Türk Kızılay’ı Osmanlı Devleti döneminden kalma önemli bir sağlık kuruluşumuzdur. 93 harbi olarak bilinen 1877- 1878 Osmanlı Rus savaşı esnasında Osmanlı Sıhhiye Nazırı, Marko Paşa zamanında Hilal-i Ahmer Cemiyeti adı ile 14 Nisan 1877 kurulmuştur. Balkan Savaşı, Birinci Can Harbi ve Kurtuluş Savaşlarında önemli hizmetler yapmıştır. İstanbul’un işgali esnasında merkezinin işgal kuvvetleri tarafından basılması üzerine Hilal-i Ahmer Katib-i Umumisi olan Adnan (Adıvar) Bey’in Ankara’ya gelmesi ile 1920’de Ankara temsilciliği kurulmuştur. 1923’te “Türkiye Hilal-i Ahmer Cemiyeti”, 1935’te “Türkiye Kızılay Cemiyeti” 1947’de ise Türkiye Kızılay Derneği adını almıştır. Profesör, Dr. Işık Altun ve Ersin Çelik’in Hilal-i Ahmer İzmit Merkezinden Türk Kızılayı Kocaeli Şubesine kitabından daha detaylı bilgi alınabilir.
İzmit’teki ilk kuruluşu 1911 olup o günlerin şartlarında birkaç kere açılıp kapanmıştır. 1923’te Hilal-i Ahmer İzmit Cemiyeti adı ile yeniden kurulmuş ve bugüne kadar kendi alanında çalışmalar yapmıştır. Cemiyetin ilk sağlık hizmeti 1921’de Yunan işgal kuvvetlerinin, Karamürsel bölgesinden çekilirken yakıp yıkması sebebiyle mağdur ve sağlık şartları bozulanlara yardımcı olmak üzere gönderilen 8. İmdat Sıhhiye Heyetinin gelmesiyledir. Hilal-i Ahmer Merkezî Umumisinin gönderdiği bu heyet, bölge insanının yaralarının sarılmasına destek olmuştur. Daha sonra 1923 – 1924’te Yunanistan’la yapılan anlaşma gereği mübadele ile oradan gelenlere yapılan sağlık ve yardım hizmetleri vardır. İzmit ve Derince Limanına gelen vatandaşlarımızın aşılarının yapılması, bulaşıcı hastalık şüphesi olanların karantinaya alınması, sağlık sorunu olanların muayene ve tedavisini yapmak üzere 2 Tabip, 3 hemşire, 12 yardımcı elemandan oluşan bir ekip bu hizmetleri yapmıştır. Bu hizmetler için açılan dispanser ve misafirhaneler mübadelenin tamamlamasıyla kapanmıştır.
İzmit Dispanserinden, Kızılay Sağlık Merkezine
Bu konudaki ilk çalışma 1971 – 1985 yıllarında şube başkanlığı yapmış olan Adem Gül dönemindedir. 1978 yılında dispanser açılması kararı verilir. Çeşitli branşlardan hekimlerle anlaşmalar yapıldığı bilgisini netleştiremediğim için bir şey yazamıyorum. Eski binada (1991’de yıkılan) muayenehanesi olan Dr. Ömer Topçu’nun aynı binadaki Kızılay şubesinden gönderilen insanlara ücretsiz muayene ve tedavi yaptığı bilgisini biliyoruz. Bu dönemde diğer önemli bir hizmet de bilgi ve becerisi bilinen sağlık memurları ile anlaşılarak yapılan toplu sünnetlerdir.
İlk ciddi dispanser çalışması Dr. Kemal Cebeci’nin başkanlık dönemindedir. Yeni binanın dördüncü katında Dr. Seyfi Delilbaşı başhekimliğinde 1994’te açılır. O günün bilinen hekimlerinden Dr. Turgut Ateş (dâhiliye) Dr. Cavit Önal (nöroloji) Dr. Hüsnü Dramalı (çocuk) Dr. Erol Nazıroğlu (bevliye) Ramazan Şentürk (bakteriyoloji ve laboratuvar sorumlusu) Dr. Orhan Akaltın (kadın doğum) Dr. Selahattin Okay (hariciye) Dr. Selami Durucan (röntgen) gibi isimlerle anlaşılarak poliklinik hizmetleri yapılmıştır.
Bu Dispanser Ersin Zaralıoğlu ve Muzaffer Şişmanoğlu’nun şube başkanlık dönemlerinde geliştirilerek, daha iyi standartta hizmet veren sağlık merkezi hüviyetine kavuşturulmuştur. Dâhiliyede Dr. Can Çabukaş, KBB’de Dr. Şevik Postalcıoğlu, cildiyede Dr. Turan Moğulkoç ve göz uzmanı Dr. Ersan Yalçıner gibi isimlerle de anlaşılarak hizmet gücü genişletilmiştir. 2002’den sonra Dr. Erkan Ekşioğlu (Göz) ve Dr. Yusuf Yıldırım (Göz) gibi isimlerin ekibe katılması ve göz ameliyatlarının yapılabildiği teknik imkânların kazandırılması ile hizmet gücü daha da arttırılmıştır. Ayrıca yapılan bağış sebebiyle ‘Hıfzı Oğuz Bekata Diş Kliniği’ adı ile ağız ve diş sağlığı hizmetleri de verilmiştir. Bu sağlık merkezi günlük 750 hasta bakılan 30 hekimli ve 58 çalışanı ile güçlü bir tıp merkezi olmuştur.
Kızılay Tıp Merkezi 2012’de sağlık hizmetlerinin, Sağlık Bakanlığı çatısı altında toplanması ile önce Seka Devlet Hastanesine bağlı bir poliklinik şeklinde hizmetine devam etmiş, 2015’te ise Derince Devlet Hastanesine bağlı olarak çalışmış ve 2017’de ise kapanmıştır.
Bu vesile ile hizmetlerde emeği geçen yönetici, hekim ve çalışanların ölenlerini rahmetle anar, kalanlarına sağlık ve afiyetler dilerim.