Kızılderili kırda gezinirken yumurtaları üzerinde kuluçkaya
yatmış bir yaban tavuğuna rastlar. Etrafına bakınırken ileride üç kartal
yumurtası görür ve yumurtaları alır yaban tavuğunun üzerinde yattığı
yumurtaların arasına koyar. Zamanı gelince yumurtalardan civcivler çıkmaya
başlar. Civcivler arasında siyah kanatlı üç civcivde vardır. Tavuk anne
yüreğiyle civcivleri büyütür. Civcivler piliç olmuştur. Siyah kanatlı bu üç
piliç farklıdır daha iriyarıdır.
Gökte uçuşan kartalları gören siyah kanatlı bu piliçler
diğer piliçlerden ayrılarak gördükleri kartallara doğru kanat açarlar. Çükü
onlar da birer kartaldır artık.
Yaban tavukları kırlarda yaşamlarını sürdürmeye çalışırken
yüksek tepelerin hâkimi kartalların yemi olmaya namzettirler artık.
*
Zamanın emperyalist ülkelerince tarumar edilmiş Osmanlının
küllerinden bir millet doğacaktı. O millet Çanakkale savaşlarından tanıdığı
kartalını bekliyordu. Çünkü o millet uçmaya hazır bekleyen bir kartaldı.
Beklediği kartal sarı saçlı mavi gözlü beyaz yeleli müthiş Türk başbuğ Mustafa
Kemal’di. O millet, tarihi kahramanlıklarla dolu Hz. Peygamberin methiyesine
mazhar olmuş Müslüman Türk milleti idi.
Başbuğun önderliğinde, kartal yuvasını yeniden yapılandırma
sancısını çeken o millet emperyalist güçlere karşı verdiği amansız savaşların
sonucunda bağımsız devletini yeniden kurmuştu, yuvasına kavuşmuştu. O yuva, son
kalesi Anadolu topraklarında modern bir Türk devleti, bağımsız bağlantısız bir
cumhuriyetti.
*
Başbuğ için asıl savaş şimdi başlıyordu. Sıcak savaşlardan
yorgun çıkmış, yetişmiş insanını bu savaşlarda kaybetmiş, okur/ yazar oranı
yüzde beşi geçmeyen cahil bırakılmış imanı güçlü bir halk.
Cehaletin belini kırmak amaçlı yapılacak ilk iş eğitim
seferberliğini başlatmak olacaktı. Muasır medeniyetler seviyesine erişmenin
gerektirdiği inkılâplar yapılmalıydı. Milletleşmenin sağlam omurgasını çağa
uygun yeniden inşa etmek gerekirdi. Çağdaşlaşmanın parametrelerini hayata
geçirmek gerekirdi.
Başbuğ, deneyimli kadrosuyla birlikte bu inkılâpları,
kararlı ve tavizsiz bir inançla gerçekleştirerek bağımsız Türkiye
Cumhuriyeti’ni dünya milletler camiasında saygın yerine oturtmanın mutluluğuyla
çok sevdiği milletine veda ederek sonsuzluğa kanat vurmuştu. Cumhuriyet Türk
gençliğine emanetti.
*
Başbuğumuzun, her biri birer kartal olan Türk milletini
kırlardan alarak yeniden oturttuğu kartal yuvasını yıkmaya yönelik, dün olduğu
gibi bugün de küresel güçlerin güdümünde değişik terör odaklı ihanet şebekeleri
işbaşında yıllardır verdikleri asimetrik saldırılarını sürdürmektedirler. Türk
kültür genleriyle beslenmemiş sosyal yobazlar ile din yobazları o eşsiz insanın
felsefesini kavramak istemedi. Hazmedemedi. Çünkü ihanet odaklarının
kuluydular. Küresel güçler bu yumuşak dokuyu kullanarak çoğu kez ülkemize
saldırıları sonucu hala kan ve gözyaşı akıtmaya sebep olmaktalar. Stratejik
konuma haiz ülkemizle alakalı farklı hesapları vardır. Üniter, bağımsız devlet
yapımız iç ve dış ihanet odaklarınca kuşatılmış durumdadır
Asıl hedefleri Çağdaş üniter Laik Cumhuriyeti
dönüştürmektir.
*
İçinden geçmekte olduğumuz bu zaman tünelinde millet olarak
bütünlüğümüzü koruyarak daha güçlü olma zamanıdır, dayanışmaya güç verme
zamanıdır.
Vatanımızın bütünlüğü, milletimizin güvenliği adına savaşan
askerimize, polisimize başarıları için dua ederken, bu uğurda hayatını kaybeden
şehitlerimizi rahmet ve minnetle yâd ediyorum, acılı şehit ailelerimize
sabırlar diliyorum.
*
Millet olarak ihanet odaklarına karşı, ağababalarına karşı
daha da güçlenerek çıkacağımız azim ve kararlığıyla yeni yıl 2023 e merhaba
diyoruz. Milletimiz adına, ülkemiz adına, insanlık adına hayırlara vesile
olması dileğiyle mümtaz değerlerimizin, vatanperver yurttaşlarımızın yeni
yılını kutluyorum.
Edep, sevgi ve saygı dileklerimizle…