“Kurtuluş Savaşı”na tahammülleri yok

70

AKP İktidarı’nın kavramlarla kavgasını anlıyorum.

Anlamam hak vermem anlamına gelmesin. Yıllardır bazı kavramların karşısında yer alıp, sonra da o kavramların yer aldığı kurumlarla da geçinememelerine bir anlam veriyorum.

Ama Kurtuluş Savaşı ile ne problemleri var anlamak mümkün değil.

Anlayan biri varsa bu fakire de bir anlatsın lütfen.

Yedi düvel-i muazzama ya karşı, yalınayak başı çıplak, katıksız, silahsız bir mücadele vermiş bu ülke.

Kan vermiş, can vermiş, elimizde kalan son coğrafi kara parçasını “vatan” yapmış.

Yaptığı bu mücadelenin ismini de “Kurtuluş Savaşı” vermiş.

Bunun sizi rahatsız eden yanı nedir Allah aşkına. Anlatın da bu millet bir öğrensin.

Bu milletin derdi bir değil bin iken, Bakanlar Kurulu kalkmış 11 Mart 2010 tarihinde bir karar alarak, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın taşra teşkilatında yer alan “Kurutuluş Savaşı ve Cumhuriyet Müzeleri”nin adını,  “Cumhuriyet Müzesi” olarak değiştirilmesine karar vermiş.

Bu kararı, Devlet Planlama Teşkilatı ve Devlet Personel Başkanlığı’nın görüşlerine dayanan Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın yazılı talebi üzerine vermiş Bakanlar Kurulu.

Cumhurbaşkanı da onayladıktan sonra, 7 Nisan 2010 tarihli Resmi Gazete’de de yayınlanmış bu karar.

Devlet Planlama Teşkilatı’nın asli görevi bu mudur?

Devlet Planlama Teşkilatı, nasıl olsa ekonomi ve kalkınmadan elini kolunu çekti, boş durmaktansa bu işlere baksın, Kurtuluş Savaşı’nı tarihimizden, milletimizin belleğinden nasıl silineceğini planlasın mı denmiştir kendisine?

Bir de Devlet Personel Başkanlığı’nın yamaklığına neden gerek duyulmuş anlayamadım.

Kararda DPT’nin önerisi olduğu dışında hiçbir açıklayıcı bilgi yok. Neden ve hangi gerekçeyle bu karara gerek duyulduğu hiçbir şekilde belirtilmiyor.

Acaba bu da yeni bir “Barış Açılımı” mı?

Kurtuluş Savaşı’nı bir “geriye gidiş” olarak gören bazı kişi ve çevrelerin telkini mi etkili olmuştur bu kararda, yoksa Brüksel’in AB’ye üyelik yolunda önümüze uzattığı “ön şart”lardan biri midir?

Kültür Bakanı Ertuğrul Günay, bu kararla Atina’ya daha şirin görünerek, daha fazla Yunanlı turistin ülkemizi ziyaret etmesini mi beklemektedir?

Her adımı hezimetle sona eren  “komşularımızla sıfır sorun diplomasi” doğrultusunda planlanan yeni bir “Barış Açılımı”nın parçası mıdır bu karar?

Eğer öyle ise soruyorum buradan; “Kurtuluş Savaşı” adı komşularımızla aramızda ne gibi bir “sorun” yaratmaktadır?

Müzelerimizden “Kurtuluş Savaşı” adının çıkartılmasına neden gerek duyulduğunu öğrenmek istiyorum ben.

Aklıma gelen bir şey var.

“Ulusal bayramlarımızı kaldırma” planlarının bir ön girişimi olmasın bu sakın.