Hayatımızın belli dönemlerinde bir çoğumuzun, yaşanan önemli olaylar karşısında “bize bir şey olmaz” mantığı ile hareket ettiği olmuştur.
Geçmişte bir büyüğümle sohbet ederken 1980 ihtilali öncesi yaşanan sağ-sol çatışmasında, devletin konuya müdahale edebileceği söylentileri çıktığında, “ülkede bu kadar çok kişiyi hapsedecek hapishanenin bile olmadığı dolayısıyla “bize bir şey olmaz” şeklinde düşündüklerini söylemişti.
Ancak biliyorsunuz ihtilal gerçekleşmiş ve ülkemizde büyük çoğunluğu barındıracak hapishanelerin var olduğu herkes tarafından öğrenilmiştir.
Aynı hatayı ben de yapmıştım: 28 Şubat sürecinde İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesinde öğrenciyken, “okula başörtüsü yasağı gelecek” söylentisi çıktığı zaman, “başörtülü öğrenci sayısının en fazla olduğu okulda böyle bir şey yapmazlar, bize bir şey olmaz” mantığı ile hareket etmiştim.
Sonuçta bizim okul başörtüsü yasağında pilot okul seçilerek, ikna odalarının kurulduğu, en sert başörtüsü yasağı uygulamasının yapıldığı yer haline geldi.
Tabii ben bu durumda hayatımın belki de en büyük şokunu yaşamam sebebiyle, bundan sonra yaşadığım olaylarda “bize bir şey olmaz” mantığının ne kadar yanlış sonuçlar doğurduğunu idrak ederek hareket etmeye çalıştım.
Yine son dönem tarihimize bakıldığında, özellikle Balkan Savaşları esnasında o dönem yöneticileri Bulgar Kralının ziyareti sırasında yaptığı görüşmelerden, devlete başkaldırmayacağı izlenimini edinmişler, bu nedenle tedbir almamışlar ve sonuçta Türk milleti tarihinin en acı kayıplarından birini yaşamıştır.
Günümüze baktığımızda ise ülkemizin içerisinde bulunduğu bölünme tehdidi karşısında bazılarının, hala “ülkede bir çakıl taşı verilmez, ülke bölünmez, elbet bir müdahale eden çıkar” şeklinde düşündüğü görülmektedir.
Basına “Türkiye’nin üç tarafı deniz , üç tarafı Kürdistan” demeçlerinin verildiği, çözüm süreci adı altında en son bölücü başını hapisten çıkarma planlarının yapıldığı bir ortamda, bu tarz bir düşünce, kanaatimce ülke geleceğine dair sorumluluk almamak ve yükü başkalarının üzerine atmak için bulunan en temel bahanelerden biridir.
Çünkü tarih ve yaşananlar bize göstermektedir ki geleceğe dair konularda hayalci davranıp “bize bir şey olmaz” şeklinde hareket edenler neticede en büyük kayba uğrayanların başında gelmektedir.
İster kendi hayatımızda isterse devletlerin hayatında olsun olaylar karşısında tedbir alıp taşın altına elini sokanlar ise, başarısız olsalar dahi, günü geldiğinde var olma güçlerini korumuşlardır ve koruyacaklardır.
Saygılarımla…