Ne Dediğinizi Duymuyoruz Çünkü Kim Olduğunuzu Biliyoruz…

95

Yaklaşık 20 yıldır ülkeyi
yönetiyorsunuz, bilmediğimiz çok az yönünüz kaldı.

Dün, sizi “parmağında
bir yüzüğünden başka serveti olmayan”,
“eğer bir gün zengin olduğumu
duyarsanız bilin ki haram yemişimdir” diyen, “alnı secdeye değen” insanlar
olarak görüyorduk.

Dün, “Yolsuzluk,
Yoksulluk ve Yasakları (3Y)
kaldıracağız” sözünüze inanıyorduk.

Dün, “Dicle’nin kenarında
bir kurdun kaptığı koyununun bile mesuliyeti benimdir” diyen Başbakanı
çaresizlerin sığınacağı bir kapı gibi görüyorduk.

Zamanla gördük ki, “Harun
gibi gelmiştiniz ama Karun
gibi oldunuz.”

****

Her şeyin en büyüğünü
yapmayı seviyorsunuz. Önceki dönemlerde hayal dahi edilemeyecek büyük
yolsuzluklar
yaptınız, yapıyorsunuz. Bu yolla zengin olan dar bir kesimin
serveti milletin topyekûn fakirleşmesine yol açabilecek kadar büyüdü.

“Çalıyorlar
ama çalışıyorlar”
propagandası ile “aman
çalsınlar ama yeter ki ülke büyüsün, gelişsin” diye düşünmemizi sağladınız. Ama
düşünemedik ki, çalarak ülke büyütülemez. Çünkü ülke için değil şahsi
çıkarlarınız için çalı(şı)yordunuz.

İşte havuzun suyu
tükenmekte. Ülkemizde 8 seneden beri kişi başına düşen milli gelir sürekli
azaldı
yani millet fakirleşti, fakirleşmekte.

Cumhuriyet tarihinde ilk
defa bu kadar kötü yönetilen bir ekonomi, bu kadar kötü yönetilen bir devlet ile
karşı karşıyayız.

Devlet yönetilemiyor. Kurumlar tel tel dökülüyor.

Avrupa’nın en
düşük ikinci asgari ücreti
bizde. Çin’in asgari ücreti
bile bizi geçti. Avrupa’da çalışanların en fazla yüzde 8-10’unun geliri asgari
ücrete yakın. Bizde çalışanların üçte ikisinin geliri asgari ücret civarında.
Orta direği yok etmek üzeresiniz.

Asgari ücret civarında ve
altında kazancı olanların barınmak ve karnını doyurmak dışında bir hayali
yok.

Ümitlerimizi,
hayallerimizi bile çaldınız.

Zenginlerimizin gözü yurtdışında. Son üç senede 10 bin dolar milyoneri ve 23 bin
iş insanı Türkiye’den yurtdışına göçtü.

Gençlerde
Geniş Tanımlı İşsizlik Oranı Yüzde 42,7
oldu. Üniversite
mezunu gençlerimizin yüzde 35’i işsiz. İyi yetişmiş, dışarıda iş bulma ümidi
olan doktorlarımız, mühendislerimiz, meslek sahibi insanlarımız yurtdışına
göçmekte. “Beyin göçü” ile beşerî sermayemizi yabancılara
kaptırıyoruz.

Buna karşılık ülkemizi 7
milyon
civarında donanımsız, eğitimsiz ve birikimsiz Suriyeli, Afgan vd sığınmacılarla
doldurdunuz.

Sizin zengin
ettiklerinizden bir kısmı ise vergi cennetlerinde kara para aklama derdinde.

****

Dün, “Anayasa
değiştirmekten”
söz ettiğinizde heyecanlanıyorduk.

Dün, “yargı reformu”
dediğinizde gurur duyacağımız düzenlemeler olacağını ümit ediyorduk.

Dün, “seçim kanunu”
değişikliği istediğinizde “istikrar” deyip destekliyorduk.

Dün, yetki
istediğinizde
elinizi kolunuzu bağlayacağınızı düşündüğünüz her şeyi
bertaraf etmenizden gurur duyuyorduk.

Dün, “vesayet rejimini
kaldıracağız”
dediğinizde, “Milli iradeyi hâkim kılacağız”
dediğinizde “gelişmiş bir demokrasimiz olacak” diye seviniyorduk.

Dün, “verin yetkiyi
kardeşinize görün dövizi faizi”
dediğinizde, yetkiniz arttıkça döviz ve
faiz düşer, hayat pahalılığı azalır sanıyorduk.

Meğer ne kadar kolay kandırılmışız
ne kadar çok kandırmışsınız.

Anayasayı öyle bir değiştirdiniz ki otoriter bir yönetim neymiş, “demokrasi
ne kadar güzel bir rejimmiş”
öğrendik.

Milli iradenin temsilcisi TBMM’ni yetkisiz kılıp, bütün yetkileri tek adama
verdiniz.

Yargıyı o kadar yürütmeye
bağladınız ki, adalete güven yerlerde sürünmekte. Mülkiyet hakkı ve özgürlüğümüz
bile güvence altında değil. Özellikle siyasi davalarda, hâkim ve savcılar karar
vermeden önce vicdanlarına değil sizlerin yüzüne bakıyor.

“Askeri vesayet” yerine “parti
devleti”
getirerek eski günleri mumla aratıyorsunuz.

Dinimizi siyasi araç için
kullandınız. “Dindar” olarak en kötü örnekler oldunuz. Yüzünüzden
“dindarın nuru” değil “kindarın öfkesi” yansımakta. “Ahlaksız bir dindarlık”
nasıl olurmuş gösterdiniz. Halkımızı İslam’dan soğuttunuz.

Verdikçe
yetkiyi, ekonomi uçacağı yerde, döviz kurları, faiz ve enflasyon uçuşa geçti.

****

Şimdi hala yetki
istiyorsunuz.

Şimdi yine Anayasa
değişikliği
yine Seçim Kanunu diyorsunuz.

Bugüne kadar verdiğimiz
yetkilerden, yaptığınız değişikliklerden, reformlardan ne hayır gördük ki,
yenilerini talep ediyorsunuz.

Ama artık sizin kim
olduğunuzu iyi biliyoruz.

Bu yüzden Amerikalı
düşünür ve yazar Emerson’un bir sözünü, en güçlü sessiz çığlıklarımızla
haykırıyoruz:

“Kim olduğun
söylediklerini o kadar gölgeliyor ki ne dediğini bir türlü duyamıyorum.”

Önceki İçerikLorem İpsum Dolor Sit Amet
Sonraki İçerikMütefekkir Yazar Av. HİCRAN GÖZE Hanımefendi ileTÜRK KADINI Hakkında konuştuk
Avatar photo
Doğum 20.07.1956 BUCAK-BURDUR Eğitim Cumhuriyet İlk Okulu, Bucak Lisesi (Mezuniyet 1973) İstanbul Üniversitesi Kimya Fakültesi - Kimya Yüksek Mühendisliği (Mezuniyet 1978) İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi (Mezuniyet 1995) Çok sayıda şirket içi ve şirket dışı eğitim programlarına iştirak. (ISO 9000, Toplam Kalite Yönetimi, Verimlilik, İş İdaresi, Pazarlama, İstatistiksel Proses Kontrol, Kişisel Gelişim, Kişisel İmaj ve diğer konularda onlarca eğitim programı) 1978-1980 Akyazı/Sakarya Yonca Süt Fabrikası İşletme ve Laboratuar Şefi 1980-1995 Petkim A.Ş. Yarımca Kompleksi (İşletme Mühendisi, İşletme Şefi, Başmühendis.) 1995-2001 Satış Müdür Muavini 2001-2004 Tüpraş Körfez Petrokimya ve Rafinerisi Ticaret Müdür Yrd. 2004 - 01.02.2007 Tüpraş Körfez Petrokimya ve Rafinerisi Ticaret Müdürü. 01.02.2007 - 30.09.2007 Tüpraş Körfez Petrokimya ve Rafinerisi İnsan Kaynakları Müdürü. 01.01.2008 - 30.10.2008 Yantaş Yavuzlar Plastik A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı. 8. Beş Yıllık Kalkınma Planı Kauçuk Ürünleri Sanayii Özel İhtisas Komisyonu Başkanlığı yaptı. (2001) 03.03.2010- Serbest Avukat Medeni Hal :Evli ve İki Çocuklu Lisan : İngilizce (İntermedite level) Sosyal Faaliyetler :İstanbul Üniversitesi Korosu, Kubbealtı Musiki Cemiyeti ve halen Tüpraş Türk Sanat Müziği Grubunda korist. 250 mühendis üyesi bulunan Petkim Mühendisler Derneği'nde 4 yıl başkanlık yaptı. Kocaeli Aydınlar Ocağı'nda Başkan Yardımcısı, Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev yaptı. Halen Yönetim Kurulu Başkanı. 2001-2002 yıllarında Kocaeli TV' de, "Geniş Açı" adlı siyasi, sosyal, kültürel tartışmaların yapıldığı programın yapımcılığı ve sunuculuğunu yaptı. Halen Kocaeli Gazetesinde haftada bir köşe yazısı yayınlanmaktadır. Bu yazıların tamamı kocaeliaydinlarocagi.org.tr sitesinde yer almaktadır.