Şifre Çözüldü

109

Tarih, kendisinden ders almayan milletleri ve liderleri affetmez. Büyük Ortadoğu projesi ortaya atıldıktan sonra, bu konuda yüzlerce kitap yazıldı, en yetkili adamlardan binlerce makaleler okunup, konferanslar verildi. Eğer bu da yetmedi diyorsanız, ABD Dışişleri Bakanı yani  ikinci derecedeki yetkili ismi Condoleezza Rice, açık  açık  Ortadoğu’nun geleceği hakkında çoktan kararını vermişti. “Bazı devletlerin bölünüp, parçalanacağından” bahsediyordu.

Bu konuda denilen ve söylenenler hemen, hemen uygulama alanına sokuldu ve yaşama geçirildi, yalnız süreç henüz tamamlanmadı. Tunus‘la başlayan domino harekâtı, Mısır’da etkisini gösterdi, sonra Libya’ya atlayarak planını eksiksiz uygulamaya devam etti. Libya’da, Kaddafi‘nin devrilmesiyle yetinilmedi, Libya’nın Apo‘su ! denilen adam petrol bölgelerinin yoğunlukta olduğu kesimi böldü ve orada hakimiyetini kurdu. Geriye kalan çöller buyurun , üstü kalsın, sizin olsun!

Suriye’de işleri uzadı biraz, karşılarında Rusya, Çin ve İran gibi kuvvetli üç ülke var. Hatta bunlardan ikisi Birleşmiş Milletlerde söz sahibi. Çok uğraştılar, hamle üzerine hamle yaptılar yalnız kolay  kolay halledemediler ve edemeyecekleri de görülüyor. Anlaşılan o ki Rusya bu konuda kararlı ve Ortadoğu’da dengenin değişmesini istemiyor.

Suriye’de muhalif kanat çeşitli ülkelerce desteklendi, kuruluş olarak Nato ülkeleri olmak kaydıyla , bunda Türkiye baş aktör oldu ve kendi sınırlarımızda kaçanlara çadır kentler kurduk, yaralılarını hastanelerimizde tedavi ettirdik ve iyileştiklerinde tekrar cepheye gönderdik, el altından silah dahi verildiği de çok yazıldı, çizildi.( İngiltere’de yayın yapan Guardian gazetesi, Türkiye’nin, Suriyeli muhaliflere silah sevkiyatının koordine edilmesi için İstanbul’da bir komuta merkezi kurulmasına izin verdiğini öne sürdü.) Başlangıçta işin içinde Kürtler’den  hiç söz edilmezken sonradan birde baktık ki muhaliflerin başına Kürt lideri geçirmişler.

Türkiye’ye baktığımızda, terör olayları hızını artırarak devam ettirirken birden CHP AKP’ nin açılım projesine kendini dahil etti. Mit’in Oslo görüşmelerini ve AKP nin diğer açılım politikalarını çok başarılı bulmuş oldular ki balıklamasına atladılar. AKP nin önce Kürt politikası, arkasından tepki toplayınca milli birlik ve kardeşlik projesi altında yürüttüğü politikayı; CHP analar ağlamasın, anaların gözyaşları dinsin planıyla ortaya çıktı ve tabi teröristlerin anaları’nında göz yaşları anlaşılınca bu defa şehit analarının gözyaşından dem vurmaya başladılar.

Tabii umdukları gibi gitmedi plan ve işin içine MHP’yi de katmak istediler ve büyük bir tepki ile karşılandığını görünce, (işin özünü hafızalarında saklı tutarak) Projenin adının MHP tarafından konulmasını dahi önerdiler. Şunu hiçbir zaman anlamak istemediler ki terörle müzakere değil, mücadele edilir. Çünkü ellerine tutuşturulan planda böyle yapılması isteniyordu.

Şu anda Türkiye’deki basın, yayın ve medya köşe başlarını tutmuş ne kadar (isimlerinin başına )aydın! Sıfatı eklenmiş eski Marksist ve Kürtçü varsa saatlerce Türk milletinin beynini yıkıyorlar ve hafızalara Türk topraklarından da bir parça koparıp; Kürt devletinin kuruluş amacını gerçekleştirmek istiyorlardı.

Yazımın başında şifre çözüldü dedim, eskiden fluydu şimdi net olarak görülüyor ki niyetler anlaşıldı ve çekilen fotoğrafı net olarak görebiliyoruz. Kuzey Irak,  Türkiye’nin güney doğusu ve Suriye’nin kuzeyi olmak üzere bir Kürt devletinin sınırları böylelikle çizilmiş oluyor. Aslında ne niyetle kurulmaya çalışılırsa çalışılsın netice değişmeyecek ve nihayetinde Yahudi’in büyük İsrail projesi gerçekleşmiş olacak.

Nereden nereye geldik değil mi? Hani şortla asker selamlayan bir cumhurbaşkanımız vardı, tatilini geçirdiği Ege sahillerinde gazetecilerin sorularını cevaplarken, sordukları soruya: “aldırmayın, büyütmeyin işi bu kadar, bunlar; üç-beş çapulcudan ibaret” diyebiliyordu…