Necasetten Taharet

111

“Necasetten taharet” ifadesini ilkokul yıllarımda öğrendim. “Pislikten temizlenmek” anlamına geliyor. Namazın şartlarından biri. Üzerinizde namazı bozan türde ve miktarda pislik varsa o namaz geçersiz oluyor.

Bir kitap okuyorum. Yazar, “Pislikten temizlenmek mümkün; ama pisliği temizlemek mümkün değil.” diyor. Ben, doğrusu, hiç böyle düşünmemiştim. Bu cümle, beynimde şimşeklerin çakmasına, zihni aydınlamaya yol açtı.

Necaset, pislik anlamına geliyor. Pis olan şeye de necis diyoruz. Necis olan şeyleri sayarak midenizi bulandırmak istemiyorum. Taharet de temizlenmek anlamlı Arapça bir sözcük.

Genel anlamıyla yok edilmesi, kendisinden uzaklaşılması gereken her şeye “pislik”  diyebiliriz. Bir gün oğlum, bana hak etmediğim bir tarzda ve durumda: “Baba bana niçin pislik muamelesi yapıyorsun?” demişti. Onun yaptığı bir benzetmeydi belki.  Ben bu kelimenin, onun zihnindeki anlam derinliği ile kullanıldığını bilmiyordum ve ilk defa duydum, öğrendim.

Pislik, pisliktir; gece gecedir. Zehir, zehirdir; acı acıdır. Sözü edilen şeylerin aslı böyledir. Orijini, kendisidir. Pisliğe pislik diye, zehre zehir diye kızılmaz. Onlar vardır ve olmalıdır. Onlar fıtratları gereği böyledir, bu ismi almıştır. Orijinlerini değiştirmek yani pisliği temizlemek, geceyi gündüzlemek mümkün değildir. Ancak zıtlarını egemen kılarak onlardan uzaklaşmak mümkündür. Nasıl gecenin korkusu gündüzse pisliğin korkusu da temizliktir. Onların korkularını dost edinirsek, pislik de gece de zehir de acı da düşmanımız olmaktan çıkar.

Temiz kalmak istiyorsak pislikten kaçınmalıyız. Peki pisliği dönüştürebilir miyiz? Bu, meşakkatli bir yol; uzun zaman, geniş mekan, aşırı kimyasal gerektirir. Toplumdaki pisliklere bakıyorum; üzülüyorum ve korkuyorum. Kendilerine hep zarar verdikleri halde bunun farkında değiller, çevrelerine zarar verdikleri halde bunu kabullenmiyorlar. Eserleri; sıkıntı, göz yaşı, kaos, huzursuzluk, endişe, kan ve ölüm. Ürettikleri, gıdaları olmuş, onları besliyor, onlar da doymaz bir iştahla aynı ürünleri vermeye devam ediyorlar. Bir de utanmadan övünüyorlar. Bu tür pislikleri her mekan ve zamanda görebilirsiniz; pislik, evrenseldir. Hiçbir pislik, bir başka pislikten iyi değildir, hiçbir terör veya teröristin bir diğerinden iyi olamayacağı gibi.

Pislikten temizlenmek için yaşadığımız an, en iyi vakittir. Geç kalmış değiliz. Bedenimizdeki, ruhumuzdaki pislikleri tespit edelim ve temizleyelim. Sonra, etkilenmemek için bunlardan, en uygun araçlarla kaçalım. Bu araçlar; su olabilir, kimyasal olabilir, dua olabilir, tefekkür olabilir. Kendimize güveniyorsak pisliği dönüştürelim. Bu süreç, yüksek bir irade ve nebevi bir sabır gerektirir. Kendine güvenen çıksın yola. Tarihte bunun örnekleri az.

Pisliğe niçin pisliksin diye kızmayalım. Bu, zaman kaybıdır. İşimiz, şimdilik “necasetten taharet” olsun.