Ümit Yalım Yazısı: (ALINTI)
Tayyip Erdoğan ile Vladimir Putin arasında 04 Eylül 2023’te, Rusya Federasyonu’nun Soçi kentinde yapılan görüşme son derece sönük geçti. Basın yayın kuruluşları ile İletişim Başkanlığı tarafından yapılan açıklamalarda görüşme sırasında, Tahıl Koridoru, Ukrayna krizi, Akkuyu Nükleer Enerji Santrali gibi konuların gündeme geldiği belirtildi. Ancak gündeme getirilen konular arasında Rus Savaş Gemisi’nin Şükrü Okan Gemisi’ne 13 Ağustos 2023’te, Karadeniz’de yaptığı baskın yok.
Rusya Federasyonu Donanmasına ait 368 borda numaralı Vasily Bykov Savaş Gemisi, 13 Ağustos 2023 Pazar günü, Karadeniz’de seyir halinde olan Şükrü Okan Gemisi’ne önce uyarı ateşi açtı daha sonra da gemiye baskın düzenleyerek denetim yaptı. Sahibi ve mürettebatı Türk olan kuru yük gemisi Şükrü Okan Ukrayna’nın İzmail limanına gidiyordu.
Şükrü Okan Gemisi Palau bayrağını taşıyor. Palau Cumhuriyeti, Büyük Okyanus bölgesinde, Filipinler’in güneydoğusunda yer alan, sekiz ana ada ile yaklaşık 250 adacıktan oluşan adalar ülkesidir. Türk gemileri, vergi avantajı, banka anlaşmalarında kolaylık sağlaması ve daha kolay personel bulmak gibi nedenlerle yabancı ülkelerin bayrağını tercih ediyor. Türk Armatörlerin sahip olduğu ticari gemilerin tonaj olarak %72’si yabancı ülke bayrağı taşıyor.
Rus Savunma Bakanlığı, Şükrü Okan Gemisi’ne yapılan baskın ve denetimin video görüntüleri ile fotoğraflarını bütün dünyaya servis etti. Videoda, gemiye helikopter ile inen Rus askerlerinin, Türk kaptan ve mürettebatı savaş suçluları gibi sıraya dizdiği, mürettebata diz çöktürüp ellerini enselerinin arkasına getirmelerini sağladığı görülüyor.
Şükrü Okan Gemisi’nin 13-14 Ağustos 2023 tarihlerinde izlediği rota BBC News Türkçe haber kanalı tarafından yayınlandı. İstanbul Boğazı’ndan çıkış yapan geminin batı istikametine dönerek İstanbul sahillerine 30 deniz mili mesafeden seyir yaparak ilerlediği görülüyor.
Erdoğan ve iktidarına destek veren Daily Sabah Gazetesi, Rusya’nın uyarı ateşi açarak helikopter ile baskın düzenlediği Şükrü Okan Gemisi’nin baskın sırasında Türkiye’nin kuzey batı kıyılarının 60 km (37 mil) açığında uluslararası sularda fakat İstanbul yakınlarında bulunduğu haberini verdi. Gazete hesaplamayı 1,609 km kara mili üzerinden hesaplayarak 37 mil mesafede olduğunu yazmış Ancak hesaplamanın 1,852 km deniz mili üzerinden yapılması ve geminin 32 deniz mili mesafede olduğu belirtilmeliydi.
RUS SAVAŞ GEMİSİ’NİN ŞÜKRÜ OKAN GEMİSİ’NE BASKIN DÜZENLEDİĞİ BÖLGE TÜRK KITA SAHANLIĞI’DIR !…
Türkiye’nin Karadeniz’deki karasuları 12 mildir. Türkiye, 1986’da Özal Hükümeti döneminde Karadeniz’de 200 millik Münhasır Ekonomik Bölge/Kıta Sahanlığı ilan etti. Rus Savaş Gemisi’nin Şükrü Okan Gemisi’ne baskın düzenlediği bölge 12 millik Türk Karasularının dışında fakat 200 millik Türk Kıta Sahanlığı/Münhasır Ekonomik Bölgesi’nin içindedir. Türk Kıta Sahanlığı/Münhasır Ekonomik Bölgesi uluslararası sular statüsündedir. Ancak, Türkiye’nin Kıta Sahanlığı/Münhasır Ekonomik Bölgesi’nde hükümranlık hakları vardır.
Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi Madde 58 ve 78’e göre Rus Savaş Gemisi’nin, Türk Münhasır Ekonomik Bölgesi/Türk Kıta Sahanlığında sadece seyir serbestisi hakkı vardır. Rus Savaş Gemisi, Türk Kıta Sahanlığı’nda uyarı ateşi açamaz, gemileri durduramaz ve gemilere baskın yapamaz.
RUSYA, MONTRÖ SÖZLEŞMESİ, BM DENİZ HUKUKU SÖZLEŞMESİ VE ULUSLARARASI HUKUKU İHLAL EDİYOR !…
1936 Montrö Boğazlar Sözleşmesi, Türkiye’nin emniyeti ve Karadeniz sahildarı Devletlerin Karadeniz’deki emniyetini korumak maksadıyla imzalanmıştır. Rusya da sözleşmeye taraftır ve sözleşme hükümlerine uymakla yükümlüdür. Rusya Federasyonu, Şükrü Okan Gemisi’ne baskın düzenleyerek Karadeniz’deki seyir güvenliğini tehlikeye atmış ve taraf olduğu Montrö Sözleşmesini ihlal etmiştir.
1982 Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi Madde 110’da bir savaş gemisinin açık denizde hangi durumlarda gemiyi durdurup denetleme hakkına sahip olduğu açıkça belirtilmiştir. 1958 Açık Deniz Sözleşmesi Madde 1’e göre karasularının ötesi açık denizdi. Ancak, açık deniz tanımı 1982’de değiştirildi. 1982 Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi Madde 86’ya göre açık deniz Münhasır Ekonomik Bölge’nin ötesi yani 200 milin ötesidir. Karadeniz, Ege Denizi ve Akdeniz’deki karşılıklı kıyılar 400 milden daha az olduğu için artık anılan denizlerde açık deniz alanı kalmamıştır. Açık deniz sadece okyanuslarda mevcuttur. Karadeniz açık deniz olmadığı için Türk Kıta Sahanlığı’nda Şükrü Okan Gemisine savaş gemisi ile baskın düzenleyen Rusya Federasyonu, hem BM Deniz Hukuku Sözleşmesini hem de Uluslararası Hukuk’u ihlal etmiştir.
SAVUNMA BAKANLIĞI VE DENİZ KUVVETLERİ KOMUTANLIĞI’NIN NAVTEX SORUMLULUĞU VARDIR !…
Rus Savaş Gemisi’nin Şükrü Okan Gemisi’ne baskın düzenlediği bölge Savunma Bakanlığı ile Deniz Kuvvetleri Kuzey Deniz Saha Komutanlığı’nın sorumluluk alanı içindedir. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’na bağlı Seyir Hidrografi ve Oşinografi Dairesi Başkanlığı, Karadeniz, Ege ve Akdeniz’de IMO (International Maritime Organization-Uluslararası Denizcilik Örgütü)’ya deklare edilmiş NAVTEX sorumluluk alanında seyir duyurusu yayınlayarak seyir güvenliğini sağlamaktan sorumludur. Rus Savaş Gemisi’nin Şükrü Okan Gemisi’ne baskın düzenlediği bölge Seyir Hidrografi Dairesi’nin NAVTEX sorumluluk alanının içindedir.
İÇİŞLERİ BAKANLIĞI VE SAHİL GÜVENLİK KOMUTANLIĞI, TÜRKİYE’NİN HÜKÜMRANLIK HAKLARINI KORUMAKLA GÖREVLİDİR !…
İçişleri Bakanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı, Karadeniz Türk Kıta Sahanlığı/Münhasır Ekonomik Bölgesinde de Türkiye Cumhuriyeti’nin hükümranlık haklarını korumakla görevli ve sorumludur.
Rus Savaş Gemisi’nin Şükrü Okan Gemisi’ne baskın düzenlediği bölge Sahil Güvenlik Komutanlığı’nın sorumluluk sahasının içindedir.
İLETİŞİM BAŞKANLIĞI’NIN AÇIKLAMASI TÜRKİYE’NİN HÜKÜMRANLIK HAKLARINI VE ULUSLARARASI HUKUKU YOK SAYIYOR !…
Rus Savaş Gemisi’nin Şükrü Okan Gemisi’ne baskın düzenlemesi hakkında son derece cılız açıklama yapan İletişim Başkanlığı’na hatırlatalım; 1958’deki Açık Deniz Tanımı 1982’de değiştirildi. Karadeniz, AÇIK DENİZ DEĞİLDİR. Okyanuslar açık denizdir.
Palau bayraklı Şükrü Okan Gemisi’nin Türk vatandaşı mürettebatının haklarını ve Karadeniz Türk Kıta Sahanlığı’ndaki hükümranlık haklarımızı korumaktan Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Hükümeti sorumludur. İletişim Başkanlığı yaptığı açıklama ile Türkiye’nin hükümranlık haklarını ve Uluslararası Hukuk’u yok sayıyor.
ERDOĞAN VE AKP HÜKÜMETLERİ YERLİ VE MİLLİ Mİ ?…
1982 BM Deniz Hukuku Sözleşmesi imzalandıktan sonra Brezilya, Uruguay, Pakistan, Hindistan, Bangladeş ve Malezya BM’ye başvurarak bildirimde bulundular. Anılan bildirimlerdeki, “Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi hükümleri, Kıta Sahanlığı/Münhasır Ekonomik Bölgede, Sahildar Devletin izni olmadan, diğer devletlerin özellikle silah veya patlayıcı madde kullanılması dahil olmak üzere Askeri Tatbikat ya da Manevra yapmasına izin vermez” ifadesi BM Deniz Hukuku Bültenlerinde yayınlandı.
Malezya bile kendi kıta sahanlığında diğer devletlerin atış ve tatbikat yapmasına müsaade etmezken, Türkiye’nin Doğu Akdeniz Kıta Sahanlığında Yunanistan askeri tatbikat yapıyor, Karadeniz Kıta Sahanlığımızda Rusya atış yapıyor ve Şükrü Okan Gemisi’ne baskın düzenliyor.
Türk Askerinin başına çuval geçiren ABD’ye nota vermeyen/veremeyen, Doğu Akdeniz Kıta Sahanlığımızda askeri tatbikat yapan ve 20 Türk Adası ile 2 Türk Kayalığını işgal eden Yunanistan’a nota vermeyen/veremeyen, Karadeniz Kıta Sahanlığımızda Şükrü Okan Gemisi’ne baskın yaparak Türk mürettebata savaş suçlusu muamelesi yapan Rusya Federasyonu’na nota vermeyen/veremeyen Erdoğan ve AKP Hükümetlerinin milli ve yerli olmadıkları bizzat kendileri tarafından tescil edilmiştir.
Ümit YALIM
Milli Savunma Bakanlığı Eski Genel Sekreteri