En az üç şarkıyı usulünce söyleyebilir misiniz? Veya bir müzik aletini çalabilen bir kişi misiniz?
Hiç değilse kaliteli bir müzik eserini hissederek, duygusal iletişim kurarak dinleyebilenlerden misiniz?
O halde şanslısınız.
Bu özellikleri taşımayan insanlardan çok farklısınız.
Ritim ve melodinin etkilemediği canlı yok. Hele müzik kulağı ve bilgisi gelişmiş musikişinasların iyi bir müzik eserinden aldığı deruni hazzı görüp de fark etmemek mümkün değildir.
“Beste havaya düğüm atmak gibidir” derdi Merhum Hocam Kemal Batanay. O düğümler hayatımızı zindana çeviren, bizi boğacak gibi olan sıkıntıların düğümlerini çözen panzehirlerdir.
Şarkılar bizi söyler. Kültürümüzü, dünya görüşümüzü, hayata bakışımızı nesilden nesile aktarırlar.
Şarkılar, en sevdiklerimize açamadığımız duyguların tercümesini yaparlar. Yalnız başımıza mırıldandığımız bir şarkı içimizin bilmediğiniz bir tarafını gösteren bir ayna olur adeta.
***************************************
Türk Müziğinin Hayatımdaki Yeri
Ben şarkıların özelliklerini lise çağımda fark ettim. Ailemde hiç müzikle ilgilenen yoktu. Üniversite öğrencisi olduğumda bir Musiki Derneğinin çalışmalarına katılma kararı verdim.
Öğrenci olaylarının önce “anarşi”, sonra “terör” diye adlandırılan aşamaya geldiği kara günlerdi. Can güvenliği riski yaşadığımız, eğitimin sık sık kesintiye uğradığı sıkıntılı bir öğrencilik dönemiydi.
Müzik çalışmaları bu atmosferi dışarıda bıraktığımız, temiz hava soluyabildiğimiz bir vaha gibiydi.
Kubbealtı Musiki Cemiyetindeki hocalarımdan Tamburi Kemal Batanay Türk Müziğinin klasik tavır bestekârlarının son temsilcilerindendi. 82 yaşında bizlere bir şeyler öğretebilmek için iki dolmuş, bir vapur yolculuğuyla derse gelirdi.
Yusuf Ömürlü Üsküdar Musiki Cemiyetinde yetişmişti. Çok güzel sesi ve tavrı vardı. 40 yaş civarında kısmi felç geçirdi. Hayata müzik ile tutundu. Musiki sevdası olmasa kahrından ölebilirdi. Biraz toparlanınca koro yönetimine ve nota neşriyatına devam etti. Kızı Elif Ömürlü Uyar klasik tavrı devam ettiren iyi bir solist olarak yetişti.
Bu koroda ilk gördüğümde dikkatimi çeken tıbbiyeli kız ile başlayan arkadaşlığımız birkaç yıl sonra evlilikle sonuçlandı. Şükürler olsun ki, ortak müzik zevkimizin beslediği, şarkılar kadar güzel bir hayatı birlikte besteledik, birlikte icra etmenin mutluluğunu yaşıyoruz.
Bir yandan Kubbealtı Cemiyetine devam ederken, bir yandan da Üniversite Korosu‘na katıldık. İstanbul Üniversitesi Korosu köklü bir koro idi. Dr. Nevzat Atlığ‘dan sonra şefliği devralan Süheyla Atmışdört ve yardımcısı Ender Ergün çok sayıda sanatçı yetiştirdi.
O yıllarda Dr. Nevzat Atlığ ilk Devlet Korosu‘nu kurmaya başlamıştı. Koronun yarısını teşkil eden, bize nazaran eskileri olan arkadaşlarımız Devlet Korosu sınavlarında başarılı olarak sanatçılığa adım attılar. Nevzat Atlığ’dan sonra Devlet Korosu şefi olan Ender Ergün ve Fatih Salgar ile Münip Utandı, Adnan Mungan, Mithat Özyılmazel gibi çok sayıda sanatçı Üniversite Korosundan yetişmişti.
Dört yıldan fazla süren bu musiki çalışmalarım bana müzik aşkını ve zevkini aşıladı. Profesyonel müzisyen olmayı hiç hedeflemedim. İyi eserleri dinlemek ve bir kısmını söyleyebilmek benim için yeterliydi.
İş hayatına başladıktan sonra uzun yıllar müzik çalışmalarından uzak kaldım.
Ta ki emekliliğime yakın bir tarihte, 2005 yılında, TÜPRAŞ Türk Müziği Korosu kurulunca, yıllar sonra yeniden koro çalışmalarına başladım. TÜPRAŞ sonrası ikinci iş hayatımı devam ettirirken koro çalışmalarını aksatmamaya gayret ediyorum.
2006 yılında TÜPRAŞ’ın Koç Holding bünyesine katılmasından sonra da koro çalışmalarımız devam etti. Koç Holding’in sanata olan saygısını zaten biliyorsunuz. Bu kapsamda çalışanlarının ve emekli personelinin Türk Müziği alanındaki çalışmalarına desteğini sürdürüyor.
TÜPRAŞ İzmit Korosunun ilk senesinde ses sanatçısı ve İÜ Devlet Konservatuarı Türk Musikisi İcra Heyeti Şefi Gürsel Koçak‘ın şefliğinde yapılan çalışmalarımız, ikinci seneden beri Coşkun Açıkgöz ile devam etmekte. Coşkun Açıkgöz’ün mazereti sebebiyle arada bir sene de Türkiye’nin en iyi kadın solistlerinden Çiğdem Yarkın şefimiz oldu.
Türk Sanat Müziği dalında TÜPRAŞ İzmit Rafinerisi Korosu, Kırıkkale Rafinerisi Korosu ve İstanbul’da Aygaz-Opet Korosu Coşkun Açıkgöz yönetiminde çalışmalarına devam ediyor.
Coşkun Açıkgöz çok özel bir şef, özel bir insan. O’nun hakkında Salı günü yayımlanacak yazımda bilgi vermeye çalışacağım.
***************************************
Konsere Davet
Şef Coşkun Açıkgöz yönetimindeki TÜPRAŞ İzmit Türk Müziği Korosu 16 Mayıs Salı, saat 20’de Süleyman Demirel Kültür Merkezi’nde “Fasl-ı Bahar” isimli bir konser verecek.
Türk Müziğini seven herkesin davetli olduğu konserimizde Kocaelili hemşerilerimizle birlikte olmaktan mutlu olacağız.