişken.

 

            Halkın oyuyla seçilen siyasi
iktidarın, sırf iktidar olduğu için kendisinin hiçbir hukuk kuralıyla sınırlı
olmadığını düşünmesi ve bu düşünceyle hareket etmesi bug değil de nedir?

 

            Parlamento tarafından onaylanan bir
uluslar arası sözleşmeden tek kişinin imzasıyla çıkılması ve bu durumun kelli
felli adamlar tarafından hukuka uygun olduğunun (kesinlikle hukuka aykırı)
iddia edilmesi bug değil de nedir?

 

            Ekonominin temel kurallarına aykırı
bir anlayışla ekonomiyi yönetmeye çalışanların ülkenin iflasa sürüklenmesine,
işyerlerinin kapanmasına, insanların işsiz kalmalarına sebep olmaları bug değil
de nedir?

 

            Yıllardır ülkeyi yöneten siyasi
partinin ülkede ama doğru ama eksik işleyen bütün sistemleri mahvetmiş ve
ülkeyi git gide daha yaşanılamaz bir hale getirmiş olmasına rağmen kamuoyu
yoklamalarında hala açık ara farkla birinci parti çıkması, organize bir
kötülüğün bu kadar sağlam bir taraftar desteğinin bulunması bug değil de nedir?

 

            Ak Parti ülkenin işletim sistemi
olarak tasarlandı ama bu işletim sistemi artık bir yazılım hatası olmanın da
ötesine geçerek bilgisayarı onarılamaz şekilde bozan bir virüs haline geldi. Ak
Parti artık upgrade edilemez. Bu virüsü bu bilgisayardan hiçbir antivirüs
programı da temizleyemez. İhtiyacımız olan şey Ak Parti yazılımını tamamen
kaldırarak en son sürüm yazılımlarla uyumlu ve bilgisayarın üst düzey
performansta çalışmasını sağlayacak yeni bir işletim sistemidir.

Önceki İçerikHayatın anlamına dair
Sonraki İçerikTürkü’deki Türk’ü de Kaldırın!!!
Avatar photo
1983 yılında Tokat Erbaa’da dünyaya geldi. İlk okulu Ankara’da, ortaokulu Bitlis Tatvan’da, Lise’yi Bursa’da okudu. 2001 yılında İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Kamu Yönetimi bölümünü kazandı. 2003 yılında bu okulu terk edip Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ne girdi. 2008 yılında bu okuldan mezun oldu. Yüksek lisansını 2019 yılında Gaziantep Hasan Kalyoncu Üniversitesi’nde tamamladı. Halen Kocaeli Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde doktora eğitimini devam ettirmektedir. 2018 yılında siyasetle de ilgilenen yazar, 2019 yılında Kocaeli Aydınlar Ocağı’nın üyesi olmuş ve 2023 yılında Kocaeli Aydınlar Ocağı’nın başkanlığı görevine seçilmiştir. 2018 yılında bu yana Kocaeli’de köşe yazıları yazmakta ve yazıları Kocaeli’nin muhtelif yerel basın kuruluşlarının yanı sıra Kocaeli Aydınlar Ocağı web sitesinde yayınlanmaktadır. Yine 2018 yılından bu yana ülke genelinde barolarda eğitimler ve Kocaeli’de yerel STK’larda konferanslar vermektedir. Evli ve iki çocuk babasıdır. ESERLERİ : A. YAYINLANMIŞ KİTAPLARI 1) Katılım Bankacılığı, Yetkin Yayınları, Ankara, 2020. 2) Tayyip Erdoğan Sonrası Türkiye, Melekler Yayıncılık, Kocaeli, 2020. 3) Türk’ün Ustalarla İmtihanı, Kitap Yurdu Doğrudan Yayıncılık, 2023. B. YAYINLANMIŞ AKADEMİK MAKALELERİ 1) Tahkim Sözleşmesinin Unsurları – Leges Hukuk Dergisi, Prof. Dr. Saim Üstündağ’a Vefa Andacı, Ekim 2020, Y:11, S: 130, s. 112-133. 2) Milletlerarası Mal Satımına İlişkin Birleşmiş Milletler Antlaşması’na (Viyana Sözleşmesi / CISG) Göre Taşıma Halindeyken Satılan Mallara İlişkin Hasarın İntikali – Prof. Dr. Saim Üstündağ’a İthafen İlmi Makaleler, Aristo Yayınevi, İstanbul 2021, s. 335-360. 3) Nama Yazılı Pay Senetleri Üzerinde Önalım, Alım, Geri Alım ve Öncelik Hakları - Prof. Dr. Saim Üstündağ’a İthafen İlmi Makaleler II, Aristo Yayınevi, İstanbul 2021, s. 1-59. 4) Faiz ve Vade Farkı Kavramlarının Hukuki Niteliklerinin Karşılaştırılması – Sosyal Bilimlerde Güncel Gelişmeler, Dora Basım, Bursa, 2021, s. 19-41. 5) Anonim Şirketlerde Payın ve Pay Senetlerinin Devri - Sosyal Bilimlerde Güncel Gelişmeler II, Dora Basım, Bursa, 2022, s. 313-336. 6) Limited Şirketlerde Pay Devri – Bilimsel Araştırmalar, Yetkin Yayınları, Ankara, 2023, s. 113-130. 7) Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmelerinde Yüklenicinin Temerrüdü Nedeniyle Sözleşmeden Dönme, Kocaeli Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, Aralık 2023, S:28, s. 133-161.