Bilim ve Gelecek Bakanlığı

116

Bilim ve gelecek bakanlığı Bugün(24/04/2009) gazetelerde bu isimde bir bakanlığın kurulacağı haberini okuduğumda çok heyecanlandım. Lise yıllarımda geliştirdiğim bir sürü projeden en önemsediğim bir proje idi. Hatta ismini de “Bilim ve teknoloji bakanlığı“, “Gelecek bakanlığı“, “Bilim ve gelecek bakanlığı” olarak koymuştum bile. Aradan 34 yıl sonra bunun gerçekleştiriliyor olması beni gerçekten çok sevindirdi. O tarihlerde ülkenin geri kalmışlığı, demokrasi problemleri ve diğer problemlerin çözümünün; ülkenin önüne koyulacak her alandaki büyük ülkülerle olacağına inanıyordum. Gerçi ülkemiz Planlı kalkınmaya geçmiş Devlet Planlama Teşkilatının(DPT) hazırladığı kalkınma planları vardı. Fakat onların uygulamalarda çok başarılı olmadığını da hep beraber görüyoruz. Ama hiç yoktan iyiydi.

24.07.1963 tarihinde Ülkemizde Bilim ve teknolojiyi geliştirme görevi 278 sayılı kanunla kurulan TÜBİTAK’a verilmiştir. Bugünkü gelişmişlik düzeyine bakıldığında ise bu kurum bilim ve teknoloji adına ne yapmıştır ben çok fazla bilgi sahibi değilim. Soyut Düşünce yazılarımda da belirttiğim gibi “Bilim soyut düşüncenin ürünüdür. Gündelik olaylarla ve hayatla uğraşmak düşünmeye engeldir. Düşünmede ancak soyut kavramlarla bir değer ifade eder ve anlamlı hale gelir. Bilimsel bir bilgi ancak soyut düşünce ile anlaşılır. Soyut düşünceden yoksun kişiler bilimi kavramada zorluk çektiğinden ya bilimi reddederler veya bilimi anlamaktan ve bilimle uğraşmaktan vazgeçerler. Dünyada bilim ile ilgili gelişmeler bakıldığında hangi ülkeler bilimde, fende, felsefede, sanatta ileri iseler o ülkelerde soyut düşünce gelişmiştir. Soyut düşüncedeki gelişmişlik ülkelerin her konu ile ilgili gelişmişliği ile doğru orantılıdır.”(Soyut Düşünce(2))

Özel sektörümüz ne yapmıştır. Onlarda bilim ve teknoloji üretme konusunda karnelerinin iyi olduğu söylenemez. Demek ki bu kumaştan iyi elbise olmuyor terziler ne kadar iyi olursa olsun. Bizim önce iyi kumaş üretmemiz için iyi kumaş malzemeleri ve iyi tezgahlar bulmamız gerekiyor sonrada bu kumaşları işleyebilecek iyi terziler yetiştirmemiz gerekiyor. Son yıllarda yapılan yasal düzenlemelerle AR-GE yatırımlarına hem teşvik veriliyor, hem de firmalar bu konuda biraz daha duyarlı gibi gözüküyor.

1990’lı yıllarda bir Bilişim Kurultay’ında özel bir çalıştaya katılmıştım. “Gelecek bakanlığı”  konusu gündeme alınmıştı. Epeyce bir umuda kapılmış, heyecanlı ve verimli bir çalıştay olmuştu. Başlangıçta Başbakana bağlı bir birim olarak kurulsun sonrada bakanlık haline gelsin diye bir sonuç çıkmıştı.

 Kalkınmış ülke olabilmek için temel bilimler konusunda öncelikleri belirleyip, gerekli yatırımları yapmamız gerekiyor. Kalkınmışlığın temel göstergesi teknoloji üretmektir. Bizler ancak ileri teknoloji konusunda akıllı yatırımlar yapabilirsek ülkemizin yaşam kalitesi de artacak aynı zamanda da moral bulacaktır. İnsanımız bu ezilmişlik ve kendini küçük görme duygularından sıyrılıp kendine güvenen, üreten, morali yüksek bireyler olacaktır. Bu da Demokrasinin yerleşmesine bir şekilde ön ayak olacaktır.

Avrupa Nükleer Araştırma Merkezi (Europen Center for Nuclear Research CERN) dünyanın en büyük parçacık fiziği araştırma merkezidir ve 1954 yılında 12 Avrupa ülkesi (Almanya, Belçika, Danimarka, Fransa, Yunanistan, İtalya, Norveç, Hollanda, İngiltere, İsveç, İsviçre, Yugoslavya) tarafından kurulan bilim araştırma merkezidir. Daha sonraki yıllarda Avusturya, İspanya, Portekiz, Finlandiya, Polonya, Macaristan, Çek cumhuriyeti, Slovakya, Bulgaristan’ın katılımı ile üye sayısı 20’ye çıkmıştır. Türkiye gözlemci üye olarak katılmaktadır. CERN deneylerinde elde edilen bilgilerden pazara yönelik ürünler üretip kurdukları CERN-TECH firması ile de dünya pazarlarında ürünlerini pazarlamaktadırlar.

Bizde CERN’in kuruluşundan iki yıl sonra 1956 yılında Atom enerjisi Komisyonu Genel sekreterliğini kurmuşuz 6821 sayılı yasa ile. Merkezi Ankara’da Başbakanlığa bağlı bir kurum olarak. 1982 yılında da 2690 sayılı yasa ile ismini Türkiye Atom Enerjisi Kurumu adı ile yeniden yapılandırmaya gidilmiş. Her zaman söylediğimiz gibi başlangıçlar güzel ancak sonuçları aynı güzellikte olamamış.

Türkiye’de Bilimin ve teknolojinin gelişmesi için önümüzdeki günlerde “Bilim ve gelecek bakanlığı“‘nın kurulması ülkemizin önünü görmesi açısından da çok önemli olduğu gibi sağlıklı öngörülerle ülkemizin hak ettiği seviyeye çıkması bakımından önemlidir. Dünya milletler camiasında daha saygın bir yer edinmesi, halkının daha refah içinde yaşaması adına seviniyorum. İnşaallah gerçekleşir.