Çok değerli, birbirinden güzel telif ve tercüme Kur’an tefsirlerimiz var. Çok güzel binbir emek
harcanmış, çok kıymetli Kur’an mealerimiz var. Bütün bunları yazanlara şükran borçluyuz. Kur’an; öyle
kaynayan bir mâna gözesi ki, Kıyamete kadar daha nice eserler yazılacak.
Fakat günümüzde, Sayın Veli Tahir Erdoğan’ın çok enteresan, takdire şayan ve çok dikkat çekici bir
eseri neşredildi:
“114 Sûrede KUR’AN Çocuklara NE DİYOR?”
Bu eser beni çok heyecanlandırdı. Ve tabii bir o kadar da düşündürdü. Öyle ki, samimî ve içten gelen
his ve duygularımı kaleme almaktan kendimi alamadım.
Bu kitap karşısında çocuktan farkımız yok. Çünkü akıl yaşta değil baştadır. Bilmediğimiz husus
karşısında çocuk hükmündeyiz. Kaç yaşında olursak olalım, bilmediğimiz konularda çocuk sayılırız. Bu
bakımdan bu kitap, çocukların şahsında hepimize hitap etmektedir.
İslamî literatürde devrim yapan bir eser. Çünkü Allah’a inanıyoruz fakat onu doğru dürüst bilmiyoruz!
Peygambere inanıyor, onu seviyor sayıyoruz fakat lâyıkıyla tanımıyoruz!
Oysa tanımak, sevmek ve gereğini yapmak için; bilmek, olmak ve yapmak lâzım.
Elbette biliyor ve inanıyoruz. Ama tam olarak anlamış değiliz. Çünkü malûmat ilim değildir. İlim ise
idrâkten, içselleştirmekten geçer.
Çünkü bakmak, görmek, duymak, işitmek, bilmek lâyıkı veçhile anlamak değildir. Anlamak için
Allah’ın inayet ve yardımına da, özellikle ihtiyaç var. Samimî ve içten olmak ancak, insanı anlamaya
mazhar eder.
Gelişmemizi ve bilgimizi artırmayı engelleyen en büyük husus; yeteri kadar bildiğimizi sanmamızdan
kaynaklanıyor. Yeni bilgi ve açıklamalara, her an ihtiyaç duyduğumuzu bilmemiz; bizleri yeni arayışlara
sevkeder. Bu hususta “Hel min mezid?” / “Daha yok mu?” demeli ve arayışlarımıza devam etmeliyiz.
Her zaman, iyinin en iyisi olabileceği gibi, her bilişin ve her bilginin de üstünde yepyeni bilgiler, taze
bakışlar ve bunları gerçekleştiren kişiler vardır.
İşte bu esere, bu açılardan bakarak, yepyeni açılımlara hep ihtiyaç duyacağımızı düşünerek; her
hususta ileri, daha ileri gitmemiz gerektiğini unutmamalıyız. 7’den 70’e bu bakışı edinmeli ve gereğini
hemen yapmalıyız.
İşte bu eser; çocuklar için hazırlandığı halde; birçok hususta, çocukların bilgi seviyesinde kalan bizlere
de, eksiklerimizi tamamlama imkanını, biz büyüklere veriyor.
Hitap çocuklara ise de, aslında birçok mes’elelerde çocuk seviyesinde kalmış olan bizlerin anlayış ve
yorumlama boşluklarını da, doyuracak ve giderecek mahiyettedir.
Üniversitede yıllaca hocalık yapmış olan bu fakire; yeni bilgi, yeni bakış ve yeni algılayışlar sunan bu
eser; okuyan herkese belki yeni şeyler öğretmeyecek, zira bildiğimiz konuları sunuyor.
Fakat bildiklerimize yeni bir bakış, farklı bir anlayış, değişik bir yorumlayış katarak; bildiklerimizle;
çok daha renkli, çok daha heyecanlı bir şekilde karşılaşma ve tanışma imkanı veriyor.
Mânevî bambaşka bir atmosferle, heyecanlı bir soluklanmayla bizleri başbaşa bırakıyor.
Öyleyse hep beraber
Çocuklarımızla el ele
Edinelim yepyeni
Haber üstüne haber
Teşekkürler
Püfür püfür estirilen
Bizlerden yana
Bilgilerden yele