Dokuzuncu Cumhurbaşkanımız
Rahmetli Süleyman Demirel, Türkiye’nin siyâsî hayatında, izleri silinmeyecek
damgaları bulunan bir liderdir. 30 yaşında iken devlet kuruluşunda ‘en genç genel müdür’, 40 yaşında ‘en genç parti genel başkanı’ ve 41 yaşında ‘en genç başbakan’ olarak ve devamında 6
defa gidip 7 defa gelen, dönemin bir ‘muktedir’i
(?!) tarafından hakkında ‘muhtar bile
olamaz’ hükmü verilmesine rağmen Cumhurbaşkanı seçilen, zekâ ürünü
hazırcevaplığı ve güldürdüğü kadar düşündüren esprileri ile unutulmazlar
listesinin ilk sıralarında yer almıştır. Milletvekili olmadığı halde; iktidar
ortağı partinin genel başkanı ve başbakan yardımcısı olması sebebiyle Türkiye
Büyük Millet Meclisi kürsüsünde konuşabilen ilk ve tek kişidir.
Partili ve devlet görevlisi
olmadığı halde Süleyman Demirel ile uzun yıllar boyunca yakın ilişkide bulunan
ve gıpta edilecek dostluk bağları kuran Akkan
Suver, kadim dostu için Süleyman
Demirel’li Yıllar adı ile harikulâde bir kitap hazırlamış.
Pandemi döneminin ataletinden
kurtulma arayışlarının meyvesi olan ve adını aldığı şahsın ihtişamına lâyık
eser, düşündürücü, öğretici ve hatta eğitici siyâsetnâmedir.
Eser; Akan Suver imzâlı ‘Süleyman
Demirel’i Anıyoruz’ başlıklı kısa bir takdim yazısı ile başlıyor. (s: 9-10) Sonraki
yazıda Dr. Suver, Merhum Demirel ile olan yakın dostluğunun nasıl başladığını
gelişerek ve derinleşerek devam edişini anlatıyor. Bu bölümde Demirel’in
hayatından mühim kesitleri kısa ve çarpıcı cümlelerle naklediyor. Az bilinen ve
fakat çok önemli hâdiselerin yer aldığı bülüm için en uygun târif, ‘müfit ve muhtasar’ olarak verilebilir. (s: 13-34)
Hâtırâ yazıları 34. sayfada Azerbaycan
Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile başlıyor, 11’i dost ve kardeş cumhuriyetlerden,
41’i Türkiye’den olmak üzere, 52 kişilik Demirelsever seçkin insanların
yazıları, en sondaki 272. sayfaya kadar devam ediyor.
‘Süleyman Demirel hakkında
yazılanları okumak, Türkiye’nin siyâsî
târihini okumaktır. Büyük ölçüde de Türk dünyasını tanımaktır. ’
Düşüncesinin doğruluğunu ispat eden yazılar, imzâ sâhibini Süleyman Demirel ile
aynı karede gösteren fotoğraflarla zenginleştirilmiştir.
Türkiye dışındaki Demirelseverler:
İlham Aliyev (Azerbaycan Cumhurbaşkanı), Nursultan Nazarbayev (Türk Dünyasının Aksakalı, Elbeyi, Kazakistan
Kurucu Cumhurbaşkanı), lon Iliescu
(Romanya Cumhurbaşkanı), Mladen Ivanic
(Bosna Hersek Cumhurbaşkanı), Petru
Lucinschi (Moldova Cumhurbaşkanı), Mircea
Snegur (Moldova Cumhurbaşkanı), Petar
Stoyanov (Bulgaristan Cumhurbaşkanı), Nedim
Abaz (Makedonya), Constantin
Grigorie (Romanya), Prof. Dr. Fatos
Nano (Arnavutluk), Solomon Passy
(Bulgaristan), Peker Turgud (Kıbrıs)
Türkiye’den yazı sâhipleri: ‘Soyadı
alfabetik sıralamaya göre)
Kenan Akın, Fethi Akkoç,
Ali Rıza Arslan, Tamer Atalay, Şâmil Ayrım, Patrik I.
Bartholomeos, Nur Batur, Mehmet Ali Bayar, Taylan Bilgel, Aylin Cesur,
Hüsamettin Cindoruk, Cavit Çağlar, Ahmet Çalık, Gürbüz Çapan,
Yavuz Donat, Hasan Ekinci, Ali Naili
Erdem, Ali Şevki Erek, Jak Kamhi, Murat Karayalçın, Hüsamettin
Kavi, Orhan Keçeli, Ahmet Kılıçoğlu, Engin Köklüçınar, Ertuğrul
Kumcuoğlu, Sümer Oral, Bensiyon Pinto, Rıfat Saban, Ahmet Samsunlu,
Turan Sarıgülle, Ülkü Söylemezoğlu, Müjgan Suver, Leyla Emeç
Tavşanoğlu, Necdet Timur, Yaşar Topçu, Hulûsi Turgut, Pınar Türenç,
Ahmet Hamdi Üçpınarlar, Şevket Bülent Yahnici ve Erman Yerdelen.
13,5 X 21 santim ölçülerindeki
272 sayfalık kitap, Ağustos 2020’de yayımlandı.
Görünümü mütevâzı, muhtevâsı
dolgun kitap, pandemi döneminin imkânları kısıtlayıcı şartları olmasaydı
şüphesiz sert kapak içerisinde kuşe kâğıda ve tamamı renkli olarak
basılabilirdi. Tansu Çiller, İlhan Kesici ve siyâset dışından bâzı isimlere
kitapta yer verilemeyişi de aynı sebepten olmalı.
BİLGEOĞUZ YAYINLARI:
Alemdar
Mahallesi Molla Fenarî Sokağı Nu: 35/B Cağaloğlu, İstanbul. Tel: 0.212-527 33
65 Belgegeçer: 0.212-527 33 64 Whatsapp hattı: 0.553-129 86 86 E-posta: bilgekitap@gmail.com
WEB: www.bilgeoguz.com
SÜLEYMAN DEMİREL’in hayatından kilometre taşları:
27 Mayıs 1960 askerî darbesinden
sonra kurulan Adalet Partisi’nin Genel Başkanı Emekli Orgeneral Ragıp
Gümüşpala’nın vefatı sebebiyle 28 Kasım 1964 târihinde yapılan seçimde,
Saadettin Bilgiç, Tekin Arıburnu ve Ali Fuat Başgil ile yarışarak, kullanılan
1679 oyun 1072’sini alarak Parti’nin Genel Başkanlığına seçildi. Demirel’in
başında bulunduğu Adalet Partisi, 10 Ekim 1965’te yapılan genel seçimlerde % 52
oy alarak tek başına iktidar oldu.
Seçimlerin ardından Süleyman
Demirel, Türkiye’nin 12’nci Başbakanı olarak ilk hükümetini kurdu. ‘Cumhuriyet Kuşağı’ olarak adlandırılan
1920’lerde dünyaya gelmiş siyasetçilerin ilk örneklerindendi.
27 Ekim 1965 günü kurulan ve 3
Kasım 1969 târihine kadar sürecek bu hükümet 30. Hükümet’ti.
Bunu 3 Kasım 1969 günü kurulan ve
6 Mart 1970 târihine kadar süren 31. Hükümet tâkip etti.
6 Mart 1970 günü 32. Hükümeti’ni kuran
Süleyman Demirel 26 Mart 1971 günü görevinden istifa ederek ayrıldı. İstifa
mektubunda şunları yazmıştı:
Cumhurbaşkanlığı Yüce Katına:
Genelkurmay Başkanı ve Kuvvet Komutanları tarafından Zât-ı
Devletleri’nize, Cumhuriyet Senatosu Başkanlığı’na ve Millet Meclisi
Başkanlığı’na tevdi edilip, bugün saat 13.00’de radyo haber bültenlerinde Türk
kamuoyuna da duyurulan muhtıra ile anayasa ve hukuk devleti anlayışını
bağdaştırmak mümkün değildir.
Bu durum muvacehesinde hükümetin istifasını saygı ile arz ederim.
Süleyman Demirel Başbakan
***
İstanbul Boğazı’nın iki yakasını
birleştiren Boğaziçi köprüsünün projesi Demirel’in başbakanlığı döneminde
hazırlandı ve temeli atıldı, Cumhuriyetinin 50. Yıldönümünde, 29 Ekim 1973
târihinde hizmete açıldı. Ereğli Demir Çelik İşletmeleri ve Keban Barajı gibi
büyük yatırımlara da bu dönemde başlandı. Bu dönemde Türkiye’de enflasyon %5,
kalkınma hızı %7 idi. Bu kalkınma hızı Japonya’dan sonra petrol ülkeleri
dışında, dünyanın ikinci yüksek kalkınma hızı oldu.
Süleyman Demirel 31 Mart 1975
târihinde yeniden başbakan oldu. Kurduğu 39. Hükümet ise 21 Haziran 1977
târihine kadar görevde kaldı.
21 Temmuz 1977 târihinde, 5 Ocak 1978’e kadar
görev yapacak 41. Hükümeti kurdu.
12 Kasım 1979 günü 12 Eylül
1980’e kadar sürecek 43. Hükümeti de Süleyman Demirel kurdu.
12 Eylül 1980 târihinde askerî
darbe ile yönetime el koyan Genelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanlarının
oluşturduğu Millî Birlik Konseyi (MBK), bir kısım siyâsetçilere 5, Süleyman
Demirel’in de aralarında bulunduğu diğer gruptaki siyâsetçilere de 10 yıl
siyâset yapma yasağı koydu. Siyâsî partilerin kurulması serbestisi
tanındığında, Süleyman Demirel, Doğru Yol Partisi’(DYP)ni kurdurdu ise de
partinin seçime girmesi MBK tarafından veto edildi. Turgut Özal’ın Başbakanlığı
döneminde, 6 Eylül 1987’de yapılan referandumla siyâsî yasaklar kaldırılınca, Süleyman
Demirel DYP’nin genel başkanlığına seçildi. 20 Kasım 1991 târihinde Süleyman
Demirel, son defa başbakanlık görevini üstlendi. 17 Nisan 1993 târihinde
Cumhurbaşkanı Turgut Özel vefat edince, 16 Mayıs 1993 günü yapılan seçimde
Süleyman Demirel Cumhurbaşkanlığı’na seçildi. 5 yıllık görev süresini 1998
yılında tamamladı. 17 Haziran 2015 târihinde ebedî âleme intikal etti.
Mekânı cennet olsun, kabri
nurlarla dolsun.
Kitap hakkında:
Akkan Suver, elli yılı aşan bir zaman periyodu içinde, Süleyman
Demirel’le siyaset dışı dostluk etti. Hâlen Marmara Grubu Vakfı Genel
Başkanlığı görevine devam Akkan Suver,
Süleyman Demirel’in benimseyip içinde yer aldığı Avrasya Ekonomi Zirveleri
toplantılarının da kumcusudur. Akkan Suver’in Balkan cumhurbaşkanlarının,
bakanlarının, büyükelçilerinin ve milletvekillerinin kurduğu bir prestij
birlikteliği olan Balkan Politika Kulübü’ne sivil toplum önderi kimliğiyle üye
olmasını öneren de Süleyman Demirel’dir.
Dr. Suver’in hazırladığı kitapta
devletimizin ebediyete kadar akıp gidecek hayatında şan, şeref ve haysiyetle
hizmet etmiş, köyden yetişmiş ve kabul görmüş bir lideri, tanıyanlarının farklı
anlatımlarıyla bulacaksınız.
Okudukça medyadan tanıdığınız
Süleyman Demirel’den farklı bir kişilikle karşılaşabilirsiniz. O’nun yaşanan
günü değil, yaşanacak yarınları görerek ısrarla yürütmeye çalıştığı demokrasi
mücâdelesine ve insanlığa yaklaşımındaki derin felsefeye şâhit olacak ve
takdirle hatırlayacaksınız.
Azerbaycan -Türkiye ilişkilerinde
oluşturduğu mes’ut birlikteliği ve samîmi dostluğu devam ettirebilme azmini
İlham Aliyev’den öğrenecek, Nursultan Nazarbayev’in ufuk turunda o günün Türk
dünyasında yaratılan itimat ve güveni, Mehmet Ali Bayar’ın hatıralarında ise,
Türk Dünyası’nın Sokrates’ini bulacaksınız.
Bulgaristan Cumhurbaşkanlarından
Petar Stoyanov’un O’ndan edindiği barış ve güven anlayışının yanı sıra
Gagauzların Moldova ile bir arada yaşamalarına yaptığı rehberlik ve katkıyı
Moldova’nm önceki Cumhurbaşkanlarından Mircea Snegur ve Petru Lucineshi’den
öğreneceksiniz.
Romanya’da iki defa
Cumhurbaşkanlığı görevinde bulunmuş olan İon Iliescu’nun, Demirel ile birlikte
çalışırken O’ndan duyduğu güçlü, yapıcı ve güven verici işbirliğini, Bosna
Hersek’te genç yaşta Cumhurbaşkanlığına gelen Mladen Ivaniç’in ‘Yaşlandığımda O’nun gibi olmak isterim’
deyişini gene bu kitapta okuyacaksınız.
Beraberinde çalışan bakanların,
milletvekillerin, bürokratların yanı sıra muhaliflerinin ve O’nu tanımış
olanların farklı bakış açıları ile, farklı konulardaki tespit ve
değerlendirmelerini okudukça O’na olan hayranlığınız artacak, dünya ile
ilişkilerde Türkiye Cumhurbaşkanı olarak ülkemize kazandırdığı prestij ile
gurur duyacaksınız.
(Akkan Suver’in kaleme aldığı Arka kapak
yazısından iktibastır.)
Sözlerinden Seçmeler:
1967 yılında imzalanan anlaşmalar
gereği; bedelini tütün, fındık, kuzu üzüm, kuru incir olarak vermek üzere
Sovyetler Birliği bize; İskenderun Demir Çelik Fabrikası, Seydişehir Alüminyum
Tesisleri, Aliağa Rafinerisi, Samsun Bakır Tesisleri, Artvin Lif Levha
Fabrikası gibi tesisleri kuruyordu. Sağ görüşlü olduğu bilinen Süleyman
Demirel’e soruldu:
Antikomünist görüşlerin hâkim olduğu NATO üyeliğimize rağmen dünyaya
komünist rejimi benimsetmeye çalışan Rusya’ya çok sayıda tesis kurdurmak
fazlaca cür’et değil mi?
Demirel’in cevabı şimşek gibi âni
ve parlaktı:
Ben bu tesisleri parayla değil,
mal karşılığında kurduruyorum. Anlaşmaları imzalarken de ‘Ben sizden ideoloji
değil, teknoloji satın alıyorum’ diyerek kendilerini uyardım. Onlar da bu
fabrikaların montajı sırasında ideolojik propaganda yapılmayacağına dâir söz
verdiler. Allah için sözlerinde durdular. Fabrikaların montajı sırasında tek bir
ideolojik olay yaşanmamıştır.
***
Süleyman Demirel anlatıyor:
‘1949 yılında, ihtisas için bir yıllığına
Amerika Birleşik Devletleri’ne gönderildim. ABD’de, Batı ve Doğu eyâletlerine
gittim; mesleğimle ilgili çalışmaları inceledim. Orada gördüklerim beni hem çok
şevklendirdi, hem de hasta etti.
Gördüğüm her medenî eser, ‘Benim memleketimde niye yok?’ diye beni
üzüntülere soktu.
Hiç unutmuyorum, Las Vegas civârında,
Colorado Nehri üzerinde kurulu Boulder Barajı, o zaman Amerika’nın çok övündüğü
en büyük tesisti; 1930’lu, 1940’lı yıllarda yapılmıştı. O tesisi üç gün
seyrettim. Her sabah gidiyor ve bir taşın üzerine oturarak, barajı
seyrediyordum. O büyüklükteki bir tesisi, Keban Barajı’nın, temelini 1966
yılında atarak biz yaptık. Ne zaman Keban Barajı’nın üzerinden uçsam ve oralara
yolum düşse, aradan yaklaşık 50 sene geçmiş olmasına rağmen, bunları birbirine
bağlarım.
Dr. AKKAN SUVER: 26 Mayıs 2008 târihinde Montenegro 2011-2012 yıllarında Karadeniz Hazar Türk Geride bıraktığımız yıllarda, Türkiye’de Kültürlerarası Dr. Suver’e takdim edilen diğer 14 20 23 17 21 2016 yılında Azerbaycan Devleti 9 Haziran 2017 günü Arnavutluk Devleti, Dr. Her yıl tertip ettiği Milletlerarası |