Prof. Dr. Mustafa Kafalı’ya Rahmet ve Bir Kısır Döngü Üzerine…

89

30 Ağustos Zafer Bayramı’nı geride bıraktık. Başkomutanlık Meydan Muharebesi istilacı düşmana vurulan son ve en önemli bir darbedir. Bizzat büyük devlet adamı ve asker Mustafa Kemal Atatürk tarafından yönetildiği için muharebe O’nun adına anılmaktadır. Atatürk ve silah arkadaşlarını, büyük çoğunluğu ile Milli Mücadeleyi maddi ve manevi destekleyen nice mücahidi rahmet ve minnetle anarız. Onların sayesinde Anadolu haçlı sürülerinden kurtarılmış; yeniden vatan yapılmış ve Anadolu Dar-ül Harp’ten Dar-ül İslam’a dönüştürülmüştür.

Bu defa 30 Ağustos 2019 Zafer Bayramımızda çok değerli bir ağabey ve hocamızı da toprağa verdik. Türk milliyetçisi, Türklük için kalbi çarpan ve tarihçi olan bu ağabeyimiz Prof. Dr. Mustafa Kafalı idi. Birçok zeminde kendisiyle birlikte olmaktan şeref ve gurur duymuşumdur. Bunların içinde Ülkü-Bir İstanbul Şubesi önde gelir. Kendisi Aydınlar Ocağımızın kurucuları arasında da yer almıştır.

Prof. Dr. Kafalı’nın cemaati Kocatepe Camii’ne sığmadı. Yakınları, sevenleri ve Türklük gurur ve şuurunu taşıyan, İslam ahlak ve faziletine sahip vefalı dostlarımızın çoğu cenazedeydi. Dün de bugün de görüşlerinin doğruluğunu aklı başında olan, peşin hükümlü olmayan herkese kabul ettiren rahmetli Kafalı, fikir çizgisinden asla taviz vermeyen yiğit bir ilim adamı idi. Artık eserleriyle ve hizmetleriyle yaşatılacaktır. Her tarafa zaman zaman yalpalayan ve sırtını dayayacak yer arayan fırıldak tipler ona çok yabancı idi.

İlk tanışmamız 1968 sonbaharında İÜ Edebiyat Fakültesi’nde ağabeyimiz rahmetli Prof. Dr. Mehmet Eröz vasıtasıyla olmuştu. Rahmetli Kafalı‘nın yanında yine çok değerli bir ağabeyimiz olan rahmetli Prof. Dr. Necmettin Hacıeminoğlu vardı. Allah bütün kaybettiğimiz bu gibi örnek ve değerli insanlara rahmet etsin.

Cuma namazında Kocatepe tamamen dolu idi. Daha sonra cenaze namazı kılındı. Bayram ve günün önemi dolayısıyla hazırlanan hutbede Diyanete rağmen, Milli Mücadele ve başkomutan M.K. Atatürk’e de yer verilmesi çok isabetli olmuştur. Ancak daha sonra öğreniyoruz ki; Diyanet İşleri Başkanlığı’nın hazırladığı hutbede Atatürk’e yasak konmuştu. Anlaşılır gibi değil… Diyanetin acaba görevi bu mudur? Vatandaşı bu gibi çirkin örneklerle Cumadan soğutmaya, birlik ve beraberliği bozmaya herhalde kimsenin hakkı yoktur.

Atatürk’e karşı düşmanlık; Milli Mücadeleye de karşı olmak, Sevr’cileri ve işgalcileri savunmak, Türk’e, ülkemizin milli bağımsızlığına ve egemenlik haklarına da karşı olmaktır. Türkiye’yi Türkiye yapan değerleri de dışlamaktır. Milli Mücadeleyle Cumhuriyeti kuran irade, 1299’da Osmanlı’yı da kuran iradedir. Atatürk ve Cumhuriyeti kuranlar Anadolu’yu Dar-ül İslam kıldıkları için Kocatepe gibi camilerimiz yapılabilmiş, eski eserlerimiz korunabilmiş ve bunlara yeni güzel eserler ilave edilebilmiştir. Diyanet İşleri Başkanlığını kuran da büyük Atatürk’tür.

Dün olduğu gibi bugün de Batının paralı askerleri ve uşakları arasından bolca Atatürk düşmanı çıkıyor. Bunlar Lozan ile Ege Adaları’nın kaybedildiğini de cahilce iddia ediyorlar. Bazıları işi çok ileri götürerek Milli Mücadele’de keşke Yunan kazansaydı diyebilecek kadar sapıklığa bulaşıyorlar.

Türkiye’nin bunlara rağmen kardeşliğe, birlik ve bütünlüğünü korumaya, birer kısır döngü halini alan parti kavgalarını ve siyasi polemikleri aşmaya ihtiyacı vardır. Türk tarihinde yer alan lider ve önderlerimizi ya yerin dibine batırır; ya da gökyüzüne çıkarırız. Milli tarihe bir bütün olarak bakamama ve dönemleri birbirine rakip gibi görme yanlışını sürdürmemeliyiz. Herkes durum muhakemesi yapabilmeli; kendine çeki düzen vermeli, hilale karşı haçın temsilcisi olan, bu uğurda mücadele eden Sevr’in peşindeki ülke ve çevrelere meze olunmamalıdır. Türkiye artık fark edilmesi gereken bir kuşatma altındadır.

 

 

Önceki İçerikDiyet…..
Sonraki İçerikSağ Duyuya Davet veya Akıllı Olmaya İhtiyaç Var
Avatar photo
1944 İstanbul doğumludur. Orta Öğrenimini Maarif Kolejinde, yüksek öğrenimini İktisadî ve İdari Bilimler Yüksek Okul'unda tamamlamıştır. 1967'de İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi'ne asistan olarak girmiştir. Ord. Prof. Dr. Z.F. Fındıkoğlu'na asistanlık yapmıştır. 1972'de "Bölgelerarası Dengesizlik" teziyle doktor, 1977'de "Orta Teknik Eğitim-Sanayi İlişkileri" teziyle doçent, 1988'de de profesör olmuştur. 1976 Haziranında yurt dışına araştırma ve inceleme için giden Erkal 6 ay Londra ve Oxford'ta inceleme ve araştırmalar yapmış, Doçentlik hazırlıklarını ikmal etmiştir. 1977 yılında hazırladığı "Orta Teknik Eğitim-Sanayi İlişkileri" isimli Eğitim Sosyolojisi ve Eğitim Ekonomisi ağırlıklı tezle Doçent olmuştur. 1988'de Paris'de, 1989'da Yugoslavya Bled'de yapılan milletlerarası UNESCO toplantılarında ülkemizi birer tebliğle temsil etmiştir. 1992 Yılında Hollanda'da yapılan Avrupa Konseyi'nin "Avrupa'da Etnik ve Cemaat İlişkileri" konulu toplantısına tebliğle katılmıştır. İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi dışında dönem dönem Harp Akademilerinde, Gazi Üniversitesi'nde, Karadeniz Teknik (İktisadi ve İdari Bilimler Yüksek Okulu) ve Marmara Üniversitelerinde de derslere girmiştir ve konferansçı olarak bulunmuştur. İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi İktisat Bölümü ve İktisat Sosyolojisi Anabilim Dalı Başkanı, Metodoloji ve Sosyoloji Araştırmaları Merkezi Müdürü, İstanbul Üniversitesi Senato Üyesi, Aydınlar Ocağı Genel Başkanı ve İstanbul Türk Ocağı üyesi olan Prof. Dr. Erkal'ın yayımlanmış ve bir çok baskı yapmış 15 kitabı ve 700 civarında makalesi vardır. Halen Yeniçağ Gazetesi'nde Pazar günleri makaleleri yayımlanmaktadır. Prof. Dr. Erkal evli ve üç çocukludur. Dikkat Çeken Bazı Kitapları : Sosyoloji (Toplumbilimi) (İlaveli 14. Baskı), İst. 2009 Orta Teknik Eğitim-Sanayi İlişkileri, İst. 1978 Bölgelerarası Dengesizlik ve Doğu Kalkınması,(2. Baskı), İst. 1978 Sosyal Meselelerimiz ve Sosyal Değişme, Ankara 1984 Bölge Açısından Az Gelişmişlik, İst. 1990 Etnik Tuzak, (5. Baskı), İst. 1997 Sosyolojik Açıdan Spor, (3. Baskı), İst. 1998 İktisadi Kalkınmanın Kültür Temelleri, (5. Baskı), İst. 2000 Türk Kültüründe Hoşgörü, İst. 2000 Merkez Binanın Penceresinden, İst. 2003 Küreselleşme, Etniklik, Çokkültürlülük, İst. 2005 Türkiye'de Yolsuzluğun Sosyo-Ekonomik Nedenleri, Etkileri ve Çözüm Önerileri (Ortak Eser), İst. 2001 Ansiklopedik Sosyoloji Sözlüğü (Ortak Eser), İst. 1997 Economy and Society, An Introduction, İst. 1997 Yol Ayrımındaki Ülke, İst. 2007 Yükseköğretim Kurumlarının Bölgelerarası Gelişme Farklılıkları Açısından Önemi ve İşlevleri, İTO, İst. 1998 (Ortak Araştırma)