Yok, Saydı

86

 

Dikenler arasında açsın diye bekledim,
Emek verdim, büyüttüm; gülüm beni yok saydı.
Üzerine titredim, gece gündüz yokladım;
Ben ağacım diyerek dalım beni yok saydı.

Kuşatıldı dört yanım, kara çıktı tek “Han”ım;
Bastığım topraklarda, sebil oldu hep kanım;
Sırtımdan hançer yedim, canım yanıyor canım;
Arkama güvenirdim, kolum beni yok saydı.

Kendimi hiçe saydım, birlik olalım diye;
Tavizi hep ben verdim, bütün kalalım diye;
Al bayrağın altında biz de gülelim diye,
Töre dedim, il dedim; “il”im beni yok saydı.

Oku fırlatmak için gerildim bir yay gibi,
Hedefe varmak için koştum deli tay gibi,
Karanlık gecelerde var oldum hep ay gibi,
Ömrümü vakfettiğim, yolum beni yok saydı.

Asırlardır bu yerde pazuyla, elle oldum;
Çağları aşarken de töreyle ille oldum,
Adına Türkçe denen, en güzel dille oldum;
Yoluna kurban oldum, dilim beni yok saydı.

Kimi dost bildim ise yollarına çul serdim,
Hiçbir şey istemedim, gerekirse ben verdim;
Turan’da toy toplamak derdimdir, benim derdim;
Ocağım tütsün dedim, külüm beni yok saydı!