Sağlık ve Hayat mı? Para ve Tatil mi?

98

Tercihler
arasında akılcı bir denge kurulmalı; salgından sonra gevşemeye asla
gidilmemelidir. Almanya ve Japonya virüsü kontrol altına aldığını zannedip
normalleşmeye yöneldi ve her iki ülke de sıkı tedbirler almak zorunda kaldı.
Sıradan bir grip salgını ile karşı karşıya değiliz. Uzmanların tavsiyelerine
öncelik vermeliyiz. Tahammülsüzlük, telaş, ihmal ve rehavetin bedeli binlerce
canın kaybı olmaktadır. Bazı tedbirleri erken almamıza rağmen, üç bin civarında
can kaybımız bize ders olmalıdır. Aşırı risk üstlenerek tedbirleri kaldırmak
katil virüsün ikinci dalgasını getirir. Hijyen, fiziki mesafe ve
tecrit
kesinlikle korunmalı; maske değil, can kaybı bizi rahatsız
etmelidir. Zevk ve keyfimize göre hareket edemeyiz.

Büyük risk taşıyan okulların ve AVM’lerin açılması çok
erkendir ve yanlıştır. Okulların açılışı sonbaharda ele alınmalıdır. Olumlu
gidiş tam tersine de dönebilir. Evde sıkılan ve işyeri kapalı insanlarımıza da
hak veriyoruz; ama yanlış yapma lüksümüz yoktur. Amacımız her halde evlere
virüs transferine yol açmamak olmalıdır. İstanbul için ayrı bir planlama
yapılması uygundur. Spor müsabakaları seyircisiz düşünülmelidir. Çeşitli
toplantı düğün gibi birliktelikler çok erkendir. Bilhassa kapalı ortamlardan
uzak durarak fiziki mesafeye dikkat etmezsek, virüsle mücadelemiz ne anlam
taşır ki…

            Virüsü yaygınlaştıran şehirlerarası
seyahatin engellenmesinde biraz geç kaldık. Bu yasak sürmelidir. Ramazan
Bayramı’nda uzaktan bayramlaşmaya mecburuz. Haklı olarak camiler ibadete ara
verip namazların evde kılınma mecburiyeti doğarken, bazı gelenek ve
göreneklerimizden, alışkanlıklarımızdan geçici olarak fedakârlık
yapabilmeliyiz. Olağanüstü bir dönem, can pazarı yaşıyoruz. Rasyonel hareket
etmeye mecburuz. Yönetenleri de zorlamaktan kaçınmalıyız. Normalleşme, ancak
normal ve akılcı düşünme ile olabilir.

            Kahraman sağlık elemanlarımızdan
ölenlere şehit muamelesi yapılmalı, isimleri yaşatılmalı, uygun tazminat
ödenmelidir. Alkış ve takdir yeterli değildir. Kendilerine ulaşımda taksi
tahsisi yerindedir. Bu fedakâr kahramanlarımızı rahmetle ve minnetle anıyoruz.

Aşırı özelleştirme, eğitime ve sağlığa ticari bakış, koruyucu
sağlık hizmetlerinde kamunun hizmet alanının daraltılması uygun olmamaktadır. ABD’de
eyalet sistemindeki durum, bazıları için hiç beklenmeyen sorunlar, eyalet
sistemi merakına kapılanlarımızı düşündürmelidir.

            Bazı sağlıkçı dernek ve vakıfların
sessizliğini de hayretle karşılıyoruz.

AYDINLAR OCAĞI GENEL MERKEZİ 

Önceki İçerikBu Salgın Ne Zaman Biter?
Sonraki İçerikSiz, Nesiniz, Neyin Derdindesiniz?
Avatar photo
1944 İstanbul doğumludur. Orta Öğrenimini Maarif Kolejinde, yüksek öğrenimini İktisadî ve İdari Bilimler Yüksek Okul'unda tamamlamıştır. 1967'de İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi'ne asistan olarak girmiştir. Ord. Prof. Dr. Z.F. Fındıkoğlu'na asistanlık yapmıştır. 1972'de "Bölgelerarası Dengesizlik" teziyle doktor, 1977'de "Orta Teknik Eğitim-Sanayi İlişkileri" teziyle doçent, 1988'de de profesör olmuştur. 1976 Haziranında yurt dışına araştırma ve inceleme için giden Erkal 6 ay Londra ve Oxford'ta inceleme ve araştırmalar yapmış, Doçentlik hazırlıklarını ikmal etmiştir. 1977 yılında hazırladığı "Orta Teknik Eğitim-Sanayi İlişkileri" isimli Eğitim Sosyolojisi ve Eğitim Ekonomisi ağırlıklı tezle Doçent olmuştur. 1988'de Paris'de, 1989'da Yugoslavya Bled'de yapılan milletlerarası UNESCO toplantılarında ülkemizi birer tebliğle temsil etmiştir. 1992 Yılında Hollanda'da yapılan Avrupa Konseyi'nin "Avrupa'da Etnik ve Cemaat İlişkileri" konulu toplantısına tebliğle katılmıştır. İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi dışında dönem dönem Harp Akademilerinde, Gazi Üniversitesi'nde, Karadeniz Teknik (İktisadi ve İdari Bilimler Yüksek Okulu) ve Marmara Üniversitelerinde de derslere girmiştir ve konferansçı olarak bulunmuştur. İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi İktisat Bölümü ve İktisat Sosyolojisi Anabilim Dalı Başkanı, Metodoloji ve Sosyoloji Araştırmaları Merkezi Müdürü, İstanbul Üniversitesi Senato Üyesi, Aydınlar Ocağı Genel Başkanı ve İstanbul Türk Ocağı üyesi olan Prof. Dr. Erkal'ın yayımlanmış ve bir çok baskı yapmış 15 kitabı ve 700 civarında makalesi vardır. Halen Yeniçağ Gazetesi'nde Pazar günleri makaleleri yayımlanmaktadır. Prof. Dr. Erkal evli ve üç çocukludur. Dikkat Çeken Bazı Kitapları : Sosyoloji (Toplumbilimi) (İlaveli 14. Baskı), İst. 2009 Orta Teknik Eğitim-Sanayi İlişkileri, İst. 1978 Bölgelerarası Dengesizlik ve Doğu Kalkınması,(2. Baskı), İst. 1978 Sosyal Meselelerimiz ve Sosyal Değişme, Ankara 1984 Bölge Açısından Az Gelişmişlik, İst. 1990 Etnik Tuzak, (5. Baskı), İst. 1997 Sosyolojik Açıdan Spor, (3. Baskı), İst. 1998 İktisadi Kalkınmanın Kültür Temelleri, (5. Baskı), İst. 2000 Türk Kültüründe Hoşgörü, İst. 2000 Merkez Binanın Penceresinden, İst. 2003 Küreselleşme, Etniklik, Çokkültürlülük, İst. 2005 Türkiye'de Yolsuzluğun Sosyo-Ekonomik Nedenleri, Etkileri ve Çözüm Önerileri (Ortak Eser), İst. 2001 Ansiklopedik Sosyoloji Sözlüğü (Ortak Eser), İst. 1997 Economy and Society, An Introduction, İst. 1997 Yol Ayrımındaki Ülke, İst. 2007 Yükseköğretim Kurumlarının Bölgelerarası Gelişme Farklılıkları Açısından Önemi ve İşlevleri, İTO, İst. 1998 (Ortak Araştırma)