Halk Üniversitesi: KO-MEK

17

Kısa adıyla KO-MEK, Kocaeli Meslek ve Sanat Eğitim Kursları. Tam bir halk üniversitesi. Meslek edinmek mi istiyorsunuz yeri KO-MEK, sanatla meşgul olmak mı istiyorsunuz yeri KO-MEK, sosyal çevre mi istiyorsunuz yeri KO-MEK. Hatta psikiyatristlerin terapi ve rehabilite için reçetelerine yazabileceği en iyi ilaç KO-MEK.

Zorunlu emeklilik sonrasında, adına bunalım denmese de, düştüğüm boşlukta bana KO-MEK kursları ilaç gibi geldi. Yağlıboya resim kursuyla ilk adımımı attım KO-MEK’e. Aynı anda filografi dersi aldım usta öğreticilerden. Ney kursuyla musiki alanına girmiş oldum. İlk yardım ve Arapça dersleriyle hayatımı iyice doldurdum. Ahşap boyama kursunda edindiğim bilgiler sonucunda, geri dönüşüme atılan her eşyaya bir sanat eserine dönüşecek malzeme gözüyle bakıyorum.  Altmış yaşımdan sonra öğrenci olmanın, yeni bir hayata başlamanın heyecanını aldığım kursların her dersinde yaşadım, hala yaşıyorum. Şimdi de bambu ipiyle yaptığım sepetlere bakarak mutlu oluyor, üreteceğim eserlerin hayalini kuruyorum. Bir dönem devam ettiğim aşçılık kursu sonunda profesyonel aşçı olamasam bile artık kendimi mutfağa daha yakın hissediyorum.

Sanat da zanaat da, altın bileziktir. Öğrenmenin yaşı yoktur. Bir gün lazım, çevreme de faydam olur düşüncesiyle elektrik tesisat kursuna başvurdum. Yakında başlayacak kurs sonunda yeni biz zanaat sahibi olacağım. Adı, Elektrik Tesisat Ustalığı.

Kursların kurucusu ve işleticisi Kocaeli Büyükşehir Belediyesi. Belediye, 2005’te başlamış yetişkin eğitimi faaliyetine.  378 branşta kurs veriliyormuş. Organizasyon her yıl biraz daha olgunlaşmış. Öğreticiler, işi ciddiye alıyor, aynı zamanda yetkin kişiler. Öğretim, akademik değil, pratik seviyede. Disiplin, olması gereken kadar. Katılımcılar, ağırlıklı olarak kadınlar ve orta yaştakiler. Emekliliğini bu kurslarda verimli hale getirenler de az değil. Yönetimdeki hiyerarşi, kontrol ve denetim gözden kaçmıyor. Yöneticilerin ve öğreticilerin yaptığı toplantılar, hazırladıkları raporlar, işin ciddiye alındığını gösteriyor. Yılsonunda yapılan sergiler, tam bir marifet panayırı.

İnsanın olduğu her yerde sıkıntı da, suistimal de vardır. Kursların yapıldığı mekanların daha verimli kullanılabileceğini, personelin daha tasarruflu, rantabl değerlendirilebilineceğini söylemek, yanlış olmaz. Hizmet kalitesini düşürmeden bazı noktalarda tasarrufa başvurmak, hizmetin devamlılığı açısından gerekli görünüyor. Kursiyerlerden bir miktar katılım ücreti almanın, kursa devamlılığı artıracağını, öğretme ve öğrenme kalitesini yükselteceğini, belediye bütçesindeki yükü azaltacağını düşünmekteyim.

KO-MEK benzeri kursların İSMEK, SAMEK isimleriyle komşu illerde var olduğunu biliyorum. Ancak İstanbul ve Sakarya’da ne kadar başarılı oldukları konusunda bir bilgim yok. Temennim, bu tür kurumların sayılarının artması. Meslek edindirme ve sanat eğitimi kursları hiç şüphesiz, takdir ve teşekküre değer; güzel bir proje. Bu projeyi üretenleri, özellikle Kocaeli’nde KO-MEK’i kurup faal hale getirenleri, marifet iltifata tabidir mucibince tebrik etmek, değerbilirliğin gereğidir.

Kocaeli, Türkiye’nin birinci derecede sanayi şehri olarak bilinir. Bu, doğrudur. Çarşıda, pazarda,  emekli veya çalışan işçilerin çokluğu dikkatlerden kaçmaz. Son dönemde bu olgu değişmeye başladı. Sivil toplum kuruluşları için yapılan yatırımlar, Kongre Merkezi ve bu Merkez’de yapılan etkinlikler, her yıl bir tema üzerine toplanan Kartepe Zirvesi, kente entelektüel boyut katmış görünüyor. Sosyo-kültürel hayat, belki pek çok kente göre daha dinamik. Her anlayıştaki ve beklentideki kişi için, Kocaeli’nde bir etkinlik mevcut. Yeter ki değerlendirilmek istensin. Üniversite yönetiminin ve akademisyenlerinin, Kocaeli’nin kültür hayatını zenginleştirmek için bir çaba içinde olduğunu söylemek isterdim, henüz yeterli değil. Sezar’ın hakkını Sezar’a vermek gerekir; Kocaeli’nde kültür iklimi oluşmasındaki gayretinden dolayı KBB yönetimini içtenlikle tebrik ediyorum.

Yap bir iyilik, at denize; balık bilmezse Hâlık bilir, demiş atalarımız. Bir iyilik, hayır, güzellik yapanın, o güzellik devam ettiği müddetçe, kişi ölmüş dahi olsa, sevap kazanacağına inanırız. Öğrenmenin yaşı yoktur, ilim Çin’de de olsa alınmalıdır, deriz. KO-MEK, kültür, sanat meslek olarak kendimize yapacağımız yatırımlar adına imkânlar sunuyor bize.

Meyveli ağaç taşlanır, güzellik fesatlık uyandırır, şüphesiz KO-MEK kurslarını eleştirenler, hatta değersizleştirenler olacaktır. İt ürür, kervan yürür. Benim de, güzelliğin mükemmelleşmesi amacına yönelik eleştirilerim var. Çalışanların fedakârlığı, çalışmalardaki iyi niyet, eleştirilerimi dillendirmeme izin vermiyor.

Güzellikler çoğalsın, kıymet bilenlerin sayısı artsın, KO-MEK var olsun.