Eğitim Binasının Yer ve Yapım Tarzı ve Öğretmen-Öğrenci-Yönetim İlişkileri

65

 

Eğitim ve Öğretim görülecek bina yerinin tespiti ve yapım şekli de çok önemli.

Binalar genellikle iş sâhaları, ticaret ortamı ve kalabalık yerlerden uzaklara yapılmalı.

Binanın bizzat kendisi de, yapım tarzı olarak, dış dünyadan soyutlanmış bir durum göstermeli.

Okul Öğrenci’nin dikkatini dağıtacak her şeyden uzak tutulmalı.

Çünkü öğrenmekte, dikkati bir noktaya toplamak asıldır.

Nitekim, Medreseler incelendiğinde yapıldıkları yer ve yapılış tarzları buna somut birer delil ve örnektir.

X

Öğretmen, Öğrenci ve Yönetim arasındaki ilişki; Eğitim ve Öğretim’in üstünde yükseldiği temel taşıdır. Bunlar âdeta sehpanın üç  ayağı gibidir.

Öğretmen Öğrenci ve Yönetim; birbirini asla birbirlerine feda etmemeli.

Bulundukları yerden birinin lehine, öbürünün aleyhine ayrıldıkları an, her üçü de yara alır.

Eğitim ve Öğretim aksar.

Bilhassa Öğretmen – Yönetim arasındaki uyumluluk; Öğrenciyi de uyumlu olmaya zorlar.

Kopukluğun farkına varılması, Öğrenci’yi başıboşluğa, tembelliğe ve hatta disiplinsizliğe yöneltir.

Yönetim – Öğretmen ilişkisi en yüksek düzeyde olmalı.

Bu Öğrenci’ye dolaylı bir şekilde hissettirilmeli.

 

 

Önceki İçerikHayırda Yarışmak (1)
Sonraki İçerikTarihe Düşürülen Notlar…
Avatar photo
1944 yılında İstanbul'da doğdu. 1955'de Ordu ili, Mesudiye kazasının Çardaklı köyü ilkokulunu bitirdi. 1965'de Bakırköy Lisesi, 1972'de İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümünden mezun oldu. 1974-75 Burdur'da Topçu Asteğmeni olarak vatani vazifesini yaptı. 22 Eylül 1975'de Diyarbakır'ın Ergani ilçesindeki Dicle Öğretmen Lisesi Tarih öğretmenliğine tayin olundu. 15 Mart 1977, Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümünde Osmanlıca Okutmanlığına başladı. 23 Ekim 1989 tarihinden beri, Yüzüncü Yıl Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümünde Yakınçağ Anabilim Dalı'nda Öğretim Görevlisi olarak bulundu. 1999'da emekli oldu. Üniversite talebeliğinden itibaren; "Bugün", "Babıalide Sabah", "Tercüman", "Zaman", "Türkiye", "Ortadoğu", "Yeni Asya", "İkinisan", "Ordu Mesudiye" ve "Ayrıntılı Haber" gazetelerinde ve "Türkçesi", "Yeni İstiklal", "İslami Edebiyat", "Zafer", "Sızıntı", "Erciyes", "Milli Kültür", "İlkadım" ve "Sur" adlı dergilerde yazıları çıktı. Halen de yazmaya devam etmektedir. Ahmed Cevdet Paşa'nın Kısas-ı Enbiya ve Tevarih-i Hulefası'nı sadeleştirmiş ve 1981'de basılmıştır. Metin Muhsin müstear ismiyle, gençler için yazdığı "Irmakların Dili" adlı eseri 1984'te yayınlanmıştır. Ayrıca Yüzüncü Yıl Üniversitesi'nce hazırlattırılan "Van Kütüğü" için, "Van Kronolojisini" hazırlamıştır. 1993'te; Doğu ile ilgili olarak yazıp neşrettiği makaleleri "Doğu Gerçeği" adlı kitabda bir araya getirilerek yayınlandı. Bu arada, bazı eserleri baskıya hazırlamıştır. Bir kısmı yayınlanmış "hikaye" dalında kaleme aldığı edebi yazıları da vardır. 2009 yılında GESİAD tarafından "Gebze'de Yılın İletişimcisi " ödülü kendisine verilmiştir.