Kim İtiraz Ediyor?

93

Türkiye’nin bugün yaşadığı kanlı ortamın barış süreci denen soytarılıkların, anaların ağlamasın denen yüzsüzlüklerin sonucu olduğuna aklı başında kim itiraz ediyor?

Yani, aklını şeytana satmamış kim itiraz edebilir?

Dedik ki;

“şeytanla pazarlık yapılmaz!”

Bize, şeytan muamelesi yaptılar.

Dedik ki;

“Analar ağlamasın oyunu yapmayın, biz sizden daha çok bunu istiyoruz. Ama bu yaptığınız, teröre destektir.”

Bize, kandan beslenenler muamelesi yaptılar.

Gelinen nokta, barış süreci oyununun, analar ağlamasın tezgâhının sonucudur.

Bugün akan kandan, barış sürecine destek verenler, analar ağlamasın tezgâhının içinde olanlar sorumludur.

Zaten, her ŞEHİT cenazesinde, ŞEHİT yakınlarının KENDİLİKLERİNDEN gösterdikleri tepkiler, bu gerçeğin çok açık ifadesidir.

Artık, ŞEHİTLER adeta kaçırılarak defnedilmekte, gizlice defnetmek için özel gayretler saf edilmektedir.

Ama güneş balçıkla sıvanmaz.

Bir de, tepkisini gösteren ŞEHİT yakınlarına hakaret modası başladı ki, bu durum, barış sürecine destek verme soytarılığından daha da şeytanî ve daha da vahim bir durumdur.

Tehdit de ayrı bir konu.

Nedir tehdit?

400 milletvekili verirseniz, bu işler biter.

Allah Allah!

Peki, şimdi neden bitmiyor?

400 vekil ile nasıl bitirmeyi düşünüyorsan, şimdi de aynı yöntemi kullanarak bitir.

Yani, 400 şantaj mı?

Kenan Evren’in ihtilal yapmak için işlerin olgunlaşmasını bekledik dediği gibi, daha çok kan dökülmesini mi bekliyorsunuz?

Madem, 400 alınınca bitecek, şimdi bu reçete ile neden bitirmiyorsunuz?

Daha çok ananın ağlamasını mı bekliyorsunuz?

400 alınınca bitirecek reçeteler şimdi neden devreye girmiyor?

400 ile başka hesaplar mı yapılmak düşünülüyor?

Ayrıca, şimdi hangi yetki eksik de, 400 alınınca yeni bir yetki olacak?

Bakın, bu gidişat, tahammül sınırlarını aşan bir gidişattır.

Her gün 3-5 tane ŞEHİT haberi insanımızın bütün sinirlerini yıpratmış ve insanımızı olağanüstü germiş bulunmaktadır.

Bir de, dün teröristlerle kucak kucağa oturanlar ve gazetelerde, televizyonlarda bu kucak kucağa oturanları alkışlayanlar, onlara sonsuz destek verenler, bugün kalkıp, terörist avcılığı yapmıyorlar mı, utanmadan, sıkılmadan…

Bu durum meseleleri gören ve anlayan insanımızı daha da germekte, sinirlerini yıpratmakta ve aklını başından almaktadır.

Bari edebinizle susun ve oturun. Bu kadar ikiyüzlülüğe, bu kadar düzenbazlığa ne kadar tahammül edilebilir?