Temmuz 2010 sonlarına doğru Pakistan’la ilgili sel felaketi haberleri Türk milleti olarak hepimizin dikkatini çekmiş ve bu dost insanların hali üzüntümüze sebep olmuştur.
Kardeş Pakistan halkı için yardımcı olmamız gereken bu afetin boyutunun büyüklüğü ise gün geçtikçe daha da belirgin hale gelmektedir. 170 milyon nüfuslu Pakistan’da 30 milyona yakın insanı etkileyen bu afet 2000’e yakın insanın ölümüne ve birçok yerin ortadan kalkacak kadar harap olmasına sebep olmuştur.
İndus nehri kaynaklı suların, Mezopotamya büyüklüğündeki tarım alanı toprakların sulama kanalları (bunlar 70 yıl önce İngiliz sömürge döneminde yapılmıştır) ile sulu tarıma uygun hale getirilmiş bölgeleri bu su baskınından etkilenmiştir. Bizim gittiğimiz 1,5 ay sonrası bile hala bazı tarım alanlarında sular çekilmemişti. İnsanların çoğu yıkılan toprak evlerinin yerine yapılan çadır kentler ve uydur-kaydır çeşitli imkânsızlıklar içinde temin ettikleri çadırımsı yerlerde yaşamaya çalışıyorlardı. Türk Kızılay’ının 2000 adete yakın yapmış olduğu Mevlana evleri ismi verilen afet barınma alanları önemli bir konfora sahip yerlerdi. TürkKızılayı’nın yaptığı bu çalışma da bizler için bir onur vesilesidir.
Bölgedeki öncelikli ve önemli ihtiyaçlardan birinin temiz ve sağlıklı su olacağı bilgisinden hareketle Kocaeli Büyükşehir Başkanımız Sn. İbrahim Karaosmanoğlu’nun hassasiyetinin getirdiği bir düşünce ile bölgeye temiz su arıtma tesisi gönderebilme çalışması başlatıldı. Biri 35 ton/saat, diğeri 50 ton /saat kapasiteli 2 paket arıtma sisteminin TürkKızılayı üzeriden Pakistan Kızılay’ına devredilerek orada böyle bir hizmet verilebileceği öğrenildi.
Bu sistemin cihazları temin edilip Pakistan’a gönderildi.Cihazların oraya vardığı bilgisi üzerine ISU’dan bir heyet olarak görevlendirildik. Görevimiz gönderilen sistemin uygun yere yerleştirilmesi ve çalıştırılması ve afet bölgesinin görülerek değerlendirilmesiydi. ISU Genel Müdür Muavini Bahattin Yanık, Elektrik Mühendisi Hakan Pir, Çevre Mühendisi Faruk Nezih ve teknisyen Levent Özer’le birlikte Karaçi üzerinden bölgeye intikal ettik.
Gittiğimiz bölge Belucistan Eyaletinin başşehri Quetta’nın 300 km güney doğusundaki bölge idi. Orada selden etkilenen Dera Murat Cemali (100 bin nüfuslu) Dera Allah Yar ( 80 bin nüfuslu) ve Dera Usta Muhammed ( 140 bin nüfuslu) yerler gezilip görülerek sistemin Dera Allah Yar’a yerleştirilmesi kararlaştırıldı. Dera Murat Cemali’de Sağlık Bakanlığı’nın kurduğu tıp merkezi ekibiyle halka sağlık hizmeti veriyor ve takdir topluyordu. Ülkemizin verdiği bu hizmette bizim için mutluluk kaynağı olmuştur. Arıtma sisteminin Dera Allah Yar’daki temiz su temin sistemi alanına yerleştirilmesi ve devreye alınması yoğun bir çalışma ile gerçekleştirildi. Pakistan Kızılay’ından Dr. Ümran bey ve teknik eleman Behlül beyin özenli yardımları çalışanlarımızın sonuçlanmasına büyük katkı vermiştir.
Gördüklerimiz afetin bölgede yaşayan insanlar üzerindeki etkisinin ne kadar fazla olduğunu göstermekte idi. Zaten fakir ve yoksul olan halk bu afetle daha da yoksullaşmış ve yaşama şartları hepten zorlaşmıştı. Kerpiç evlerde yaşanan fakir yaşantı, sel sularına dayanamayan bu evlerin yıkılması ile daha alenileşmişti. Tablo çok acıklı ve hüzün verici idi. Önce İngiltere’nin sömürge anlayışı tarafından yoksul bırakılmış daha sonra da kast sisteminin ağalık düzeni insanları “görmesinler, bilmesinler, istemesinler ve itaat etsinler” şeklinde bir hayat anlayışı düzenini benimsetmiş, bu insanlar büyük bir tevekkülle hayata bağlanmaya çalışıyorlardı. Müslümanlığın getirdiği kadere rıza ve tevekkül anlayışı afetin ortaya çıkardığı olumsuzlukların tahammülünde insanlar için önemli bir moral destekti. Küçük küçük mescitlerin varlığı İslam’ın bir işareti olarak bölgede kendini göstermekte idi.
Bu çalışma üzerine şu tespitleri yapmış bulunuyoruz;
- a- Seçilen ve gönderilen bu yardımın çok yerinde ve uygun olduğu görülmüştür. Taşkın sahasının şuan da dahi en büyük ihtiyacın temiz ve sağlıklı su olduğu belirlenmiştir. Sağlık bakanlığının bölgedeki poliklinik merkezi yetkililerinin görüşü de bu doğrultudadır.
- b- Bu ve benzeri afetlerde mutlaka afet bölgesinin ihtiyaçları ve bunların giderilmesinde yöresel alışkanlık ve anlayışların gözetilmesi lazımdır. (Bot giyilmeyen yere bot, bulgur yenilmeyen yere bulgur göndermenin doğru ve yerinde olmadığı gibi).
- c- Yardımın yerine ulaşılabilirliliği, dağıtılabilirliliği, kurulup işletilebilirliği değerlendirilip tedbirleri alınmalı ve programlanmalıdır.
- d- Gönderilen mekanik ekipmanların teslim öncesi mutlaka işletilmesi kontrol edilmeli, gidecek bölgedeki muhtemel imkansızlıklar tespit edilip tedbirleri alınmalıdır.
- e- Gidilecek yere gönderilecek ekiplerin barınma, yeme-içme ihtiyaçları ve emniyetleri üzerinde değerlendirmeler yapılıp programın imkanları bu yönü ile de desteklenip kontrol edilmelidir.
- f- Bölgede içme suyu alt yapısındaki kayıp kaçak oranının %80’leri geçtiği görülmüştür. Dolayısı ile arıtılan suyun şebekeye verilmesi durumunda kayıp kaçak sebebi ile arıtma tesisi kapasitesi çok büyümektedir. Bu sebeple tanker taşıma sistemi ile temiz suyun ihtiyaç sahiplerine ulaştırılması uygun olacaktır. Bunun için bölgeye yapılacak yardımlarda temiz su tankeri düşünülmelidir. Bölgede sağlıklı alt yapı yoktur. Kardeş belediyecilik anlayışı ile bölgenin bazı yerleşim yerleri pilot seçilerek buralarda örnek alt yapıya kavuşturulabilir.
- g- Selde zarar görmüş bazı okul-cami gibi ortak kullanım mekânlarının tamir, bakım, yenilenerek yapımı gibi yardımlar yapılabilir.
- h- Temiz su ihtiyacı düşünülerek daha büyük kapasitede konvansiyonel temiz su arıtma sistemi yapılabilir.
- i- Küçük yerleşim yerleri için yer altı kuyuları ile temiz su ihtiyacı karşılanabilir.
Kardeş Pakistan halkının bu afet sebebi ile yeni yardım ve desteklere ihtiyacı vardır. Afetin meydana getirdiği tahribatı Pakistan devletinin yalnız başına çözebilmesi çok zordur. Bunun için oluşturulacak yardım kampanyaları ile uygun olan alanlarda, o insanların yaşama imkânına ve daha sağlıklı yaşama alanlarına kavuşturulmasına destek veren çalışmalar yapılması bir insanlık ve de kardeşlik borcudur. On yıl kadar önce yaşadığımız deprem felaketinin olumsuzluklarının çözümünde yardımlaşmanın ne kadar önemli olduğunu gören bir şehirde yaşamaktayız. Bu sebeple şehrimiz adına yapılan bu yardımla beraber daha başka uygun yardımların sürdürüleceği inancı ile yardımlara katkı veren herkese teşekkür edilmesi gerekir.
Allah’ın her türlü afetlerden bizleri koruması ve tedbirini alma bilinci vermesi dileğiyle…