Yeni Dünya – Yeni İktisat – Yeni Türkiye
AHİSİAD (Ahî
Sanayici İşadamları Derneği) yayınlarının birincisi, 16,5 X 24 santim
ölçülerinde, Ivory kâğıda basılı, 311 sayfa olarak Eylül 2022’de yayınlandı.
Prof. Dr. Ahmet Kala’nin telif ettiği eser Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı
Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘Takdim’ yazısıyla başlıyor. ‘Sunuş’ yazısı AHİSİAD
Başkanı İbrâhim Çam, ‘Önsöz’ başlıklı yazı, Prof. Dr. Ahmet Kala imzâsını
taşıyor.
Arka kapak
yazısı:
Araştırmalar ortaya
koymaktadır ki; ABD ve Avrupa Birliği’nin temsil ettiği ‘Batı Sanayi
İmparatorluğu’ uzun süredir yaşadığı üretimde durgunluk döneminin ardından
hızlı bir çöküş aşamasına gelmişken, Doğu ile birlikte Türkiye ise hızlı bir
büyüme aşamasına girmek üzeredir.
Batı ülkelerini,
ekonomilerini maddî yönden durgunluğa ve çöküşe doğru sürükleyen Doğu ve
Uzakdoğu’da başlayan kümelenmiş KOBİ’lere dayalı üretim artışları olduğu görülmektedir.
Kümelenerek üretim
modeli, dünya sanayi târihinde olduğu kadar ülkemizin iktisâdî târihinde de
önemli bir yer almaktadır. Ahî Evran tarafından Anadolu Selçuklu döneminde 1200’lerin
ilk yarısında icat edilip geliştirilerek sanayi üretimine uygulanmış ve kurulan
ilk ‘Ahî Sanayi Birlikleri’ dünyada
ilk ‘Anadolu Sanayi Devrimini gerçekleştirmişlerdi.
Bugün Uzakdoğu’da
başarıyla uygulanan kümelenmiş KOBİ’ler, üretimde iş bölümü yaparak, fabrikadan
daha büyük ölçekte üretim yapmayı başarmış görünmektedir. Böylece üretim mâliyetlerini
ve bağlı olarak ürün fiyatlarını önemli ölçüde düşürmüşlerdir. Batı’da
fabrikalar ve düşük fiyatlarla rekabet edemeyip kapanmakta ve fabrikalarını
kapatan şirketler, Uzakdoğu’nun imtiyazlı yatırım teşviklerinin de câzibesiyle
üretimlerini Uzakdoğu’ya taşımaktadırlar. Böylece Batı sâdece fabrikalarını
kaybetmekle kalmamış, müteşebbislerini ve şirketlerini de kaybetmekle karşı
karşıya kalmıştır.
Bin yıllık birikimi
ve bulunduğu konumu ile hem Batı’yı hem de Doğu’yu temsil eden Türkiye
Cumhuriyeti, kuruluş dönemini birçok darbeye mâruz kalarak ancak yüz yılda
tamamlamış ve artık yükseliş dönemine geçmiş bulunuyor. Bu yükselişin simgesi;
savunma sanayi teknolojileri ve ürünlerinde dünya liderliğine ulaşmasıdır.
Elinizdeki kitap,
2000 başlarından îtibâren Doğu’nun yeniden yükselmeye başlamasıyla değişen
Dünyayı ve Türkiye’yi; ‘Kümelenerek Üretim Kurumları Teorisi ve Modeli’ ne
dayalı ‘Yeni İktisat’ yaklaşımı ile anlatmaya çalışıyor.
Üç Bölüm hâlinde
hazırlanan kitaptaki konu başlıkları:
İKTİSADİ DEVRİMLERİN
VE ZENGİNLİĞİN KAYNAĞI KÜMELENEREK ÜRETİM KURUMLARI’NIN TARIM DEVRİMİ, KARMA
TARIM DEVRİMİ VE TİCÂRET DEVRİMİ İLE İLİŞKİSİ:
Birunî’nin
İnsan, İhiyaçlar, Kümelenerek Üretim, Medeniyet Teorisi ve Bu Teorinin Dayanağı
Olan Karma Tarım ve Ticâret Devrimi, Şaristan ve Şehristan’ı Olan İpekyolu
Şehirleri.
Birunî’nin
İnsan, İhtiyaçlar, Medeniyet Teorisi’nin, Târih Felsefesi’nin Ortaya Çıkışı.
*Orta Asya da Karma Tarım ve
Ticâret Devrimi İle Yaşanan İktisâdî Dönüşüm:
Şaristan’ı Şehristan’ı Olan İpekyolu
Şehirlerinin Doğuşu Gelişimi
Şâristanlı İlk Kasabalar ve
Şehristanlı İlk Şehirler: Buhara ve Semerkant ve Çevresi
Buhara’nın Kuruluşu: Şâristan ve
Şehristan
İktisâdî Dönüşümün Sonucu
Ortaasya’da Birunî İle Medeniyet Kavramının ve Temeddün / Medeniyet Teorisi”nin
Ortaya Çıkması ve Gelişmesi: Orta Asya İslâm Coğrafyasının Müslüman Türk
Devletlerinin Hâkimiyetinde Doğu-Batı Dünya Medeniyetinin / Dünya Ekonomisinin
Merkezine Dönüşmesi.
Birunî’nin;
İktisat ve Mübadele İle İlgili
Görüşleri
Üretim-Meslekler ile İlgili
Görüşleri
Dünya Medeniyetleri ve Medeniyet Merkezi
İle ilgili Görüşleri
İktisat İle Ahlak-Fütüvvet
İlişkisi Üzerine Görüşleri
Birunî’nin ‘Temeddün (Medeniyet)
Teorisi’nin Müteakipleri Tarafından Geliştirilmesi: Birunî’nin Etkilendiği ve
Etkilediği Düşünürler-İlim Adamları
Birunî’nin Fârâbî’nin Kullandığı İki
Kavramı Geliştirerek İlk Defa Temeddün / Medenîleşmek-Medeniyet Kavramını
Geliştirmesi
Fârâbî’nin ‘yaradılışta çok şeye
muhtaç olan insan ihtiyaçlarını tek başına karşılayamadığından topluluk ve
yardımlaşmaya ihtiyacı vardır’, ‘kâmil topluluk’ ve ‘saadete ulaşmak’ İle
İlgili Görüşü
Birunî’nin Müteâkibi Gazâli’nin
Maddî ve Mânevî İhtiyaçların Karşılanmasına Dâir İktisâdî Görüşleri
Birunî’nin Müteâkibi Ahî Evran’ın
‘Medeniyet Teorisi’ne Katkıları
Birüni’nin Müteâkibi Olarak İbni
Haldun’un ‘Ümran İlmi’ Kavramı: Şehir ve Medeniyet
Birunî’de Adâlet Düşüncesi.
İKTİSADİ DEVRİMLERİN VE
ZENGİNLİĞİN KAYNAĞI KÜMELENEREK ÜRETİM KURUMLARTNIN SANAYİ DEVRİMİ VE
MERHALELERİYLE İLİŞKİSİ:
Anadolu Sanayi Devrimi
Selçuklu Anadolu Sanayi Devrimini
Başlatan Ahî Evran’ın Kümelenme Teorisi ve Modeli
Birinci Evre, Birinci Aşama:
KURUMLAŞMA, Kümelenmeye Dayalı Sanayi Devriminin Doğuşu, Ahî Evran Vakfı.
Ahî Kümelenme Modeli – Sanayi
Devrimi İlişkisi: Ahî Evlanın Kümelenme Modeli île Mesleklerin Zümreler Hâlinde
Gruplardırılması ve Meslekî Zümreler (Birlikler) Hâlinde Sanayi Sitelerinde Teşkilâtlanmasıyla
Başlayan Sanayi Devrimi.
Ahî Tasavvuf Felsefesi ve
Kümelenme Modeli Teorisi: Tasavvufta İktisâdî Boyut, Yeni İktisâdî
Düşünce-İktisâdî Felsefe ve İktisat İlminde Devrim
Kümelenme Modeli Teorisi
Kümelenme Modeli Teorisinin
Uygulanması.
Kümelenme Modeli Teorisi Uygulamasının Ahî Teşkilâtı
ve Ahî Evran Vakfı Tarafından Yönetilmesi-Denetlenmesi
Meslek-Zümre Birliklerinin
Kurulması: Kayseri’de Kurulan İlk Meslekî Zümre (Meslek Birliği) Debbağlar
Zümresi (Debbağ Meslek Birliği),
Diğer Birliklerin Kurulması ve Yayılması
Ahî Teşkilâtının Kadınlar Kolu Ahî
Bacılar Teşkilâtı Vasıtasıyla Bacıların Ev Üretim Faaliyetleri ile
İlişkilendirilmesi.
İktisat Hukuku Geliştirilip, İktisâdî-Sosyal
Düzenin Sağlanması.
Ahî Kümelenme Modelinin, Ahî Tasavvuf
Felsefesinin Doğuşu: Ahîlikle İlgili Gelişmeler, Ahîlik, Fütüvvet Teşkilâtı-Ahî
Teşkilâtı, Ahî Evran Vakfı, Ahîlerin Kadınlar Arasındaki Teşkilâtlanması Olan
Bacılar Teşkilâtı.
Fütüvvet Teşkilâtı
Ahî Teşkilâtı, Ahî Evran,
Tasavvuf Felsesefî
Ahî Teşkilâtının Tasavvuf
Felsefesi: Ahîlik Okulu
Ahî Tasavvuf Felsefesi İle
İktisâdî Faaliyetin Birlikteliği
Ahîlerin Kadınlar Kolu Teşkilâtı:
Ahî Bacılar Teşkilâtı
Ahî Teşkilâtının-Felsefesini
Yaymak Üzere Kurulan Ahî Lâkaplı Vakıflar
Ahî Teşkilâtını Temsil Etmek
Üzere Kurulan Ah!i Evran Vakfı
Ahî Kümelenme Modeli-İktisâdî
Düşünce, İktisâdî Felsefe, Değerler Sistemi ve Yayılması: İslâm Tasavvufu
Kaynaklı Fütüvvetnâmeler-Ahî Fütüvvetnâmeleri ve Tekke, Zaviye, Mektep ve
Medreselerde Öğretilmesi-Yayılması
SANAYÎ DEVRİMİNİN MERHALELERİYLE
İLİŞKİSİ İKTİSÂDÎ DEVRİMLERİN VE ZENGİNLİĞİN KAYNAĞI “KÜMELENEREK ÜRETİM
KURUMLARININ SELÇUKLUNUN DEVAMI OLARAK OSMANLI
İlk Defa Dericilik-Debbağlık
Sektöründe Selçuklu’da Başlayan Osmanlı’da Geliştirilerek Devam Eden Sanayi
Devrimi: Ahî Evran’ın Debbağların Piri Olarak Ahîlik Felsefesi ve Kümelenme
Modeline Göre Kurduğu Debbağ Sanayi Birlikleri ve Bu Modelin Diğer Sektörlere
Yayılması, Osmanlı’da Gelişimi: Ahî Fütüvvet Şecerenâmelerinde Ahî Evran,
Ahî Tâbiri
Ahî Evran, Ahî Evran Vakfı ve
Şecerenâmeler
Debbağların Piri, Debbağların
Erkânı
Ahî Evran’ın Bütün Mesleklere
(Otuziki Esnafa) Ahîliği-Fütüvveti Öğretmek Üzere Önder Olması Ahî Evran’ın ‘Evran’ Lâkabını Alması
Hz. Muhammed’in (sav) Debbağlığı
Önceki Peygamberlerden Devralması, Ahî Evran’a Debbağlığı İhsan Etmesi
Ahî Evran’ın Debbağların Piri
Ünvanını Alması: Ahî Evran’ın Üstadının Peygamberimiz
Olduğu, Üstadın Yanında Fütüvveti
ve Debbağlığı Öğrenmesi
Debbağların Ahî Babaları
Ahî Evran’ın İslâm Âlemindeki Debbağhâne
ve Ocağını (Meslek Birliklerini) Kurup İhya Etmesi ve Çevreye Halifeler
Gönderip Debbağhâneler Kurdurması Zâviyeler Bina Etmesi,
Ahî Evran’ın Temsilcisi Halifelerin Beratlı
Olup Debbağhânelerde Fütüvveti Öğretmemesi, Meslek Yöneticilerine Hırka, Kuşak,
Tac Giydirmeleri
Selçuklu’dan Osmanlı’ya Ahî Evran
Vakfı’nm Görevleri-Yetkileri: Ahî Teşkilâtını Temsil Etmek, Kurmak ve Yaymak
Üzere Ahî Halifesinin/Temsilcisinin, Ahî Babanın, Ahî Şeyhlerin Atanması, Ahî Vakıflarının
Kurulması, Debbağ Meslek Birliği İle İlişkisi
Selçuklu Döneminde Kurulan Ahî Evran
Vakfı Vakfiyesinde Yer Alan Görevler…
Ahî Evran Zâviyesi Vakfına Ait
Vakfiye Belgeleri
Bir Numaralı Belge
İki Numaralı Belge
Üç Numaralı Belge
Osmanlı Cihan Devleti’ninKuruluşunda
ve Gelişiminde Ahî Evran Vakfı’nın ve Ahî Teşkilâtı’nın Etkisi
Ahî Evran Vakfı
Temsilcilerinin/Halifelerinin (Ahî Teşkilâtı Görevlilerinin) Görev ve Yetkileri
Ahî Evran Vakfı Zâviyesi Vakfına
ve Şeyhine Ait Ferman ve Beratlar
Bir Numaralı Belge
İki Numaralı Belge
Üç Numaralı Belge
Dört Numaralı Belge
Meslekî Zümrenin/Birliğin
Oluşturulması
Esnafın Özerkliği
Birlik Oluşturmanın Gerekliliği
Esnaf-Sanayi Birliklerinin
Unsurları
Birliğin Üretim Faaliyeti Alanı:
Üretimin Yapıldığı İşkolu, Üretimin Yapıldığı Mahal, Üretimin Niteliği ve
Tekniği: Merkezî İş Alanlarında Kurulan Toptan ve Perakendeci Esnaf Birlikleri
ile Mahalle Esnafı ve Semt Pazarları Esnafının Farklı Nitelikteki Her Mal ve
Hizmet İçin Farklı Birlikler Hâlinde Teşkilâtlanmaları
Birliğin İdârî-Coğrafî Faaliyet
Alanı: Kadılık, Semt ve Semt Mahkemeleri
Esnaf-Sanayi Birliğinin Nizâmı
SONUÇ
KÜMELENME MODELLERİ, SANAYİ
DEVRİMİ VE EVRELERİ YENİ NESİL KOBİ KÜMELENME MODELİ İLE SANAYİ DEVRİMİNİN 3.
EVRESİNİN BAŞLAMASI DOĞUNUN YENİDEN YÜKSELİŞİ
Üç Farklı Tip Kümelenme Modelinin
Sanayi Devrimi ve Evreleriyle İlişkisi
İlk Kümelenme Teorileri ve
Modellerinden Yeni Nesil KOBİ Kümelenme Modeli ve
Teorisine: Sanayi Devriminin 3.
Evreye Girişi
Üretimin ve Sanayinin Gelişiminde
Kümelenme Modeli Uygulamaları: Meslekî/Sektörel Kümelenmeler ile Değerler Zinciri
Kümelenmelerinin Keşfi
Ahî Evran’ın Kümelenmeyi Keşfinin
Kaynakları
Ahî Evran’ın İlmî-TeorikYönüyle Kümelenmeyi
Keşfinin Kaynakları:
Birunî’nin Medeniyet TeorisiAhî Evran’ın
Kümelenerek Kurulan Ticâret ve Üretimi Keşfi Sehristan’lı (Kapalıçarşılı)
İpekyolu Şehirleri (Mezo Ölçekte Kümelenerek Kurulan Ticâret ve Üretim
Merkezleri olan Şehristan Merkezli Şehir Modeli: îpekyolu Şehirleri)
Sektörel Kümelenme İçermeyen İlk Üretim ve
Satış Kümelenmeleri
Ahî Evran’ın Üretimde İlk Yatay
ve Dikey Kümelenerek Üretim Modelini Geliştirmesi
Ahî Evran’ın Belirli
Meslekte/Sektörde Belirlenmiş Bir Ürünü Üretmek Üzere İlk Kümelenmiş Üretim
Birliklerini ve Sanayi Sitelerini Kurması:
Ahî Evran’ın Kurduğu İlk Sanayi-Üretim
Birlikleri ve Faaliyette Bulunmaları İçin İnşa Edilen İlk Sanayi Siteleri
Ahî Evran’ın Kümelenerek
Üretilmiş Ürünlerden Oluşan İlk Değerler Zinciri Kümelenmesini Kurması
Farklı Üç Kümelenme Modelinin
Gelişimine Göre Kümelenme Tanımları, Unsurları
Zümre/Birlik Hâlinde KOBİ Kümelenmelerinin
Tanımı Unsurları.
***
Eserin 268 – 311 sayfalarında
Kaynaklar ve İndeks yer alıyor.
***
Eserin müellifi Prof. Dr. Ahmet Kala’nın,
Ahî Evran’ın ‘Letâif-i Hikmet’ isimli
kitabından iktibas ettiği bir bölüm:
Bilmiş ol ki Allah
insanı medenî yarattı. Bu şu anlama gelir; Allah insanoğlunu öyle yarattı ki
insanlar birçok şeye muhtaç olsunlar ve ihtiyaç duysunlar.
Meselâ yiyecek,
içecek, giyecek ve yatacak şeylere… Ve hiç kimse bunları tek başına
karşılayamaz (üretemez). Bu ihtiyaçları karşılamak için çok büyük bir kitle
çalışmalı tâ ki herkes gerekli eşyaların bir cüzünü yapsın (üretsin). Bazıları
sanayi ve tarımla uğraşsın. Bazıları da sanayi ve tarım âletlerini yapsınlar
(iş bölümü yapsınlar). Bu âletleri başkaları yapsın ki (işbölümü olsun ki)
insanlara gerekli olan bütün âletler yapılabilsin
Demek oluyor ki
çeşitli sanat kollarında çalışan insanlara ihtiyaç vardır. O halde insanlar bir
meslek edinmeli bir işte birleşmeli (aynı işte çalışanlar meslekî gruplar
oluşturmalı) ve çalışmalı ki insanların ihtiyaçları görülmüş olsun. İnsanların
medenî yaratılmaları işte budur.
İnsanlar (çalışanlar)
gruplaştığı zaman (meslekî birlikler kurduklarında) bu durum gruplar arasında
düşmanlık ve çatışmalara (yıkıcı rekabete) sebep olur. Çünkü her bir grup kendi
ihtiyacını talep eder. Birinin elinde olan şeye bir başkasının ihtiyacı
olabilir. Ve herkes kendi talebine göre, elinde olan da, olan şeye karşılık
ister. Bu talepler karşılanabilir. Bâzen de buna imkân olmaz. Bu yüzden insanlar
arasında bir kanun olması gerekir ki bu kanun insanların çatışmalarını önlesin.
Bu kanun şer’i olmalıdır. Bu olumsuzluklarla karşılaşmamaları için insanların
bu kanuna uymaları gerekir. Böylece çatışmalar gruplar arasında ortadan kalkar.
Tâ ki her biri istediğini elde edebilsin. Aralarında bir çatışma çıktığı zaman
bu kanuna başvurulup çatışma ortadan kalksın.
Bu sebeple Allah’ın
hikmeti öyle öngördü ki; insanlara peygamberler gönderilsin. Allah’ın
buyurduklarını insanlar arasında açıklasınlar. İnsanlara ibâdet zamanlarını,
alışveriş şeklini göstersinler, sevapların ecrini ve günahların cezâsını
açıklasınlar. Tâ ki şer’i kanunlara uyulup dünyâda insanlar arasında birlik
kurulsun, şer ve fesat ortadan kalksın.
İşte bu,
peygamberlerin insanlara gönderiliş sebebidir.
Prof. Dr. Ahmet Kala’nın Ahîlik Kümelenmesinin Modeli:
İslâm tasavvufu
kaynaklı fütüvvet teşkilâtının felsefesini, değerler sistemini anlatan eserere
‘fütüvvetnâme’ denilmektedir.
Fütüvvet Teşkilâtı ve fütüvvetnâmeler doğrudan iktisâdî düşünce içermezler. Ahî
teşkilâtının felsefesini, değerler sistemini anlatan eserler olan Ahî
fütüvvetnâmeleri, fütüvvetnâmelerin felsefesini, değerler sistemini içerdiği
gibi iktisâdî düşünce, iktisâdî felsefe ve değerler sistemini de oluşturan
eserlerdir. Bu yönüyle önceki fütüvvetnâmelerden önemli farklılıklar
içeren Ahî Evran’ın İslâm fütüvvet
tasavvufuna dayalı iktisâdî düşünce ve felsefesini benimseyerek anlatan
fütüvvetnâmelere, Ahî fütüvvetnâmeleri
denilmektedir.
Ahî Evran, Sultanlar
başta olmak üzere siyâsî idârî yöneticilere, iş dünyâsına, ilim âlemine,
talebelere ve halka yönelik İslâm tasavvufunu anlattığı yirmiye yakın eser
kaleme almıştır. Ahî fütüvvetnâmeleri, Ahî Evran’ın eserlerindeki düşüncelerini
de yansıtması bakımında önemlidirler.
Ahîlik felsefesi ve Ahîlik,
Ahî Evran’ın İslâm tasavvufu öğretisine bağlı Ahîler tarafından kurulan
vakıfların câmi, tekke, zâviye, mektep ve medreseleri vasıtası ile kısa zamanda
Anadolu’nun her yanına yayılmıştır. Müslümanlar arasından iş ve meslek sâhibi
olanların mürit-üye olabildiği Ahî vakıflarının şeyh, pîr adı verilen mütevelli
başkanları-yöneticileri Ahî Evran’ın geliştirdiği iş ahlâkı ve iş-hayatı
felsefesini anlatıp yayıyorlardı.
Bu yönüyle Ahîlik,
müteşebbis iş adamı kimliğinin oluşmasında ve müteşebbis yetiştirmekte önemli
bir rol oynadı. Kır ve şehirlerdeki Ahî vakıfları, tekke ve zaviyelerinin diğer
bir hizmet alanı da başta tüccarlar olmak şehir dışından gelen ‘ebna-i sebil’ dedikleri yolculara, misâfirlere
ücretsiz kalacakları ve dinlenecekleri yer sağlamaktı. Bu yönüyle de Ahîler,
özellikle ticâret yolları üzerinde ve şehir merkezlerinde bu hizmeti verecek
birçok vakıf, tekke ve zâviye kurarak üretimin ticârete konu olarak tüccarlar
eliyle bölgeler arası taşınması ve satışını kolaylaştıran önemli bir destek
sağlıyorlardı.
Misâfir etme hizmeti
ile aynı zamanda da başta tüccar ve gezginler olmak üzere misâfirlerine, Ahîlik
felsefesini hem anlatıyor hem de uygulamalı olarak yaşatarak göstermiş oluyorlardı.
Her gittiği şehirde Ahîler tarafından karşılanıp misâfir edilen İbn-i Batuta,
Ahîlerin misâfiri olarak Ahîliğin felsefesini, şehrin ileri gelenleri arasında
yer alan Ahî iş adamlarını, saygınlıklarını, misâfirperver tutum ve
davranışlarını eserinde uzun ve ayrıntılı anlatmaktadır.
DEĞERLENDİRME:
Göktürk
Kitâbeleri; Türk milletine, o günün şartları içerisinde Çin kültüründen
korunmasını emrediyordu. Ahî Evran ve Ahîler de Türk kültürünü oluşturan
değerleri koruyup geliştirdiği gibi, bu vazifeyi gelenek hâline getirmiştir. Bu
gelenek, günümüzde de millî ve mânevî hassasiyete sâhip çoğunluk tarafından
devam ettirilmektedir.
Türklerin,
Türkistan’da, Anadolu’da, Kafkaslarda ve Balkanlarda inşa ettikleri kültür ve
medeniyet, târihin en insânî, en âdil ve en üstün medeniyetlerinden biridir.
Asırlar öncesindeki o medeniyeti ve idâre tarzını, babalarından dedelerinden
dinleyen, şimdilerde başka medeniyet ve yönetimler altında yaşayan insanlar,
hasretlerini dile getiriyorlar. İnsanlarımızın bir kısmı, Türklerin yarattığı
kültür ve medeniyetin farkında olmayabilir. Onlar; medeniyetimizin, dünyâ
insanlığının ortak üretimi olduğunu düşünüyor olabilirler. Gözlemci, tahlilci,
araştırmacı bir tabiata sâhip olanlar, işin farkındadır ve değerlerimizin
korunması ve bozulmadan yaşatılması için Göktürk Hakanı Bilge Kağan gibi
çağrıda bulunmaktadır.
Ahîlik
prensipleri, Ortaçağ’da Türk Rönesansı olarak anılıyor, takdir ediliyordu. O
prensipler, günümüzde yeni Türk Rönesansı’nın temel taşlarını teşkil edecek
değerlerimizdir. Prof. Dr. Mehmet Kaplan’ın ifâdesiyle; ‘Balık için deniz ne ise, Türk milleti için de içinde yaşadığı,
yaşattığı ve geliştirdiği kültür de odur.’
Türk
milletinin aslî husûsiyetlerindan oluşan Ahîlik anlayışını çağın şartları ile
yoğurarak geliştirmek suretiyle Türk Rönesansı’nı gerçekleştirmemiz gerekiyor.
İlk adım olarak Ahî Evran’ı, Fâtıma Bacı’yı ve Ahîleri tanımalıyız Eski bir
Türk atasözüdür: ‘Biliyorsanız öğretiniz.
Bilmiyorsanız öğreniniz!’
***
Prof.
Dr. Ahmet Kala’nın telif ettiği, AHÎSİAD – Ahî Sanayici İşadamları Derneği’nin
yayımladığı ‘Sanayi Devriminin Üç Evresi
– Yeni Dünya – Yeni İktisat – Yeni Türkiye’ isimli eser, Ahî Evran, Ahîlik
ve Fütüvvetnâmeler hakkında yazılmış mufassal bir bilgi hazinesi gibidir. Bu
konuda tez, konferans metni veya kitap hazırlayacak araştırmacılar için ilk
başvurulacak kaynak eser değerindedir.
Prof. Dr. AHMET KALA:
Aslen Rize
Kalkandere’li olup, Dizdaroğulları’ndandır. 1984 yılında İktisat Fakültesini
bitirdi. Aynı yıl aynı fakültede İktisat Bölümü İktisat Târihi Anabilimdalında
araştırma görevlisi olarak göreve başladı. 1989 yılında Selçuklu-Osmanlı esnaf
ve sanayisinin gelişimi ve dönüşümü alanında doktorasını tamamladı. 1990
yılında Doçent, 2002 yılında Profesör oldu.
Eserin tedârik adresi:
AHÎSİAD
– Ahî Sanayici İşadamları Derneği
Çınardere, Acar Sokağı Nu: 4 Doruk Plâza Kat:
4 Pendik 34896 İstanbul.
Telefon ve Belgegeçer: 0.216-379 55 77
e-posta: info@ahisiad.org.tr www.ahisiad.org.tr